Logo

2. Hukuk Dairesi2023/2949 E. 2023/6157 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında açılan boşanma davasında, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yol açacak nitelikte geçimsizlik olup olmadığı ve davacı kadının ziynet eşyası alacağının bulunup bulunmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadının boşanma davasına dayanak olarak ileri sürdüğü iddiaları ispatlayamaması, tanık beyanlarının soyut kalması ve sunulan delillerin geçimsizliği kanıtlamaya yeterli görülmemesi, ziynet eşyası talebi bakımından da zorla alındığına dair ispat sunulamaması gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3207 E., 2023/145 K.

...

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Samsun 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/706 E., 2022/359 K.

Taraflar arasındaki boşanma ve ziynet eşyası alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının boşanma ve ziynet eşyası alacağı davasının reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; erkeğin bir süredir fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, aldattığını, alkol alıp eve geç gelerek sorumluluklarını yerine getirmediğini, kadına ve çocuklara ilgisiz davrandığını, 2015 yılı içinde fiziksel şiddet uyguladığını, dikkatsiz harcamalar ve hovarda yaşam tarzından dolayı oluşan borçların ödenmesi için kadının altınlarını da katarak ortak evin satıldığını, tekrar ev alacağına dair sözünü yerine getirmediğini, ekonomik şiddet uyguladığını, 2016 yılı Kasım ayından itibaren tarafların ayrı yaşadığını, bu sürede maddî ve manevî tüm yükünün kadının üzerinde olduğunu, erkeğin kadının babasına esnaf kredisi çektirdiğini ve ödeyemeyince 2018 yılında babasının evinin satılmasına neden olduğunu, 2018 yılı içinde konuşma için kadının evine gelerek kadın ile zorla beraber olduğunu belirterek davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocuların velâyetlerinin anneye verilmesine, her bir çocuk için ayrı ayrı aylık 300,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 50.000,00 TL manevî tazminata, ziynet eşyalarının bedelinin tespit edilerek dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı asıla usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmesine rağmen cevap dilekçesi sunulmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının tanıklarının soyut beyanlarda bulunduğu, herhangi geçimsizliğe dair görgü ve bilgilerinin olmadığı, kadının sunduğu fotoğrafların tek başına fiziksel şiddeti ispatlamaya yeterli olmadığı, tanıkların bu iddiaya ilişkin beyanlarının olmadığı, yine kadının sunduğu mesaj ekran görüntülerinde erkek tarafından atıldığının sabit olmadığı, tarihin bulunmadığı, bu nedenle tek başına delil niteliği bulunmadığı, bu nedenler ile evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının ispatlanamadığı, ziynet eşyası davasına ilişkin incelemede ise kadının bu ziynet eşyalarının elinden zorla alınıp bozdurulduğunu ve iade edilmediğini ispatlayamadığı, yemin deliline dayanmadığı, tanıkların da ziynet eşyalarına ilişkin bilgilerinin bulunmadığı, bu nedenlerle ziynet alacağı davasının ispatlanamadığı gerekçesi ile kadının boşanma davasının ve ziynet alacağı davasının reddine, kadın yararına hükmedilen aylık 350.00 TL tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle aylık 500,00TL'ye yükseltilmesine, ortak çocuk ... yararına aylık 300,00 TL tedbir nafakasına karar verilmiştir

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının iddialarının aksinin erkek tarafından ispat edilemediğini, bu nedenle davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini, tarafların dört yıldır ayrı yaşadığını, sunulan deliller ile davanın ispatlandığını, ziynet eşyaları yönünden dilekçede deliller kısmına her türlü delil yazıldığından yemin deliline dayanıldığını ve yemin teklif edilmeyerek karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, istinaf aşamasında duruşma açılarak ziynet eşyası yönünden yemin teklif edilmesi gerektiğini belirterek boşanma davasının reddi, kusur belirlemesi, ziynet eşyası alacağının reddi yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının usulüne uygun olarak yemin deliline dayanmadığı, dava dilekçesi ekinde yer alan mesaj ve fotoğraflardaki olayların ne zaman gerçekleştiğinin bilinmediği görülmekle ve hükmedilen tedbir nafakalarının ret hükmü kesinleşinceye kadar geçerli olduğunun anlaşılmasına göre İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle davacı kadın vekili istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının iddialarının aksinin erkek tarafından ispat edilemediğini, bu nedenle davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini, tarafların dört yıldır ayrı yaşadığını, sunulan deliller ile davanın ispatlandığını belirterek davanın reddi ve kusur belirlemesi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise bunun ispatlanıp ispatlanmadığı, davanın reddi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ncı ve 194 üncü maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının davacıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...