Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3001 E. 2023/5939 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı, kusur durumu ve dağılımı, boşanma kararı ve fer'ilerinin hukuka uygunluğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin, davacı kadına karşı sorumsuz ve ilgisiz davranışları, aldatması, tehdit ve şiddet uygulaması, hakaret etmesi gibi eylemleriyle evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet verdiği ve davalı erkeğin tam kusurlu olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının Bölge Adliye Mahkemesi tarafından onanması ve Yargıtay tarafından da bu onama kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/132 E., 2023/253 K.

...

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Nazilli 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/217 E., 2020/497 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; davalı eşin sorumsuz ve ilgisiz olduğunu, davalının annesinin davacıya sürekli olarak uzak ve kötü davrandığını, kayın validesinin kendisine yaptırdığı büyülerle uğraştığını, eşi kendisine yaklaştığında, davalının soğuk davranarak cinsel birliktelikten kaçındığını, davacıyı aşağıladığını ve sözlü şiddet uyguladığını, küçük düşürücü sözler söylediğini, davalı eşin, dışarıda yaşadığı hayatında ise birden fazla kadınla görüşerek sadakat yükümlülüğünü ağır şekilde ihlal ettiğini, davacı birçok kere kendisini aldatan eşine karşı tepki gösterdiğinde davalı eşin sürekli olarak tehdit ettiğini, çok kereler çocuklarının da gözü önünde davacıyı dövdüğünü ve hakaret ettiğini iddia ederek tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, kadın lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, çocuklar lehine aylık 1.000,00'er TL tedbir ve iştirak nafakasına, 250.000,00 TL maddî ve 250.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın dava açmaya dahi hakkının olmadığını, tarafların dava açıldıktan sonra dahi Malatya'ya beraber gezmeye gittiklerini ve sürekli beraber olduklarını, davalının boşanmak istemediğini, mahkemece aksi kanaat hasıl olursa çocukların velâyetinin davalıya verilmesinin çocukların menfaatine daha uygun olacağını iddia ederek, davanın reddine, Mahkeme aksi kanaatte olursa ortak çocukların velâyetinin tarafına verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Turkcell'den gelen yazı cevabına göre davalıya ait GSM numarası ile delil dilekçesi ekinde sunulan mesaj görüntülerini doğrulayacak şekilde belirtilen numaralar arasında sık görüşme kayıtlarının bulunduğu, yeminli ve imzalı tanık beyanlarına göre ise; davacı vekilinin 01.10.2019 tarihinde sunduğu delil dilekçesi ekindeki mesajlaşma kayıtları ve fotoğraf kayıtlarını destekler nitelikte davalının davacı kadını aldattığına ilişkin fotoğrafların tanıklar tarafından bizzat görüldüğünün tanıklarca beyan edildiği, tanıkların bizzat şahit olduğu üzere davalı erkeğin davacı kadına karşı "gerizekalısın, aptalsın, kafanda kuruyorsun, şişmansın, oğlum biz evde kelaynak mı besliyoruz, sen kadın mısın, sen insan mısın, salak, kafan çalışmıyor, ceviz kadar beynin var, ayı gibisin, yanıma yakışmıyorsun" şeklinde hakaretler ettiği ve davacı kadının fiziksel özellikleri ile ilgili üçüncü kişilerin yanında davacı kadına karşı küçük düşürücü sözler söylediği, davalı erkeğin tanık ...'ye "benim eşime koca buluver" şeklinde beyanda bulunduğu, bu suretle olayların akışı ve toplanan delillerden davalı erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin davacı anneye verilmesine, baba ile çocuklar arasında kişisel ilişki tesisine, kadın lehine aylık 400,00 TL tedbir ve 600,00 TL yoksulluk nafakasına, çocuklar lehine aylık 400,00'er TL tedbir ve 600,00'er TL iştirak nafakasına, kadın lehine 20.000,00 TL maddî tazminata, 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; dosyada eksik inceleme sonunda karar verildiğini, tüm dosya kapsamı ve tanıkların beyanı dikkate alındığında boşanmaya neden olan olaylarda davacı tarafın daha fazla kusurlu olduğunu, davalıda boşanma yönünden bir kusur olmadığını, davacı tarafın iddia ettiği aldatma olayından sonra ortak hayatın kurulduğunu ,davacının davalıyı affetmiş olduğunu, yerel mahkemece davanın ve tazminat istemlerinin kabulüne karar verilmesinin isabetsiz olduğunu beyan ederek kusur belirlemesi, eksik inceleme, boşanma hükmü ile kabul edilen tazminatlar yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı erkeğin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, ayrıca ortak çocuk ... 'nin velâyetinin davacı anneye verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan ederek kusur belirlemesi, eksik inceleme, boşanmanın kabulü, kabul edilen tazminatlar ve velâyet yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsılıp sarsılmadığı, sarsılmış ise erkeğe yüklenen kusurların gerçekleşip gerçekleşmediği, kadının kusurunun olup olmadığı ve kusur belirlemesine bağlı olarak davanın kabulüne ve kadın lehine tazminata karar verilmesinin usul ve kanuna uygun olup olmadığı, kadının erkeği affının olup olmadığı, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesinin yüksek menfaatine olup olmadığı noktasında toplanmaktadır

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanun’un (4721 sayılı Kanun) 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 182 nci maddeleri, 327 nci ve 328 inci maddelerinin birinci fıkraları, 330 uncu ve 335 inci vd. maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...