"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1745 E., 2023/20 K.
DAVA TARİHİ : 27.12.2017- 03.01.2018
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Polatlı Aile Mahkemesi
SAYISI : 2017/747 E., 2021/535 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı olarak açılan boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince erkeğin başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, kadının başvurusunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... kadın vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde; erkeğin kadına baskı yaptığını, evden çıkarmadığını, hakaret ettiğini, aşağıladığını, bağırdığını, eşi ve çocuğuyla ilgilenmediğini, sürekli cep telefonu ile oyun oynadığını, bir keresinde çocuğun üstüne yürüdüğünü ve araya giren kayınvalidesini ittiğini, internetten alışveriş yapıp oyunlara para yatırıp borçlandığını, dul bir kadınla yazıştığını, bu konuda eşinin uyarılarını dikkate almadığını, kadını ailesi ile görüştürmediğini, kötü davrandığını ve kadının en son olayda yeğeninin doğum gününe gitmesine izin vermediğini ve çıkan tartışmada kadının gitmekten vazgeçtiğini söylemesine rağmen ona şiddet uygulayıp hakaret ettiğini iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile yasal faizi ile birlikte 50.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata ve dilekçede belirtilen ziynet alacağına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; kadının sürekli eşine ve ailesine hakaret ettiğini, tehdit ettiğini, psikolojik şiddet uyguladığını, cinsel ilişkiden kaçındığını, sürekli evi terk ettiğini, mahrem konuları ailesine anlattığını, ev işlerini yapmadığını, ailesinin müdahalelerine, hakaret ve tehditlerine sessiz kaldığını iddia ederek; kadının davasının reddini istemiş, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesine, çocuk yararına aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakası ile erkek yararına 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda evi ve çocuğu ile ilgilenmeyen, devamlı cep telefonuyla meşgul olan, internetten oyunlar oynayan ve bu oyunlara para yatıran, bu alışkanlığı nedeniyle aileyi maddî sıkıntıya sokan ve kadının bir kısım ziynet eşyasının bozdurulmasına sebebiyet veren, eşine fiziksel şiddet uygulayan, genellikle sinirli ve agresif davranan, eşine ve çocuğuna bağıran, eşini küçümser şekilde konuşan ve ona "o...pu, seni beğenmiyorum, kadın değilsin, yaptığın yenmiyor'' diyen, ortak çocuğa tokat atacağı esnada araya giren kayınvalidesini iten ve bu kusurlu davranışları süreklilik gösteren erkeğin ağır; eşine hakaret eden ve ''şerefsiz, ahlaksız, yalancı, iftiracı'' diyen, en ufak tartışmada evi terk ederek baba evine giden ve babasının eşine ''sen sus, seni boğarım, öldürürüm'' şeklinde konuşmalarına sessiz kalan kadının az kusurlu olduğu; boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, ağır kusurlu erkeğin manevî tazminata hak kazanamayacağı, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği, uzman raporu ve ortak çocuğun görüşü dikkate alındığında çocuğun velâyetinin anneye verilmesinin üstün yararına olacağı ve velâyet kendisine verilmeyen eşin çocukların bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmakla yükümlü olduğu gerekçesi ile; her iki davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuk Mustafa'nın velâyetinin anneye verilmesine, çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, çocuk yararına aylık 350,00 TL tedbir ve 700,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 200,00 TL tedbir ve 300,00 TL yoksulluk nafakası ile kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte 15.000,00 TL maddî, 7.000,00 TL manevî tazminata, ziynet alacağı davasının tefrikine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.... kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; tazminatlar ile yoksulluk ve iştirak nafakasının miktarları yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, tazminatlar, yoksulluk nafakası, velâyet ve iştirak nafakası yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, ortak çocuğun ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakası ile tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, evliliğin süresi, beklenen menfaatlerin kapsamı, tazminata esas fiilin ağırlığı ve hakkaniyet kuralları birlikte değerlendirildiğinde kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının az olduğu ve kararın sair yönlerden usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi; kadının istinaf başvurusunun iştirak nafakası ve tazminatların miktarı yönlerinden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bentleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle ortak çocuk yararına aylık 850,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına 40.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata ve kadının sair, erkeğin ise tüm istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek ve kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu beyanla; kusur belirlemesi, tazminatlar, yoksulluk nafakası, velâyet ve iştirak nafakası yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kusur belirlemesi, tazminatlar, yoksulluk nafakası, velâyet ve iştirak nafakası noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü, 175 inci, 182 nci maddeleri, 327 ve 328 inci maddelerinin birinci fıkraları, 330 ve 336 ncı maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 3 üncü ve 12 nci maddesi. Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 3 üncü, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.