Logo

2. Hukuk Dairesi2023/2999 E. 2024/487 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadın tarafından açılan boşanma davasında, evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı, sarsıldıysa kusurun kimde olduğu, boşanma ve fer'i taleplerin kabul edilip edilmeyeceği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Erkeğin, yaşadığı yer ve yaptığı işin niteliği gereği restoranda bir bayanla yemek yemesi ve alkol almasının tek başına güven sarsıcı hareket olarak nitelendirilemeyeceği, olayın üzerinden 2 yıl geçmiş olması ve tarafların evlilik birliğine devam etmiş olmalarının da gözetilmesiyle, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığına dair yerel mahkemelerin kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/656 E., 2023/350 K.

DAVA TARİHİ : 11.03.2021

KARAR : Başvurunun kabulü, yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bodrum 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/227 E., 2021/1257 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalının kendi çıkarlarını üstün tuttuğunu, evliliğe gereken özeni göstermediğini, sadakatsiz davrandığını, zamanını meyhanelerde geçirerek her gün alkol kullandığını, gece hayatına düşkün olduğunu, sabaha karşı eve geldiğini, evin giderleriyle ilgilenmediğini, tehdit ve hakaret ettiğini, eşe ve yakınlarına küfür ettiğini, eşini yalnız ve desteksiz bıraktığını, sadakatsiz davrandığını, baskı ve psikolojik şiddet uyguladığını ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( 4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın için 400,00 TL tedbir ve yoksulluk, 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının hiçbirinin doğru olmadığını, kadının üç ay önce konutu terk ettiğini, daha önce de basit sebeplerden açtığı boşanma davasını daha sonra geri çektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı kadının iddialarının ispatı açısından tanık deliline dayanmış ise de dinlenen davacı tanıklarının açılan boşanma davasından önce tarafların geçimsizliğine ilişkin görgüye dayalı bilgileri bulunmadığını, tanık beyanlarının bir kısmının da davacı kadından duyduklarının aktarımı niteliğinde olduğunu belirterek davanın reddine ve kadın lehine 3.000,00 TL tedbir nafakasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek davanın reddi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin güven sarsıcı davrandığını, evine karşı ilgisiz olduğunu, eve geç geldiğini, eşini yalnız bıraktığını, sıkça alkol kullandığını ve kadına kişisel ihtiyaçları için para vermediğini belirterek boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 3.000,00 TL tedbir ve 3.500,00 TL yoksulluk nafakasına, kadın yararına 80.000,00 TL maddî, 75.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, boşanma ve ferilerin kabulü yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulü, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve nafakalar ile miktarları şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 176 ncı maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50, 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle erkeğin yaşadığı yer ve yaptığı işin niteliği gereği restoranda samimi bir davranışı olmaksızın bir bayanla yemek yemesi ve alkol aldığının görülmesinin güven sarsıcı hareket olarak nitelendirilemeyeceği gibi olayın 2 yıl önce olduğuna dair tanık beyanı da dikkate alındığında evlilik birliğinin devam ettiğinin de anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.