Logo

2. Hukuk Dairesi2023/2812 E. 2023/5934 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Vekâletnamede tevkil yetkisi verilen avukata yapılan tebligatın, asıl vekil için de geçerli olup olmadığı ve istinaf süresini başlatıp başlatmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Vekâletnamede tevkil yetkisi bulunan avukatın, yetki belgesi ile yetkilendirdiği avukata yapılan tebligatın geçerli ve usule uygun olduğu, bu nedenle davalı vekilinin istinaf başvurusunun süresinde olmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/151 E., 2023/263 K.

...

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bolvadin Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2022/233 E., 2022/397 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılarak dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, İlk Derece Mahkemesince ek kararla süresinde olmayan istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Ek kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince tarafların boşanmalarına, davacı yararına yasal faiziyle birlikte 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminat, 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; iddiaların asılsız olduğunu, davacı kadının akli dengesinin yerinde olmadığını savunarak tarafların boşanmalarına, diğer taleplerin reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 22.04.2021 tarihli kararı ile davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına, davacı kadın yararına aylık 600,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 7.000,00 TL maddî, 7.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

2.Bölge Adliye Mahkemesinin 25.05.2022 tarihli kararı ile davacı kadına vasi tayininin gerekip gerekmediği konusunda araştırma yapılması gerektiği gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile evlilik birliğinin erkeğin kusurlu davranışları sebebi ile temelinden sarsıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi gereğince boşanmalarına, davacı kadın yararına 7.000,00 TL maddî, 7.000,00 TL manevî tazminata, aylık 600,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına karar verilmiştir.

2.Davalı vekilince istinaf talebinde bulunulması üzerine; İlk Derece Mahkemesinin ek kararı ile, davalı ... vekili Av. ...'ın istinaf başvurusu süresinde olmadığından istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili, tevkille duruşmaya giren vekile tebligat yapılmasının doğru olmadığını, tebligattan haberi olmadığını, İlk Derece Mahkemesi ek ve asıl kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile somut uyuşmazlıkta; davalı erkek tarafından vekil tayin edilen Av. ...'ın aldığı vekâletnamedeki tevkil yetkisine dayanarak düzenlediği yetki belgesi ile Av. ...'u vekâletname yerine geçmek üzere vekil tayin ettiği, verilen yetki belgesinin vekâlet hükmünde olmasının bir sonucu olarak davalı erkeğin birden fazla avukat ile temsil edildiği, İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararının yetkili kılınan Av. ...'a tebliğ edilmesinde usul ve yasaya aykırı bir durumun olmadığı, bu nedenlerle, davalı tarafın süresinde yapılmayan istinaf talebinin reddine dair ek kararın isabetli olduğu gerekçesi ile ek karara yönelik istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili; istinaf dilekçesini tekrarla, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, boşanma davası olup, uyuşmazlık tevkil yoluyla yetkilendirilen vekile yapılan gerekçeli karar tebliğinin kanun yoluna ilişkin süreleri başlatıp başlatmayacağı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi; 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11 inci maddesinin ikinci fıkrası; 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu'nun 56 ncı maddesinin beşinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...