"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/960 E., 2023/141 K.
DAVALILAR : 1.... 2. ... vekili Avukat ...
DAVA TARİHİ : ...
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 11. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/81 E., 2019/817 K.
Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı banka vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı banka vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; üzerinde kayıtlı bir taşınmaz mal varlığının olmadığını, çalışmadığını ve hiçbir gelirinin olmadığını, eşi davalı ...'in aile konutu niteliğinde olan dava konusu evi rızası ve bilgisi olmadan bankaya ipotek ettiğini belirterek, öncelikle icra takibinin tedbiren durdurulmasına, aile konutu üzerine konulan ipoteğin rızası bulunmaması sebebiyle geçersiz olduğundan kaldırılmasına, yargılama giderlerinin davalılar üzerine yüklenilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı Ziraat Bankası vekili cevap dilekçesinde; davacının açtığı işbu davanın reddinin gerektiğini, ipotek tesisi sırasında dava konusu taşınmaz üzerinde aile konutu şerhinin bulunmadığını, davacının eşi ... tarafından da aynı sebeple müvekkili banka aleyhine İzmir 5. İcra Hukuk Mahkemesinde dava açıldığını, davanın reddine karar verildiğini, müvekkili bankanın yaptığı işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığını belirterek, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı ... cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı eşin dava konusu aile konutu üzerinde diğer davalı banka lehine ipotek tesis ettiği, bu işlem sırasında davalı banka tarafından davacı eşin açık rızasının alınmadığı, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 194 üncü maddesinin birinci fıkrasında eşlerin fiil ehliyetine getirilen sınırlamanın aile konutuna şerhin konulması ya da konulmaması koşuluna bağlanmadığı, üçüncü kişinin iyiniyetli olup olmamasının herhangi bir öneminin bulunmadığı, eldeki davada davacı eşin rızası alınmaksızın aile konutunun ipotek olarak davalı eş tarafından gösterilmesinin 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesinin birinci fıkrasına aykırılık teşkil ettiğinden bahisle Hukuk Genel Kurulu kararları doğrultusunda davacının davasının kabulüne, davalı ... adına kayıtlı mesken üzerine davalı banka lehine konulan ipoteğin kaldırılmasına, ipoteğin kaldırılması davasına ilişkin 40.986,00 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına, dosyada davacının adli yardım talebi kabul olmakla masrafı suçüstü ödeneğinden karşılanarak çıkartılan 119,70 TL posta ve tebligat giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı banka istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı banka vekili istinaf dilekçesinde; cevap dilekçesini tekrarla kabul edilen dava yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; toplanan delillere, tanıkların somut beyanlarına, getirtilen icra takip dosyası ve içerisindeki ipotek belgelerine, tapu kayıtlarına, ipotek tesis ve edinme tarihlerine göre taşınmazın aile konutu niteliğinde olduğu, davalı eş tarafından taşınmaz üzerinde diğer davalı banka lehine ipotek tesis işlemi sırasında davacı eşin açık rızasının alınmadığı, eşin açık rızası alınmadan yapılan işlemin geçerli olmayacağı, İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, her ne kadar davalı banka vekili diğer davalının banka aleyhine açtığı ve İzmir 5. İcra Hukuk Mah.nde görülen davada aksi yönde gerekçe ve karar verildiğini ileri sürmüş ise de o davada eldeki davanın davacısının taraf olmadığı ve sadece davacısı konumundaki diğer eşin ipotek verebilip verememesiyle ilgili hüküm ve gerekçenin icra takip hukuku ile ilgili sonuçlarını doğuracağı, icra hukuk mahkemesince şikayet yolu ile görülen ve davacı kadının taraf olmadığı o davada verilen hükmün eldeki davada kesin hüküm ve gerekçe sonuçlarını doğuramayacağı gerekçesiyle davalı bankanın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı banka vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı banka vekili temyiz dilekçesinde; kabul edilen dava yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın aile konutu olup olmadığı ve davacı eşin ipotek işlemi sırasında açık izninin alınıp alınmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 6 ncı ve 194 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı banka vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...
...