"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/351 E., 2023/20 K.
KARAR : Kısmen kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen ziynet alacağı davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece, Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının ortadan kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının davanın, davalılardan Züleyha yönünden reddi ... ise de, davanın niteliği gereği, davalı kayınvalidenin, davalı eşten dolayı sorumluluğu doğduğu, o halde, Mahkemece, davalı ... yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması ... olmadığı gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın davalı ... yönünden kabulü ile varlığı ispatlanan ziynet eşyalarının davalı ... tarafından davacıya aynen iadesine, aynen iadesinin mümkün olmaması halinde toplam bedelinin davalı ... ve davalı ...'den alınarak davacıya verilmesine, davanın davalı ... yönünden reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacı vekili ve davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı eş ...'ün davacıdan takılarını güvenli şekilde saklayacağını söyleyip aldığını ve bir hafta sonra geri getirdiğini, davalı ...'in her evden çıktıklarında davacıya takılarını yanına almasını söylemesi üzerine davacının takıları sürekli yanında taşıdığını, bir gün ramazan iftarında görümcesi davalı ...'nın takıları davalı kayın valide ...'e vermesini annesinin evinin güvende olduğunu söyleyerek takıları davacıdan aldığını, bu olaydan kısa süre sonra davalının boşanmak istediğini söyleyip bir süre sonra da boşanma davası açtığını, davacının dava konusu ziynet eşyalarının davacıdan hile ile alındığını ve geri verilmediğini beyanla dava konusu ziynet eşyalarının davalılardan aynen iadesi mümkün değilse bedelinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili 14.02.2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; düğünde takılan altınların davalı kayın valide ve davalı görümcede kalmış olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davanın boşanma davasının kesinleşmesinden sonra bir yıl içerisinde açılmaması nedeniyle zaman aşımına uğradığını, tarafların Erzurum 2. Aile Mahkemesinin 2016/119 Esas sayılı dosyası ile boşandıklarını, tarafların ayrılması üzerinden sekiz yıl geçtikten sonra bu davanın açılmakla davacının kötü niyetli olduğunu, hayatın olağan akışına göre ziynet eşyalarının kadının üzerinde olması yahut evde saklanması gerektiğini, davacının iddialarının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacının var olduğunu iddia ettiği ziynet eşyalarının miktar olarak fahiş olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince; zamanaşımının başlangıcının boşanma kararının kesinleştiği tarihe göre belirleneceği, bu halde boşanma kararının kesinleştiği 26.02.2014 tarihinden eldeki davanın açıldığı 17.11.2016 tarihine kadar 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 146 ncı maddesinde belirtilen 10 yıllık zamanaşımı süresinin henüz dolmadığı, davalılar vekilinin 09.11.2017 tarihli celse (8) nolu ara karar gereği sonuçları ihtar edilerek verilen kesin süreye rağmen tanık bildirmemesi nedeniyle tanık deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayıldığı, flash bellek içerisinde sunulan davacı kadın ve davalı kayın validenin görüntü ve ses kayıtlarını içerir video kayıtlarının davalı kayın validenin haberi olmaksızın alındığının sabit olduğu, delil olarak dayanılan kişilerin haberi olmaksızın elde edilen ses ve video kayıtlarına ilişkin flash bellek içeriğinin hukuka aykırı delil niteliğinde olması nedeniyle hükme esas alınmadığı, davacı kadının dosya kapsamına sunulan fotoğraf ve düğün kayıtları ile talep konusu ziynet eşyalarının varlığını ispatladığı, yapılan yargılama ve toplanan delillerle ziynetlerin davalı görümce ... ve davalı eş ...'de bulunduğunun ispatlanamadığı, bununla birlikte ziynet eşyalarının davalı kayın valide ...'e teslim edildiği hususunun sabit olduğu, davalı ... söz konusu ziynet eşyalarının bir daha iade edilmemek üzere kendisine verildiğini ispat edemedikçe iade ve tazmin ile yükümlü olduğu, davalı ...'