Logo

2. Hukuk Dairesi2023/2879 E. 2023/2488 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadına hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarının azlığı nedeniyle yapılan temyiz başvurusunun incelenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamına uygun olarak hüküm verildiği ve tazminat miktarının belirlenmesinde hukuk kurallarının doğru uygulandığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin tazminat miktarını belirleyen kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2858 E., 2023/103 K.

KARAR : Kısmen Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi kararının kadın yararına verilen maddi ve manevi tazminatların miktarı yönünden bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, kadın yararına 50.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminata karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 161 ... maddesi uyarınca boşanmalarına, kadın lehine 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata, ortak çocuğun velâyetinin anneye bırakılmasına, ortak çocuk yararına aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına ve kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 29.01.2019 tarihli, 2016/413 Esas, 2019/58 Karar sayılı kararı ile erkeğin, zina eylemini gerçekleştirerek evlilik birliğinden kaynaklanan sadakat yükümlülüğüne aykırı hareket ettiğinin sabit olduğunu belirterek, çocuğun yaşı, ihtiyaçları ve sosyal inceleme raporu dikkate alınarak tarafların ortak çocuğunun velâyetinin belirlendiği, çocuğun ihtiyaçları, tarafların ekonomik durumu, velâyet kendisine verilmeyen tarafın ödeme gücü ile hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak iştirak nafakasının belirlendiği, tarafların ekonomik sosyal durumu, kusur durumu ve kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği değerlendirilerek nafaka ve maddî ve manevî tazminat ödenmesine hükmedildiği gerekçesi ile tarafların 4721 sayılı Kanunun 161 ... maddesi uyarınca zina hukuki nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, ortak çocuk yararına aylık 200,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 200,00 TL tedbir ve 300,00 TL yoksulluk nafakasına, 18.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakası ve tazminat miktarlarının az olduğunu, davalı ve davacının kız kardeşi arasındaki çarpık ilişki dikkate alındığından baba ile ortak çocuk arasındaki kişisel ilişkinin menfaatine olmayacağı belirterek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 04.04.2022 tarihli kararı ile istinaf kısmen başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle; ortak çocuk yararına aylık 400,00 TL tedbir ve 500,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 600,00 TL yoksulluk nafakasına, 25.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata, sair itirazların esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 19.09.2022 tarihli, 2022/4969 Esas, 2022/7142 Karar sayılı ilamı ile tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminatların miktarının az olduğundan bahisle, hükmün bozulmasına, erkek vekilinin tüm, kadın vekilinin ise diğer temyiz itirazlarının reddi ile bozma kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının onanmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kadın yararına 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek özetle; tarafların ekonomik ve sosyal durumları gereği kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminatın miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında kadın yararına hükmedilen tazminatların miktarı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 ... ve 371 ... maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 ... maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı erkek vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.