Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3000 E. 2023/5937 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kesinleşmiş boşanma hükmünün davacı kadın tarafından vekilinin kanun yolundan feragat yetkisine rağmen istinaf edilmesi üzerine yapılan istinaf başvurusunun reddinin hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Vekilin, vekâletnamede yer alan kanun yolundan feragat yetkisini kullanarak istinaf hakkından feragat etmesinin müvekkilini bağlayacağı ve müvekkilin vekilin bu işlemini sonradan iradi olarak canlandıramayacağı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin istinaf başvurusunun reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/10 E., 2023/167 K.

...

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Germencik 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2022/597 E., 2022/637 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, tarafların karşılıklı olarak birbirlerinden yoksulluk nafakası, tedbir nafakası, iştirak nafakası, mal rejiminin boşanma nedeniyle tasfiyesinden doğan alacak (katkı payı, değer artış payı, katılma alacağı, denkleştirme alacağı vs.), ziynet eşyası, ev eşyası, maddî tazminat, manevî tazminat talepleri bulunmadığı bildirildiğinden bu konularda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, taraflarca istinaf yoluna başvuru haklarından feragat edilmekte karar 07.11.2022 tarihinde kesinleşmiştir. Kararın davacı kadın tarafından istinaf edilmesi üzerine Mahkemece 21.11.2022 tarihli ek karar ile davacının istinaf dilekçesinin, hüküm usulüne uygun olarak kesinleştikten sonra sunulmuş olduğundan bahisle istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

Kararın ve ek kararın davacı kadın tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın tarafından temyiz edilmekle kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde, tarafların aralarındaki yaş farkı ve kültürel farklılıklar nedeniyle anlaşamayarak sürekli tartıştıklarını, evliliklerinin çekilmez bir hale geldiğini, davacının boşanma talebini davalı tarafın da kabul etmekte olduğunu ve iki tarafın da boşanmak istediğini, davacının davalıdan maddî ve manevî tazminat, tedbir ve yoksulluk nafakası, ziynet eşyası, katkı ve katılım payı alacağı, yargılama gideri ve vekâlet ücreti talebinin bulunmadığını iddia ederek tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap dilekçesinde; aleyhine açılan davayı kabul ettiğini, bu yüzden dilekçeler aşamasından ve delil sunma hakkından feragat ettiğini, duruşmanın öne alınarak boşanmaya karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava dilekçesi, nüfus kaydı ve dava tarafı eşlerin duruşmadaki imzalı beyanları; duruşmada dinlenen tanıkların beyanları hep birlikte dikkate alındığında; evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olduğu gerekçesi ile tarafların boşanmalarına, tarafların karşılıklı olarak birbirlerinden yoksulluk nafakası, tedbir nafakası, iştirak nafakası, mal rejiminin boşanma nedeniyle tasfiyesinden doğan alacak (katkı payı, değer artış payı, katılma alacağı, denkleştirme alacağı vs.), ziynet eşyası, ev eşyası, maddî tazminat, manevî tazminat talepleri bulunmadığı bildirildiğinden bu konularda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

2.Vekaletnamesinde kanun yolundan feragat yetkisi bulunan davacı kadın vekili ve davalı asılın istinaf kanun yoluna başvurma haklarından feragat etmeleri sonucunda karar Mahkemece 07.11.2022 tarihinde kesinleştirilmiş, Nüfus Müdürlüğüne tescil için gönderilmiştir.

3.Davacı kadın, vekilini 15.11.2022 tarihli azilname ile azletmiş, Mahkemeye hitaben sunduğu aynı tarihli dilekçe ile kararı boşanma hükmü yönünden istinaf ettiğini belirtmiştir.