ün davacı kadının ziynet eşyalarını bir daha iade edilmemek üzere verdiğini kanıtlayamadığı, dosya içerisinde bulunan fotoğrafların incelenmesi suretiyle düzenlenen ve denetime elverişli 25.06.2018 tarihli bilirkişi raporuna itibar edilmekle davanın davalı ... yönünden kabulüne ve davalı ... ve ... yönünden reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmakla açıklanan maddi ve hukuki olgular karşısında davanın davalı ... yönünden kabulü ile; her biri 22 ayar 250'şer gram ağırlığında 2 adet kaşlı bilezik (67.000,00 TL değerinde), her biri 22 ayar 45'er gram ağırlığında 4 adet maraş bilezik (24.120,00 TL değerinde), her biri 22 ayar 45'er gram ağırlığında 3 adet bilezik (18.090,00 TL değerinde), 22 ayar 10 gram 1 adet bilezik (1.340,00 TL değerinde), 17 adet çeyrek altın (4.080,00 TL değerinde), 3 adet cumhuriyet binlik altın (7.200,00 TL değerinde), kolluk gerdanlık ve küpeden oluşan 22 ayar 75 gram ağırlığında 1 adet set takımı (10.146,00 TL değerinde), 22 ayar 22 gram 1 adet tel burma bilezik (2.948,00 TL değerinde), 22 ayar 25 gram 1 adet tel burma bilezik (3.350,00 TL değerinde), 22 ayar 26 gram 1 adet tel burma bilezik (3.484,00 TL değerinde), 22 ayar 28 gram 1 adet tel burma bilezik (3.752,00 TL değerinde), 22 ayar 11 gram 1 adet bilezik (1.134,00 TL değerinde), 22 ayar 30 gram 1 adet başak bilezik (4.020,00 TL değerinde), her biri 22 ayar 5'er gram 2 adet hediyelik bilezik (1.340,00 TL değerinde), her biri 22 ayar 6'şar gram 2 adet hediyelik bilezik (1.608,00 TL değerinde), 22 ayar 7 gram 1 adet hediyelik bilezik (938,00 TL değerinde), 22 ayar 9 gram 1 adet hediyelik bilezik (1.206,00 TL değerinde), 22 ayar 7 gram 1 adet yonca yüzük (938,00 TL değerinde), 22 ayar 9 gram 1 adet nişan yüzüğü (1.206,00 TL değerinde), 22 ayar 9 gram 1 adet taşlı yüzük (1.206,00 TL değerinde), 1 adet pırlanta beş taş ve 1 adet pırlanta tek taş yüzükten (6.000,00 TL değerinde) oluşan ziynet eşyalarının davalı ... tarafından davacıya aynen iadesine, aynen iadesinin mümkün olmaması halinde toplam bedeli olan 165.106,00 TL'nin davalı ...'den alınarak davacıya verilmesine, davanın davalı ... ve davalı ... yönünden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 19.04.2022 tarihli ve 2020/471 Esas, 2022/669 Karar sayılı kararıyla; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı tarafından, katılma yolu ile işin içinde olan diğer davalılar Metin ve Züleyha yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği; davalılar vekili tarafından ise davalı ... yönünden davanın kabulüne karar verilmesi yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 03.10.2022 tarihli, 2022/6065 Esas ve 2022/7662 Karar sayılı kararı ile somut olayda, davacının iddiası altınların tümünün davalılar tarafından elinden alındığına ve iade edilmediğine ilişkindir. Davacı bu iddiasınını ispatla yükümlüdür. Davacının iddiasının ispatına yönelik olarak tanıkları dinlenmiş, dosyaya sunulan CD ve fotoğraflar incelenerek hazırlanan bilirkişi raporunda da dava dilekçesinde talep edilen ziynetler tespit edilmiş ve değerleri belirlenmiş, ziynetlerin en son kayınvalide ...’e teslim edildiği ispatlandığı, davanın, davalılardan Züleyha yönünden reddi ... ise de, davanın niteliği gereği, davalı kayınvalidenin, davalı eşten dolayı sorumluluğu doğduğu, o halde, Mahkemece, davalı ... yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması ... olmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına, bozma sebebine göre davanın esası ile harçlar, yargılama giderleri ve vekâlet ücreti hakkında yeniden hüküm kurulması zorunlu hale geldiğinden diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bozmaya uyan İlk Derece Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararla; zamanaşımının başlangıcının boşanma kararının kesinleştiği tarihe göre belirleneceği, bu halde boşanma kararının kesinleştiği 26.02.2014 tarihinden eldeki davanın açıldığı 17.11.2016 tarihine kadar 6098 sayılı Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 146 ncı maddesinde belirtilen 10 yıllık zamanaşımı süresinin henüz dolmadığı, davalılar vekilinin 09.11.2017 