Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3334 E. 2023/6431 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya karar verilip verilmeyeceği, kusurun belirlenmesi, velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu uyuşmazlık konusudur.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu, davalı erkeğin temyiz itirazlarının kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/227 E., 2023/311 K.

...

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kırşehir 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/210 E., 2021/492 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın her iki tarafça istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı kadın (asıl) dava dilekçesinde özetle; davalının kendisini anne ve babasının yanına köye götürdüğünü, devamlı köyde köy işlerini yaptığını, tarafların Kırşehir'de evlerinin olduğunu ancak evlerine göndermediğini, davalının evin geçimine bakmadığını, çocuklarla ilgilenmediğini, davalı köydeyken havale geçirmesine rağmen eşinin ilgilenmediğini, kendi babasının doktora götürdüğünü ileri sürerek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuk ...'nin velâyetinin kendisine verilmesine, çocuk için aylık 500,00 TL nafakaya, kendisi için aylık 1.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, 60.000,00 TL maddî, 60.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı kadın 08.09.2021 tarihli duruşmada velâyet talebinin olmadığını beyan etmiştir.

II. CEVAP

Davalı süresinde verdiği cevap dilekçesinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, davacının agresif, tutarsız ve ilgisiz davrandığını, evliliğin yükümlülüklerini yerine getirmediğini belirterek davanın reddini savunmuş aksi halde velâyetin kendisine tevdiini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının hafta sonları ve yaz tatillerinde ortak çocukları alarak kendi anne ve babasının evine gittiği, davacıyı da zorla davacının anne ve babasının evine bıraktığı, ortak hanede kalmasına izin vermediği, davalının davacıya ortak hanenin anahtarını vermediği, kendi evine rahatça girip çıkmasına izin vermediği, ortak hanenin gıda ihtiyaçlarını almadığı, bu ihtiyacı kendi ailesinin haftalık gönderiği erzakla giderdiği, tarafların son ayrılıklarında davacının rahatsızlandığı, davalının davacıyla ilgilenmediği ve "ben sana bakamam çocuklarla köye gidiyorum" dediği, davalının tam kusurlu olduğu gerekçesiyle boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, alınan sosyal inceleme raporunda küçüklerin velâyetinin babaya verilmesinin küçüklerin menafaatine olacağı görüşü dikkate alınarak küçüklerin velâyetinin davalı babaya tevdiine, koşulları oluştuğundan kadın yararına 4721 sayılı Kanunun 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci maddesi uyarınca 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata, yoksulluğa düşecek kadın yararına aylık 600,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; tazminat ve nafakaların miktarı ile küçük ...'nin velâyeti yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde yer almayan hususlara mahkeme gerekçesinde yer verildiğini belirterek davanın kabulü, kusur, tazminatlar ve nafakalar yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile tarafların istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili özetle; istinaf sebeplerini tekrarla kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla davanın kabulü, kusur, tazminatlar ve nafakalar yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Davacı kadının açtığı boşanma davasının kabulünün doğru olup olmadığı, kusurun kimden kaynaklandığı, kadın lehine tedbir ve yoksulluk nafakası ile tazminatlara karar verilmesi koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu’un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü maddesi, 175 inci, 176 ncı maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...

...