4.Mahkemece 21.11.2022 tarihli ek karar ile; hüküm usulüne uygun olarak kesinleştikten sonra davacı asıl tarafından istinaf dilekçesi sunulmuş olduğundan istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen asıl ve ek kararına karşı süresi içinde davacı kadın tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı kadın istinaf dilekçesinde özetle; dilekçeleri incelemesi için tarafına süre verilmeden ve usulüne uygun sürelere dikkat etmeden ,dilekçeler safhasından vazgeçtiği bildirilmeden duruşma günü verildiğini ve neden vazgeçtiğinin tarafına açıklanmadığını, sadece boşanma talebinin tarafına açıklanmış olduğunu, tazminat ve nafaka ve hangi mallardan hak istemediği konusunda bilgi sahibi olmadığını, kararı kesinleştirme yönünde bir iradesinin de olmadığını, kararın ne zaman yazıldığı ve tebliğ olduğunu öğrenmediğini, iki haftalık istinaf süresi dolmadan kararın kesinleştirilmesine itiraz ettiğini, vekilini bu iki haftalık sürede azlettiğini, kararın iki hafta süre olan istinaf süresi dolmadan kesinleştirilmesine de itiraz ettiğini, süresinde istinaf ettiğini, boşanma kararının kesinleşmesinin kaldırılmasını talep ettiğini, davalıdan psikolojik olarak çok baskı gördüğünü, davalının yanında çalışan avukat S. T. isimli kişiye vekâletname imzalamasını istediğini, imzaladığını ve vekâletname verdiğini, ne olduğunu anlayamadan adına çekişmeli boşanma davası açıldığını ve kendisini duruşmaya götürdüğünü, yanında çalışan kişileri tanık olarak dinlendiğini, boşanma davasının sonuçları olan haklarının verilmesi için bu davanın yeniden görülmesini istediğini, davadan feragat etmediğini, tazminat ve nafaka taleplerinin mevcut olduğunu, tebligatların usulsüz olup yasal sürelere uyulmadığını, davalı ile avukatı arasında menfaat birliği olduğunu, dava tarihi ile karar tarihi arasında süre kısıtlanması, çekişmeli boşanma davasının bir günde açılması ve bitirilmesi, istinaf süresinin verilmemesi, gerekçeli karar yazılmadan istinaftan vazgeçilme dilekçesi verilmesi, dava sırasında tebligatların dava dilekçesinin tebliği cevap süreleri, ön inceleme, delilleri bildirme, karar ve delillerin değerlendirilmesi yönünden kararın usulsüz olduğunu, avukatının vekâletinde boşanma davasının kesinleştirilmesi yetkisinin ayrıca verilmediğini, usulüne uygun açılmış mal rejimi davası bulunmadığından bu yöndan karar verilmesinin usul ve esas yönünden hukuka aykırı olduğunu, adil yargılanma hakkının yok sayıldığını, davanın çekişmeli boşanma olarak görülmesini, istinaf başvurusunun kabulüne, istinaf başvuru talebinin reddi kararının kaldırılmasını, boşanma davası usul ve esas yönünden yargılamasının hukuka aykırı olarak yapıldığından İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasını, yargılamanın yeniden yapılmasını talep ettiğini beyan ederek, süre yönünden istinaf başvurusunun reddine dair ek karar ve asıl karardaki boşanmanın kabulü yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacı vekilinin, gerekçeli kararı tebliğ aldıktan sonra istinaf yoluna başvurma hakkından, vekâletnamesindeki yetkisine dayalı olarak feragat ettiği, asilin verdiği vekâletnamedeki, yetkiye istinaden vekil tarafından feragat edilen bir hakkın asıl tarafından yeniden kullanılmasının (canlandırılması) mümkün olmadığı, vekil tarafından asılın iradesine uygun olmayan bir işlemin yapılmış olması asıl ile vekil arasındaki iç ilişkiye bağlı hukuki sonuçlar doğurabilir ise de eldeki kararın kesinleşmesine etki etmesinin düşünülemeyeceği, vekilinin, istinaf hakkından feragat sırasında iradesinin fesada uğratıldığı yönünde bir iddiasının bulunmamakta olduğu, o halde, vekilinin kanun yollarına ilişkin yaptığı feragat iradesi açıklamasının davacı asili de bağlayacağı, kararın 07.11.2022 tarihinde kesinleşmiş olduğu gerekçesi ile davacı kadının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, süre yönünden istinaf başvurusunun reddine dair ek karar ve asıl karardaki boşanmanın kabulü yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, istinaf başvurusunun reddine dair İlk Derece Mahkemesince verilen ek kararın ve ek kararı usul ve yasaya uygun bulan Bölge Adliye Mahkemesince verilen esastan ret kararının usul ve yasaya uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 81 inci, 346 ncı ve 347 nci maddesi, 353 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci, 371 inci maddesi,

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...