tarihli celse (8) nolu ara karar gereği sonuçları ihtar edilerek verilen kesin süreye rağmen tanık bildirmemesi nedeniyle tanık deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayıldığı, flash bellek içerisinde sunulan davacı kadın ve davalı kayın validenin görüntü ve ses kayıtlarını içerir video kayıtlarının davalı kayın validenin haberi olmaksızın alındığının sabit olduğu, delil olarak dayanılan kişilerin haberi olmaksızın elde edilen ses ve video kayıtlarına ilişkin flash bellek içeriğinin hukuka aykırı delil niteliğinde olması nedeniyle hükme esas alınmadığı, ziynetlerin davalı görümce ... ve davalı eş ...'de bulunduğunun ispatlanamadığı, bununla birlikte ziynet eşyalarının davalı kayın valide ...'e teslim edildiği hususunun sabit olduğu, davalı ... ve ... söz konusu ziynet eşyalarının bir daha iade edilmemek üzere kendisine verildiğini ispat edemedikçe iade ve tazmin ile yükümlü olduğu, davalı ... ve ...'ün davacı kadının ziynet eşyalarını bir daha iade edilmemek üzere verdiğini kanıtlayamadığı, dosya içerisinde bulunan fotoğrafların incelenmesi suretiyle düzenlenen ve denetime elverişli 25.06.2018 tarihli bilirkişi raporuna itibar edilmekle Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 2022/6065 Esas-2022/7662 Karar sayılı ilamında İlk Derece Mahkemesince ziynetlerin davalı ... ve davalı eş Metin'de bulunduğunun ispatlanamadığını, davalı kayınvalide ...'e teslim edildiği hususunun sabit olduğu kabul edilerek kayınvalide ... yönünden davanın reddine karar verilmiş ise de, dosyaya sunulan cd ve fotoğraflar incelenerek dava dilekçesinde belirtilen ziynetler tespit edilmiş ve değerleri belirlenmiş ve ziynetlerin en son kayınvalide ...'e teslim edildiği ispatlandığından davanın niteliği gereği davalı kayınvalidenin, davalı eşten (oğlundan) dolayı sorumluluğunun doğduğu Mahkemece Metin yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği yönünden hükmün bozulmasına karar verilmesi üzerine 17.01.2023 tarihli duruşmada bozma ilamına uyulması üzerine davanın davalı ... yönünden kabulü ile her biri 22 ayar 250'şer gram ağırlığında 2 adet kaşlı bilezik (67.000,00-TL değerinde), her biri 22 ayar 45'er gram ağırlığında 4 adet maraş bilezik (24.120,00 TL değerinde), her biri 22 ayar 45'er gram ağırlığında 3 adet bilezik (18.090,00 TL değerinde), 22 ayar 10 gram 1 adet bilezik (1.340,00 TL değerinde), 17 adet çeyrek altın (4.080,00-TL değerinde), 3 adet cumhuriyet binlik altın (7.200,00 TL değerinde), kolluk gerdanlık ve küpeden oluşan 22 ayar 75 gram ağırlığında 1 adet set takımı (10.146,00 TL değerinde), 22 ayar 22 gram 1 adet tel burma bilezik (2.948,00 TL değerinde), 22 ayar 25 gram 1 adet tel burma bilezik (3.350,00 TL değerinde), 22 ayar 26 gram 1 adet tel burma bilezik (3.484,00 TL değerinde), 22 ayar 28 gram 1 adet tel burma bilezik (3.752,00 TL değerinde), 22 ayar 11 gram 1 adet bilezik (1.134,00 TL değerinde), 22 ayar 30 gram 1 adet başak bilezik (4.020,00 TL değerinde), her biri 22 ayar 5'er gram 2 adet hediyelik bilezik (1.340,00 TL değerinde), her biri 22 ayar 6'şar gram 2 adet hediyelik bilezik (1.608,00 TL değerinde), 22 ayar 7 gram 1 adet hediyelik bilezik (938,00-TL değerinde), 22 ayar 9 gram 1 adet hediyelik bilezik (1.206,00 TL değerinde), 22 ayar 7 gram 1 adet yonca yüzük (938,00 TL değerinde), 22 ayar 9 gram 1 adet nişan yüzüğü (1.206,00 TL değerinde), 22 ayar 9 gram 1 adet taşlı yüzük (1.206,00 TL değerinde), 1 adet pırlanta beş taş ve 1 adet pırlanta tek taş yüzükten (6.000,00 TL değerinde) oluşan ziynet eşyalarının davalı ... tarafından davacıya aynen iadesine, aynen iadesinin mümkün olmaması halinde toplam bedeli olan 165.106,00 TL'nin davalı ... ve davalı ...'den alınarak davacıya verilmesine, davanın davalı ... yönünden reddine, davacının adli yardımdan yararlandırılması nedeniyle tahsil edilmeyen 179,90 TL başvurma harcı ile 492 sayılı Harçlar Kanunu gereği karar tarihi itibariyle alınması gereken 11.278,39 TL karar ve ilam harcının davalı ... ve davalı ...'den müşterek ve müteselsilen tahsili ile Hazineye gelir kaydına, davacının adli yardım talebi nedeniyle resmi ödenekten