"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2382 E., 2023/331 K.
DAVA TARİHİ : 12.10.2020
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Demre Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2020/179 E., 2021/155 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı erkek tarafından açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; aralarındaki şiddetli geçimsizlik ve uyumsuzluğun hiçbir zaman sona ermediğini, boşanmalarına ailelerin engel olduğunu, davalı ile müvekkilinin yaklaşık 10 yıldır ayrı evlerde yaşadıklarını, eşlerin yeniden bir araya gelmelerinin olanağı olmadığını bu nedenlerle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki iddiaların asılsız olduğunu, eşi ve çocuklarına çok değer verdiğini ve üzerine düşen her türlü sorumluluğu yerine getirdiğini, davacının yabancı uyruklu bir kadınla yaşamak için evi terk ettiğini beyan ederek açılan davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, tarafların evliliklerinin ilk yıllarının güzel geçtiği ancak daha sonra taraflar arasında geçimsizliğin baş gösterdiği, birbirleriyle anlaşamadıkları, tarafların 10 yıldan fazla süredir ayrı yaşadıkları, davalının çocukları ile birlikte kaldığı, davacının tek başına yaşadığı, birlikte yaşadıkları süre içerisinde çocukları olduğu için birbirlerini idare ettikleri anlaşılmakla erkek tarafından açılan boşanma davasının kabulü ile, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, davalı yararına aylık 350,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin kusurlu olduğunu belirterek boşanma davasının tümü yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
2.Davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile kusur belirlemesi yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, mahkemece; tarafların 22.09.1983 tarihinde evlendikleri, bu evliliklerinden şu anda reşit iki çocuklarının dünyaya geldiği, tarafların evliliklerinin ilk yıllarının güzel geçtiği ancak daha sonra taraflar arasında geçimsizliğin baş gösterdiği, birbirleriyle anlaşamadıkları, tarafların 10 yıldan fazla süredir ayrı yaşadıkları, davalının çocukları ile birlikte kaldığı, davacının tek başına yaşadığı, birlikte yaşadıkları süre içerisinde çocukları olduğu için birbirlerini idare ettikleri gerekçesiyle erkeğin boşanma davasının kabulü ile eşlerin boşanmalarına karar verilmiş ise de, karar gerekçesi dosya kapsamında toplanan delillerle uyumlu olmadığı,mahkemece kadına izafe edilen kusurlar yönünden dinlenilen davacı tanıklarının sözlerinin bir kısmı soyut beyanlar olup, bir kısmı ise sebep ve saiki açıklanmayan inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibaret olduğu, fiili ayrılığın tek başına boşanma nedeni olmadığı,terk sebebine dayalı açılmış bir dava da bulunmadığı, erkeğin boşanma davasının reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde boşanma davasının kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle kararın kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle erkeğin boşanma davasının reddine, kadının tedbir nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının kusurlu olduğunu, eşlerin 10 yıldan fazla süredir fiilen ayrı yaşadıklarını,evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olduğunu,eşlerin bir daha bir araya gelmesinin mümkün olmadığını belirterek reddedilen boşanma davasının tamamı yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; erkeğin boşanma davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesi, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 6 ncı ve 166 ncı maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.