"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/79 E., 2023/208 K.
DAVA TARİHİ : ...
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kocaeli 5. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/135 E., 2021/260 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin, müvekkili ile ilgilenmediğini, fiziksel şiddet uyguladığını, kötü davrandığını ve aşağılayıcı konuştuğunu, hakaret ettiğini, sosyal medyayı çok aktif şekilde kullandığını, elinden telefonu hiç düşürmediğini, karı koca ilişkilerinin çok az olduğunu, yaklaşık bir yıldır ayrı odalarda uyuduklarını, dernek işleri ile ilgilendiğini ve dernekteki kadınlar ile samimi olduğunu iddia ederek; hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış hukuki nedeni ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına, müvekkil lehine 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; kadının iddialarının asılsız ve gerçek dışı olduğunu, kadının eve misafir kabul etmediğini, boşanmak istediğini dile getirdiğini ve evi terk ettiğini beyan ederek; davacı kadının davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkek eşin, fiziksel şiddet uyguladığı, aşağılayıcı konuşmak suretiyle saygılı davranmadığı, evine ve eşine karşı yeterli ilgiyi göstermediği, evlilik birliğinin yükümlülüklerini yerine getirmediği, evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde davalı erkeğin tam kusurlu olduğu, kadına atfı kabil kusurlu bir davranışın ispatlanmadığı, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, davalı erkek eşin, tespit edilen kusurlarının, onur kırıcı davranış boyutunda olmadığı gerekçesi ile; hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış hukuki nedeni ile açılmış davanın reddine, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın yararına 35.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata,
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece, delillerin yeterince değerlendirilmediği, davacı kadının yanlı tanıklarının çelişkili beyanlarının hükme esas alındığı, kusur belirlemesinin hatalı olduğu ve boşanma kararının usul ve kanuna aykırı olduğu, müvekkili aleyhine yasal koşulları oluşmadığı halde maddî ve manevî tazminata hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu beyan ederek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, Mahkemece yapılan kusur belirlemesinin yerinde olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin kusur belirlemesi ve boşanma kararının isabetli olduğu, tarafların tespit olunan ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu oluşu, evlilikte geçen süre, paranın satın alma gücü ve hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında boşanmakla en azından erkeğin maddî desteğinden yoksun kalacağı ve erkek eşin kusurlu davranışları neticesinde kişilik haklarının zedelendiği, kadın yararına, maddî ve manevî tazminata hükmedilmesinde usul ve esas yönünden herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı gibi hükmedilen tazminat miktarlarının yerinde olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf kanun yolu itirazlarını tekrar ederek kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; davanın kabulünün hatalı olduğunu, eksik inceleme yapıldığı, kusur belirlemesi ve kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminatların hatalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak ve birliğin devamına imkan vermeyecek bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulünün yerinde olup olmadığı, kusur belirlemesi, kadının tazminat taleplerinin kabulü şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, gerçekleşmiş ise miktarları noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, delillerin takdirinde hata görülmemesine ve özellikle dosya kapsamındaki Mahkemece erkeğe kusur olarak yüklenen “aşağılayıcı konuşmak suretiyle saygılı davranmadığı” vakıasına yönelik tanık ...'nin beyanları soyut nitelikte beyanlar olup erkeğe bu vakıanın kusur olarak yüklenemeyeceğinin, ancak boşanmaya sebep olan olaylarda Mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen diğer kusurlu davranışlara göre de erkeğin tam kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre; usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...
...