"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/337 E., 2023/288 K.
DAVA TARİHİ : 12.07.2021
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 8. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/491 E., 2022/888 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve ferilerine karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin sürekli olarak sözlü ve fiziki şiddetine maruz kaldığını, üzerine düşen maddî ve manevî sorumluluklarını ihmal ettiğini, evlilik birliği içerisinde tüm giderleri sırtına yüklediğini, kendi katkısını en alt seviyede tutma çabasıyla hareket ettiğini, ne sevgi, ne güzel bir söz ne de kendisini mutlu edecek bir davranış görmediğini, önemsenmediğini, duygularının yok sayıldığını, eşi olarak değil ev arkadaşı olarak gördüğünü, ailesinin evliliğe sürekli müdahalelerde bulunduğunu, annesinin oğlunu kıskandığını, insan onuruna yakışmayacak muameleler göstermeye başladığını, acımasızca şiddet uyguladığını, ağır hakaretlerde bulunduğunu, boşanmakla tehdit ettiğini, özen ve sadakat yükümlülüğünü yerine getirmediğini ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( 4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın için 3.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 200.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. ,
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; kadının evlilik birliği içerisinde eş olarak kendisine düşen görevleri yerine getirmediğini, hakaret ve küfür içerikli sözler söylediğini, psikolojik ve fiziksel şiddette bulunduğunu, sevgi ve saygı göremediğini, her tartışmada boşanmakla ve maddî olarak her şeyi almakla tehdit ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı erkeğin eşine karşı sürekli olarak hakaret ettiği, fiziksel şiddet uyguladığı, evin ihtiyaçlarını karşılamadığı, eşi ile ilgilenmediği, eşinin sorumluluklarını yerine getirmediği belirtilerek boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, tarafların ekonomik sosyal durumu ve kusur durumu dikkate alınarak kadına maddî ve manevî tazminat verildiği gerekçesi ile davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, nafakanın her yıl TÜİK'in belirlediği TÜFE oranınra arttırılmasına, kadın lehine 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, davanın ve ferilerinin kabulü yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin erkeğin sürekli hakaret ettiğini, evin ihtiyaçlarını karşılamadığını, eşi ile ilgilenmediğini ve eşine karşı sorumluluklarını yerine getirmediğini erkeğe kusur olarak yüklendiğini ancak tanıkların beyanlarının kendi yorumu yada duyuma dayalı olduğunu yada sebep ve sonucu açıklanmamış soyut beyanlardan ibaret olduğunu, bu nedenle bu kusurların erkeğe yüklenmesinin hatalı olduğunu, erkeğin eşine şiddet uygulayarak tam kusurlu olduğunu kadına yüklenebilecek erkek tarafından ispat edilebilmiş başkaca kusurlu davranışın bulunmadığını ayrıca kadının asgari ücret üzerinde maaş ile çalışıyor olmasının kazancının tek başına kendisini yoksulluktan kurtarmaya yeteceğinin anlaşıldığını, bu nedenle yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin de hatalı olduğunu belirterek istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle gerekçenin vakıalar yönünden düzeltilerek kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, davalı erkeğin sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek davanın ve ferilerinin kabulü yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulü, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve tedbir nafakası ile miktarları noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50, 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.