"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
Taraflar arasında, İlk Derece Mahkemesinde görülen yoksulluk nafakasının kaldırılması davasında davanın reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince kesin olarak verilen kararın kanun yararına temyizen incelenmesi Adalet Bakanlığı tarafından istenilmiş olmakla; Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını, davalı kadın lehine 225,00 TL yoksulluk nafakası hükmedildiğini, davalı kadının boşandıktan sonra çalışmaya başladığını, asgari ücretin üstünde maaş aldığını, müvekkilinin asgari ücretle çalışan bir işçi olduğunu, evlendiğini ve iki çocuğunun olduğunu iddia ederek davalı kadın lehine boşanma davası ile hükmedilen 225,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, kabul edilmediği takdirde azaltılmasına karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; nafakanın çok cüzi bir miktar olduğunu, kendisinin ortak çocukları için ödenen iştirak nafakasının arttırılması için dava açması nedeni ile davacının bu davayı açtığını, davacı erkeğin şirket sahibi olduğunu, kendisinin asgari ücretle çalıştığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı kadının asgari ücret düzeyinde geliri olduğu, yoksulluk durumunun ortadan kalktığına gösterge olmadığı, davacının abisine ait şirkette asgari ücret düzeyinde gelir ile çalışıyor olarak gözüktüğü, ancak davalı tanıklarının bu hususta alınan beyanlarının net olmadığı, ortaklığı olup olmadığını bilmediklerini iddia ettikleri, yine davalı tanıklarının da davacının önceden şirket ortaklığı olduğu daha sonrasında boşanma aşamasında asgari ücretli çalışan olarak başladığını beyan ettikleri, iş bu davanın davalı kadın tarafından açılan nafakanın arttırılması davasından kısa bir süre sonra açılmış olduğu, davacı lehine nafakanın kaldırılmasını gerektirir bir halin ispatlanmadığı, davacının ekonomik durumunun olağanüstü biçimde kötüleştiğine, davalının nafaka ihtiyacının kalktığına dair dosyaya yansımış delil bulunmadığı gerekçeleri ile davanın reddine, davalı vekili için 9.200,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine kesin olarak karar verilmiştir.
IV. KANUN YARARINA TEMYİZ
A. Kanun Yararına Temyiz Yoluna Başvuran
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararının kanun yararına temyizen incelenmesi Adalet Bakanlığı tarafından istenilmiştir.
B. Temyiz Sebepleri
Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü 21.03.2023 tarihli kanun yararına temyiz dilekçesinde; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin "Nafaka, kira tespiti ve tahliye davalarında ücret" başlıklı 9 uncu maddesinde ''Tahliye davalarında bir yıllık kira bedeli tutarı, kira tespiti ve nafaka davalarında tespit olunan kira bedeli farkının veya hükmolunan nafakanın bir yıllık tutarı üzerinden bu Tarifenin üçüncü kısmı gereğince hesaplanacak miktarın tamamı, avukatlık ücreti olarak hükmolunur. Bu miktarlar, bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde davanın görüldüğü mahkemeye göre belirlenmiş bulunan ücretten az olamaz.Nafaka davalarında reddedilen kısım için avukatlık ücretine hükmedilemez.'', aynı tarifenin "Tarifelerin üçüncü kısmına göre ücret" başlıklı 13 üncü maddesinde ise ''Bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için bu Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 10 uncu maddenin üçüncü fıkrası ile 12 nci maddenin birinci fıkrası, 16 ncı maddenin ikinci fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) bu Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Ancak, hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez." hükümlerinin düzenlendiği, şu halde mahkemece, davalı lehine anılan tarife hükümlerince reddedilen bir yıllık nafaka ücreti olan 2.700 TL vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde reddedilen miktardan daha fazla vekâlet ücretine hükmedilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kanun yararına temyizen incelenerek bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yoksulluk nafakasının kaldırılması davasında vekâlet ücretinin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu`nun (6100 sayılı Kanun) 363 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca ilk derece mahkemelerinin kesin olarak verdikleri kararlar ile istinaf incelemesinden geçmeden kesinleşmiş bulunan kararlarına karşı, yürürlükteki hukuka aykırı bulunduğu ileri sürülerek Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına temyiz yoluna başvurulur.
2.Temyiz talebi Yargıtayca yerinde görüldüğü takdirde, 6100 sayılı Kanun`un 363 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca karar kanun yararına bozulur ve bu bozma, kararın hukuki sonuçlarını ortadan kaldırmaz.
3.4721 sayılı Türk Medeni Kanunu`nun 175 inci maddesi, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 9 uncu ve 13 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 9 uncu maddesinde hükmolunan nafakanın bir yıllık tutarı üzerinden bu Tarifenin üçüncü kısmı gereğince hesaplanacak miktarın tamamının avukatlık ücreti olarak hükmolunacağı, bu miktarların bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde davanın görüldüğü mahkemeye göre belirlenmiş bulunan ücretten az olamayacağı, nafaka davalarında reddedilen kısım için avukatlık ücretine hükmedilmeyeceği düzenlenmiştir. 13 üncü maddesinde ise bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücretinin davanın görüldüğü mahkeme için bu Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 10 uncu maddenin üçüncü fıkrası ile 12 nci maddenin birinci fıkrası, 16 ncı maddenin ikinci fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) bu Tarifenin üçüncü kısmına göre belirleneceği, ancak hükmedilen ücretin kabul veya reddedilen miktarı geçemeyeceği düzenlenmiştir.
2.Somut olayda; boşanma kararı ile davalı kadın lehine 225,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, davacı erkeğin eldeki dava ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasını istediği, yapılan yargılama sonunda da davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece davada kendisini vekil ile temsil ettiren davalı kadın lehine anılan tarife hükümleri gereğince reddedilen bir yıllık nafaka ücreti olan 2.700,00 TL vekâlet ücreti hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde reddedilenden fazla 9.200,00 TL vekâlet ücretine hükmedilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeple;
Adalet Bakanlığının 6100 sayılı Kanun’un 363 üncü maddesinin birinci fıkrasına dayalı kanun yararına temyiz isteminin kabulü ile kararın sonuca etkili olmamak üzere KANUN YARARINA BOZULMASINA,
Dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına gönderilmesine,
27.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.