Logo

2. Hukuk Dairesi2023/2800 E. 2023/6134 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusur durumu, velayet, nafaka ve tazminat miktarlarının tespiti uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki delillerin değerlendirilmesinde ve uygulanacak hukuk kurallarında bir isabetsizlik bulunmadığı, ortak çocuğun temyiz aşamasında ergin olması da gözetilerek, istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/324 E., 2023/311 K.

...

...

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/802 E., 2022/792 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın ayrı ayrı kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; tarafların kaçarak evlendiklerini, evliliklerinin en başından bu yana erkeğin müvekkiline fiziksel şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, aşağıladığını, müvekkiline ait özel fotoğrafları herkese gönderdiğini, şantaj yaptığını, evlilik devam ederken alınan evi habersizce başkasına devrettiğini iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin annesine verilmesine, çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakalarına, davacı-karşı davalı kadın yararına, 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava ve ıslah dilekçesinde; asıl davanın reddini istemiş, kadının zina yaptığını, evi ve eşini ihmal ettiğini, müvekkilini aşağıladığını, sevmiyorum, evlendiğime pişmanım dediğini, cinsel birliktelikten kaçındığını ileri sürerek karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 161 inci olmadığı takdirde 166 ncı maddesi gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babalarına verilmesine, çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak nafakalarına, erkek yararına, 250.000,00 TL maddî, 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı-karşı davalı kadının İ. Ç. isimli şahısla 02.09.2019 ve 03.08.2019 tarihlerinde otelde aynı odada kaldıkları, bu durumun davalı-karşı davacı yanın zina iddiasını ispatladığı, çalışmaya başladıktan sonra eviyle ilgilenmesinin azaldığı, erkeğe şu deliyi başımdan diyerek hakaret ettiği, erkeğin de kadına fiziksel şiddet uyguladığı, orospu diyerek hakaret ettiği, kadının başka erkekle olan fotoğrafını üçüncü kişilere gönderdiği boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin az davacı kadının ağır kusurlu olduğu, kadının zina eyleminin sabit olduğu, asıl davanın 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı, karşı davanın 161 inci maddesi gereğince kabulü gerektiği, ortak çocuğun velâyetinin annesine verilmesinin ve babası ile kişisel ilişki kurulmasının çocuğun yüksek yararına uygun olduğu, çocuk yararına tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesinin yasal koşullarının oluştuğu, ağır kusurlu kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilemeyeceği, evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylara tazminat isteyen davacı-karşı davalı kadının ağır kusurlu olduğu, yararına tazminata hükmedilmesinin yasal koşullarının oluşmadığı, kadının ağır kusurlu davranışlarının erkeğin kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği ve boşanma sonucu bu eşin, en azından diğerinin maddî desteğini yitirdiği, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları dikkate alınarak erkek yararına uygun miktarda maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği gerekçesi ile asıl davanın 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı, karşı davanın 161 inci maddesi gereğince kabulüne, tarafların boşanmalarına, ortak çocuk...'nın velâyetinin annesine verilmesine, çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, dava tarihinden itibaren aylık 600,00 TL, karar tarihinden itibaren aylık 750,00 TL tedbir, aylık 750,00 TL iştirak nafakasına, kadının yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, erkek yararına 40.000,00 TL maddî, 40.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı kadın vekili, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi, aleyhine hükmedilen tazminatlar yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-karşı davacı erkek vekili, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; maddî, manevî tazminatların ve iştirak nafakasının miktarı ile velâyet yönlerinden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı kadın vekili; istinaf dilekçesini tekrar ederek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-karşı davacı erkek vekili; istinaf dilekçesini tekrar ederek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, boşanma davası olup, uyuşmazlık, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin davasının kabulü ve erkek yararına tazminata hükmedilmesinin yasal koşullarının oluşup oluşmadığı ile miktarlarının dosya kapsamına, hakkaniyete, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına uygun olup olmadığı, ortak çocuğun velâyetinin annesine verilmesinin çocuğun üstün yararına, yaşına, gelişimine uygun olup olmadığı, çocuk yararına hükmedilen nafaka miktarının tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile çocuğun ihtiyaçlarını karşılamaya uygun olup olmadığı, kadının yoksulluk nafakası ile tazminat taleplerinin reddinin isabetli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ncı, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 182 nci, 330 uncu ve 336 ncı maddeleri. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, delillerin takdirinde hata görülmemesine ve özellikle ortak çocuk...'nın temyiz incelemesi sırasında ergin olduğunun anlaşılmasına göre taraf vekillerinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...

...