"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/440 E., 2023/221 K.
DAVA TARİHİ : 05.07.2018 - 07.09.2018
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 5. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/489 E., 2019/759 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine ve kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadının ortak çocuk ve ev işleri ile ilgilenmediğini, ortak çocuğu erkeğin ailesine göstermediğini, ailesine karşı saygısız davranışları olduğunu, eşe karşı hakaret ve aşağılamalarda bulunduğunu, kadının kardeşi tarafından şiddete uğradığını, ağresif, her şeyin kendi kontrolünde olmasını isteyen bir yapısı olduğunu, evlilik birliğinde sevgi ve saygının kalmadığını, cinsel hayatın kalmadığını, en sonunda evi terk ettiğini, evlilik birliğinin devamının mümkün olmadığını ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( 4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin ailesinin kadına karşı soğuk davranışları olduğunu, beddua ettiğini, hakaret ettiğini, şiddet uyguladığını, habersiz evi terk ettiğini, en son evi terk ederek kira mukavelesini fes ettiğini, ailesinin evliliğe müdahalesine sessiz kaldığını, evin kilidini değiştirdiğini, tarafların halen ayrı yaşadıklarını, belirterek, asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye bırakılmasına, ortak çocuk için aylık 700,00 TL tedbir ve iştirak, kadın için aylık 700,00 TL tedbir ve yoksulluk, 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin barışmaları sonrası evdeki eşyaları alarak evi terkettiğini belirterek boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, çocuğun yaşı, anne sevgi ve şefkatine muhtaç oluşu nedeniyle velâyetinin anneye verildiği, tarafların ekonomik, sosyal durumu ve kusur durumu dikkate alınarak kadın lehine maddî tazminat belirlendiği, kişilik haklarına saldırı bulunmadığından manevî tazminata hükmedilmediği gerekçesi ile kadının davasının kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk yararına aylık 350,00 TL tedbir ve 450,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına 20.000,00 TL maddî tazminata ve kadının yoksulluk nafakası ve manevî tazminat talebinin reddi ile erkeğin davasının reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.... erkek vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kadının davasının kabulü, kendi davasının reddi, kusur belirlemesi, maddî tazminat yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-davacı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi, maddî tazminatın miktarı, manevî tazminatın reddi, nafakaların miktarı, tedbir ve yoksulluk nafakasının reddi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin evi terk etmesi sonrasında kira sözleşmesini feshettiğini bu vakıanın da erkeğe kusur olarak eklenmesi gerektiğini, çocuk lehine hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası ile kadın lehine hükmedilen maddî tazminatın az olduğunu ve çocuk lehine hükmedilen tedbir nafakasının başlangıç tarihinde tereddütte bulunduğu, kadının işyeri sahibi olduğu, erkeğin ise asgari ücretle çalıştığı değerlendirildiğinde kadın lehine tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmemesinde isabetsizlik olmadığı, diğer hususlarda da kararda isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile tarafların istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle ortak çocuk yararına ilk dava tarihi olan 05.07.2018'den karar kesinleşene kadar geçerli olmak ve tekerrüre esas olmamak kaydı ile aylık 500,00 TL tedbir nafakası ile aylık 650,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına 35.000,00 TL maddî tazminata karar verilmiş, tarafların sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
... erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek kadının davasının kabulü, kendi davasının reddi, kusur belirlemesi, maddî tazminat ve nafakalar yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulü, kadın yararına maddî tazminata hükmedilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, erkeğin davasının kabulü gerekip gerekmediği, çocuğa yönelik nafakanın koşulları oluşup oluşmadığı ve miktarları noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 182 nci ve 330 uncu maddeleri. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.