Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3112 E. 2023/6489 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı ve davalı erkeğin boşanmaya sebebiyet verecek kusurunun bulunup bulunmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadının, boşanmaya sebep olarak ileri sürdüğü iddiaları kanıtlayamaması, şiddet olaylarını affetmiş olması ve tarafların fiilen birlikte yaşamaları gözetilerek evlilik birliğinin temelinden sarsıldığına dair yeterli delil bulunmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/67 E., 2022/2093 K.

...

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Muğla Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/8 E., 2020/415 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; erkeğin eşi ve çocuklarıyla ilgilenmediğini, ihtiyaçları karşılamadığını ve çalışmadığını iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocukların her biri yararına aylık 400,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına ve kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Dava dilekçesi davalı erkeğe 27.02.2021 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı erkek davaya süresi içinde cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı kadın vekilinin duruşmadaki beyanları ve sosyal inceleme raporuna göre tarafların boşanma davasından önce ve yargılama sırasında aynı evde yaşamaya devam ettikleri, bu durumda boşanma sebebi olarak ileri sürülen iddialar yönünden tarafların birbirlerini affettikleri, en azından olayları hoşgörüyle karşıladıkları, yine davacı tarafça kesin süre ihtaratına rağmen tanık deliline başvurulmadığı, davalının da cevap dilekçesi sunmayarak davayı inkar ettiği ve böylelikle mevcut delillere göre evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının ve davalının kusurlu olduğunun kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin ekonomik, psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığını, erkeğin fiziksel şiddet sebebiyle hapis cezası ile cezalandırıldığını, çocukların da sosyal hizmet uzmanına tarafların tartıştıklarını söylediklerini, erkeğin evin ihtiyaçlarını karşılamadığının ve ilgisiz olduğunun sosyal inceleme raporu ile ispatlandığını belirterek; İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının dava dilekçesinde fiziksel şiddete vakıa olarak ve ceza mahkemesi kararına da delil olarak dayanmadığı, erkeğin de davaya cevap vermemiş olması sebebiyle kadının süresinden sonra vakıa ve delile dayanamayacağı, kaldıki tarafların ceza yargılamasına konu fiziksel şiddet olayı sonrası birlikte yaşadıkları ve bu olaydan sonra açılan boşanma davasından feragat edilmekle fiziksel şiddetin kadın tarafından affedildiği, kadının tanık bildirmediği, idrak çağındaki ortak çocuk ...'ın sosyal hizmet uzmanına tarafların birlikte yaşadıklarını ve babasının kendileriyle ilgilendiğini söylediği, kadının tarafların birlikte yaşamasının zorunluluktan kaynaklandığını kanıtlayamadığı, erkeğin evin ihtiyaçlarını imkânları ölçüsünde karşılıyor olması sebebiyle, tedbir nafakasını da kapsar şekilde, davanın reddine karar verilmesinde usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile; istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek ve kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, evlilik birliğinin ortak hayatın devamı taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsılıp sarsılmadığı, sarsılmış ise davalı erkeğin boşanmaya sebebiyet verecek kusurunun ispatlanıp ispatlanmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...

...