"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/237 E., 2023/66 K.
DAVA TARİHİ : 13.02.2018-24.10.2018-18.10.2018-17.12.2019
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulması
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bingöl 3. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2018/44 E., 2021/367 K.
Taraflar arasındaki asıl ve birleşen boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin eş ve çocuklarına karşı ilgisiz olduğunu, birlik görevlerini yerine getirmediğini, sık sık borçlandığını ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye bırakılmasına, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak, kadın yararına 500,00 TL tedbir ve yoksulluk yasal faiziyle 50.000,00 TL TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; düğünden sonra ziynetlerin kadının annesinin evinde çelik kasaya konulduğunu, erkek tarafından borçlarının ödeneceği ve sonra iade edileceği söylenerek alındığını ve geri verilmediğini ileri sürerek aynen iade, mümkün olmazsa şimdilik 20.000,00 TL ziynet bedelinin tahsilini talep ve dava etmiştir.
3.Davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; boşanma davası devam ederken davalı eşinin hakaret, iftira, tehditlerine maruz kaldığını, davalı eşin davacı kadının akrabalarına da tehdit ve hakaretlerde bulunduğunu, davalı erkeğin dosyadaki avukat ile ilişkisi olduğu iddiasında bulunduğunu, erkeğin kadına hakaret ettiğini, psikolojik şiddet uyguladığını, kadını aşağıladığını ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye bırakılmasına, ortak çocuk Meryem yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak, kadın yararına 250.000,00 TL maddî ve 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
4.Davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; boşanma davası devam ederken davalı tarafından tehdit, hakaret ve baskı devam ettiğini, davalının davacıya karşı psikolojik baskıları mesajlarla devam ettiğini, ortak çocukları Sıla'nın yanında davacı ve akrabalarına sinkaflı küfürler ettiğini, "artık silahlar konuşacak onları öldürürüm" şeklinde tehdit ve hakaretler ettiğini, 6284 sayılı Kanun kapsamında koruma karar verildiğini, çocuklardan Meryem'in aldıktan sonra davalı çocuğu manipüle ederek davacı anneye gitmesini engellediğini, psikolojik baskı yaptığını belirterek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuk Meryem'in velâyetinin anneye bırakılmasına, ortak çocuk Meryem yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak, kadın yararına 250.000,00 TL maddî ve 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçelerinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, kadının kendisine hakaret ettiğini, kendisini aşağıladığını, birliğin giderlerine katılmadığını belirterek davaların reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin tam kusurlu olduğu belirtilerek asıl dosya olan 2018/44 Esas sayılı dosya yönünden davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, velâyetin babaya verilmesine, ortak çocuk için aylık 200,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadının tedbir ve yoksulluk nafakasının reddine, kadın yararına 10.000,00 TL manevî tazminata, birleşen Bingöl 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/ 366 Esas sayılı dosyası yönünden davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, velâyetin babaya verilmesine, ortak çocuk için 200,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadının tedbir ve yoksulluk nafakasının reddine ve kadın yararına 7.500,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata, birleşen Bingöl 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/ 446 Esas sayılı dosyası yönünden davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, velâyetin babaya verilmesine, ortak çocuk için 200,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadının tedbir ve yoksulluk nafakasının reddine ve kadın yararına 7.500,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur ve tazminatlar yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin eşine ve çocuklarına karşı ilgisiz olduğu, birlik görevlerini yerine getirmediği, kadına hakaret ettiği, kadını tehdit ettiği, kadının avukatı ile ilişkisi olduğunu iddia ettiği belirtilerek erkeğin boşanmaya sebep olan olaylarda tam kusurlu olduğu ve evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle açılan asıl boşanma davası ile birleşen boşanma davalarının kabulü ile ayrı ayrı maddî ve manevî tazminata hükmedilmesinin doğru olmadığı gerekçesi ile istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kadın yararına 7.500,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata, davalı erkeğin sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, tazminatların miktarı yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve miktarları noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesi. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 370 inci ve 371 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; davalı erkeğin tüm itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, kişilik haklarına yapılan saldırı, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davacı kadın yararına hükmolunan maddî ve manevî tazminatlar azdır. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci madde hükümleri nazara alınarak ve kadın lehine usuli kazanılmış haklarda gözetilerek daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davacı kadın vekili tarafından temyiz olunan, Bölge Adliye Mahkemesi kararının tazminatların miktarı yönlerinden kadın yararına BOZULMASINA,
2.Davalı erkeğin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalıya yükletilmesine,
Peşin alınan harcın istek halinde yatıran davacıya iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.