"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1473 E., 2022/1933 K.
DAVA TARİHİ : 13.12.2018
KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü, yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/907 E., 2021/129 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, karardan sonra davacı erkek 23.08.2021 tarihinde vefat etmiştir.
Kararın davacı erkek mirasçıları vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı kadının boşanmaya sebebiyet verecek kusurunun bulunmadığının tespitine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadının, müvekkilinin sahip olduğu taşınmazları kendi adına geçirme amacında olduğunu, bu amaçla müvekkiline sürekli manevî baskı yaptığını, müvekkilinin emekli maaşını aldığı gün davalı kadının yine baskı yaparak ona bir daire satın alması veya müvekkiline ait bir daireyi devretmesi için ısrar ettiğini, müvekkilinin kabul etmemesi üzerine emekli maaşından bir miktar alarak evden ayrıldığını, bir daha görüşmediklerini iddia ederek; tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı erkeğin dava dilekçesindeki iddialarıni kabul etmediğini, iddiaların gerçekleri yansıtmadığını, erkek eşin kızının evlenmelerine karşı çıktığını, yol parasını verip kızının korkusuna müvekkilin müşterek evden çıkardığını, iyi giden bir evliliklerinin olduğunu, evliliği bitirmek isteyenin davacı erkeğin kızı olduğunu boşanmayı kabul etmediğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, erkek eşin, kadının erkeğe ait evi sattırmak için baskı yaptığını ve evi terk ettiğini iddia ettiği, dinlenen tanık beyanlarından kadının, erkeğe ait evi zorla sattırdığına ilişkin beyanlarının olmadığı, davacı erkeğin kızının, kadına manevî baskı yaptığı ve ayrılmalarını istediği, erkek eşin , kadına izafe ettiği kusurları ispat edemediği, erkek eşin kızının baskıları dikkate alındığında kadının evden ayrılmakta haklı olduğu, kadının boşanmaya sebebiyet verecek kusurunun bulunduğunun ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
2.Davacı vekili karar tarihinden sonra sunduğu 05.10.2021 tarihli dilekçesinde; davacı erkeğin 23.08.2021 tarihinde vefat ettiğini, vefat eden davacı erkeğin mirasçıları ..., ..., ... ve ... adına davayı takip edeceklerini beyan ederek, veraset ilamı ile vekaletnameleri ibraz etmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek mirasçıları vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı erkek mirasçıları vekili istinaf dilekçesinde özetle; Kadının, müvekkili ile evlilik birliği kurmak için değil, müvekkilinin malına sahip olmak için evlendiğini, evlilik tarihinden evi terk ettiği tarihe kadar 3 haftalık süreçte müvekkilinin taşınmazlarını kendi üzerine geçirmeye çalıştığını, bu konuda müvekkiline manevî baskı yaptığını, taşınmazın satışı için müvekkilinden vekaletname almaya çalıştığını, müvekkilinin taşınmazının kadının yeğeninin kocası tarafından internette satışa çıkarıldığını, amacına ulaşamayınca evi terk ettiğini, kadının kusurlu olduğunu, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, davanın reddine yönelik İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı ...'ın 23.08.2021 tarihinde istinaf aşamasında vefat ettiği, evlilik birliğinin ölümle sona erdiği, davacı erkek mirasçılarının kusur belirlemesi açısından davaya devam edebileceği, davacı mirasçıları vekilinin, davacı mirasçıları adına davayı takip ettiklerini beyan ettiği, taraflar arasında evlilik birliğinin temelinden sarsılmasını gerektirir bir geçimsizlik durumu ve kadın eşin herhangi bir kusuru ispat edilemediği, evlilik birliğinin ölümle sona erdiği gerekçesiyle, davacı erkek mirasçılarının istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle, evlilik birliği ölümle sona erdiğinden davanın konusunun kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, 4721 sayılı Kanun'un 181 inci maddesi gereğince davalı kadının kusurunun bulunmadığının tespitine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 331 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca; alınması gereken karar ve ilam harcından peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye harcın davacı mirasçılarından alınarak Hazineye gelir kaydına, davacı tarafından yapılan harç ve yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, davalı tarafından yapılan bir masraf bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek mirasçıları vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı erkek mirasçıları vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla davalı kadın eşin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kusurlu olduğunu beyanla kusur belirlemesi, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı açılan, davacı erkeğin yargılamanın devamı sırasında ölümü üzerine konusuz kalan ve kusur tespiti yönünden mirasçılar tarafından devam edilen boşanma davasında sağ kalan davalı kadının boşanmaya sebebiyet verecek kusurlu bir davranışının ispatlanıp ispatlanmadığı, yargılama giderleri ve vekalet ücreti noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 6 ncı ve 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 181 inci maddesinin ikinci fıkrası. 6100 sayılı Kanun'un 323 üncü, 326 ncı maddesi, 331 inci maddesinin birinci fıkrası, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı erkek mirasçıları vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.