karşılanan tebligat gideri toplamı 525,60 TL ve bilirkişi ücreti toplamı 550,00 TL olmak üzere toplam 1.075,60 TL yargılama giderinin davalı ...'den tahsili ile Hazineye gelir kaydına, davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan 2023 yılı AAÜT gereği kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir edilen 25.765,90 TL nispi vekalet ücretinin davalı ... ve davalı ...'den müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davalı ... kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan 2023 yılı AAÜT'nin 3/2.maddesi gereği reddedilen miktar üzerinden hesap ve takdir edilen 25.765,90 TL nispi vekâlet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı ...'ya verilmesine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... vekili ve davalılar ... ve ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; dava dilekçesi ile ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmaması halinde bedelinin ödenmesine karar verilmesinin talep edildiğini, asli taleplerinin ziynet eşyalarının aynen aidesi olduğunu, bu noktada taleple bağlılık ilkesi gereğince ziynet eşyalarının fiili ödeme günündeki değerinin esas alınarak ödenmesi gerektiği, terditli olan ikinci talep de hukuki yararının bulunmaması nedeniyle, aynen iade talebine karar verilmesi gerektiği, hükmedilen bedelin oldukça düşük olduğunu, talebin davaya konu ziynet eşyalarının aynen aidesi, olmadığı takdirde infaz tarihindeki bedelinin tahsiline ilişkin olduğunu, bozma kararı sonrası 12.12.2022 tarihli beyan dilekçesi ile de bu durumun belirtildiğini fakat bu durum hakkında bir gerekçelendirme yapılmadığını, hukuki dinlenilme hakkının bu şekilde ihlal edildiğini belirterek hükmün düzeltilerek onanmasına aksi halde bozulması gerektiğini belirterek temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
2.Davalılar ... ve ... vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; hükme esas alınan tanık beyanlarının çelişkili ve tutarsız olduğunu, hatta yalan beyanlarda bulunduklarını, hali hazırda davacının ziynetlerin müvekkillerde olduğuna yönelik iddiasını ve kül halinde davasını ispatlayamadığı, bilirkişi raporunun da çelişkili olduğunu, müvekkilin de delil sunması mahkeme tarafından adil bir şekilde sağlanmadığından ve de ekte sunduğumuz üzere; müvekkilleri davada temsil eden avukatın da bildirmesi için kendisine sundukları tanıkları dosya içeriğine ekletmediğinden dosya yeterince aydınlatılamadığını, her ne kadar düğünde takılan takıların kadının kişisel eşyası sayılacağı konusunda genel bir kanı olsa da, bu takıların ortak ihtiyaçları karşılaması için ortak kullanıma harcanması durumunda, takılarda veya mislen karşılığı olan bedelde taraflardan sadece birinin hakkı olduğunu düşünmek, aile hukukunu düzenleyen kanunlarımızın oluşturmak istediği adil ve eşit aile yapısına, hukuka ve hakkaniyete aykırı olacağını, bir kısım altınların ortak harcamalar için kadının rızası ve geri alınmamak üzere bozdurulduğunu, ... yönünden ortaya atılan soyut ve dayanaksız iddiaların ... kabul edilerek ispat edilmeksizin verilen haksız kararın salt davalı müvekkil ...'ün diğer davalı müvekkil ...'ün oğlu olması sebebiyle sorumluluğuna yol açması hukuka ve hakkaniyete açıkça aykırılık teşkil ettiğini belirterek davalı müvekkiller ... ve Metin yönünden verilen kabul kararı yönünden temyiz kanun yoluna başvurulmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadın tarafından açılan ziynet alacağı davasında İlk Derece Mahkemesince bozma ilamına uygun karar verilip verilmediği gibi kabul edilen ziynetler yönünden dosya içeriğine uygun hüküm kurulup kurulmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 1 ..., 2 nci, 6 ncı, 220 nci, 222 nci, 226 ncı, 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi hükümleri.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu, anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin ve davalılar ... ve ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalılardan ... ve Metin'e yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
23.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.