"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/637 E., 2022/1716 K.
DAVA TARİHİ : 24.04.2017
KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Babaeski Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2021/370 E., 2022/103 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile kararın kaldırılarak eksiklikler giderildikten sonra karar vermek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile kısmen yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı ... kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- davalı kadın dava dilekçesinde özetle; tarafların 31.03.2003 tarihinde boşandıklarını, 01.09.2014 tarihinde ikinci kez evlendiklerini, erkeğin, bavulunu alarak müvekkilinin annesi ile yaşadıkları eve gelerek yaşamaya başladığını, evliliğin başlangıcında kendisine ait evi olmasına, ayrı bir ikametgâh açma olanağı olmasına karşın açmadığını, evinin geçimini, bakım ve iaşesini temin etmediğini, evini ve eşini aşırı biçimde ihmal ettiğini, müvekkiline başkalarının yanında küçük düşürücü sözler söylediğini, aşağılayıcı duruş ve davranışlarda bulunduğunu, müvekkilinin yaşanan bu olaylar sebebiyle ciddi sinirsel rahatsızlıklar ve ruhsal sıkıntılar yaşadığını, tedavi gördüğünü, kalp ritim bozukluğu ve diğer rahatsızlıkları sebebiyle ilaç kullanmak zorunda kaldığını, halen de kalp ritim bozukluğu sebebiyle ilaç kullanmaya devam ettiğini, davalının ağır kusurlu davranışları sonucu evlilik birliğinin fiilen bittiğini iddia ederek, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.700,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile 70.000,00 TL maddî, 70.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının iddialarının asılsız ve gerçek dışı olduğunu, davacı kadının kendisini arayarak mutlu bir birliktelik yaşamak için söz verdiğini, ayrı bir evde yaşamak için ısrar ettiğinde ise kadının annesinden ayrılarak ayrı bir evde yaşamayı kabul etmediğini, müvekkilinin de kırmadığını ve kadının annesinin evine taşındığını birkaç sürede burada birlikte yaşadıklarını, müvekkilinin, köydeki eve oturma takımları, yatak odası, yemek masası ve ev için gerekli olan tüm eşyaları aldığını evi dayayıp döşediğini, ancak bir süre sonra kadının müvekkiline gözdağı ve aşağılamayı içeren sözler söylediğini, bu sözleri hem annesinin yanında ve hem de eve konuk olarak gelen kişilerin yanında söylediğini, kadının annesinin de başkalarının yanında müvekkiline hakaret ettiğini, davacı kadın eş ile birlikte müvekkilini evden kovduklarını iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedeniyle boşanmalarına, kadının açmış olduğu asıl davanın reddine, müvekkili yararına 100.000.00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin17.04.2018 tarih ve sayılı 2017/164 Esas - 2018/190 Karar sayılı kararı ile, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında erkek eşin ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle, erkeğin davasının reddine ve kadının davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın için aylık 400,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasının erkekten alınıp kadına verilmesine, kadın yararına 5.000,00 TL maddî tazminata hükmedilmesine manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde; davacı davalı kadın tarafından, yoksulluk nafakası ile kabul edilen maddî tazminatın miktarı ve reddedilen manevî tazminat talebi yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur tespiti, her iki boşanma davası ve fer'îler yönlerinden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2.Bölge Adliye Mahkemesinin31.03.2021tarih ve 2018/2178 Esas, 2021/595 Karar sayılı kararı ile; İlk Derece Mahkemesince gerekçeli kararda, "erkeğin ağır kusurlu" kabul edilmesine karşın "... kadına izafe edilecek bir kusur bulunmadığı" yolunda oluşturulan gerekçe ile çelişki yaratıldığını, kusur tespitine ilişkin istinaf denetimine uygun gerekçe bulunmadığı gerekçesiyle; istinaf başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılarak dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı kadının dayandığı erkek eşin evi terk vakıası ile davalı erkeğin dayandığı "ayağını kırdırtırım" şeklindeki tehdit vakıasının taraf tanık beyanları ile sabit olduğu; evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri tarafların kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olduğu, bu olguda eylemlerin oluş şekli ve niteliği nazara alındığında tarafların eşit kusurlu olduklarından boşanma davalarının kabulüne, tarafların kusurları eşit olduğu için tazminat taleplerinin reddine, davacı kadının çalıştığı, ve gelirinin asgari ücret düzeyinde olduğu, tarafların sosyal ve ekonomik durumu nedeniyle kadın yararına yoksulluk nafakası şartlarının oluştuğu gerekçesi ile; asıl davanın ve karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davacı kadın için karar tarihinden itibaren aylık 750,00 TL tedbir nafakasına, kararın kesinleşmesinden itibaren aynı miktarın yoksulluk nafakası olarak devamına, asıl dava ve karşı davadaki bakiye taleplerin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.... kadın vekili istinaf dilekçesinde; kusur tespiti, reddedilen maddî ve manevî tazminat talebi ile erkeğin kabul edilen boşanma davası yönlerinden, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle;kusur tespiti, kadının kabul edilen boşanma davası ile kendisinin reddedilen manevî tazminat talebi yönlerinden, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı erkek tanıklarının tüm beyanlarının erkekten duyuma dayalı, zaman ve yer yönünden soyut ve çelişkili olduğu bu beyanların hükme dayanak yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğu, evlilik birliğinin temelden sarsılmasına neden olan olaylarda: bağımsız ev açmayan, birlik yükümlülüklerini yerine getirmeyen erkeğin tam kusurlu olduğu, kadına atfı kabil kusur ispatlanamadığı, İlk Derece Mahkemesince, kadının davasının kabulüne, erkeğin davasının reddine karar verilmesi gerekirken hatalı kusur belirlemesiyle erkeğin davasının da kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle; erkeğin yoksulluk nafakasına ilişkin istinaf talebinin kısmen kabulü ile kadının kusur tespiti ve reddedilen maddî tazminat talebi ile kadının erkeğin kabul edilen boşanma davasına ilişkin istinaf talebinin kabulü ile, İlk Derece Mahkemesi kararının bütünüyle kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle erkeğin tam kusurlu olduğunun tespiti ile erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı kanun'un 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, kadın yararına aylık. 750,00 TL den 2 yıl karşılığı olmak üzere bir defaya mahsus toplamda 18.000,00 TL yoksulluk nafakasına ve kadın için dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile 10.000,00 TL maddî tazminata, erkeğin ve kadının manevî tazminat taleplerinin reddine, erkeğin ve kadının sair istinaf taleplerinin esastan reddine hükmedilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
... kadın vekili temyiz dilekçesinde; kusur belirlemesi, reddedilen manevî tazminat talebi, kabul edilen maddî tazminat ve nafakaların miktarı yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak ve birliğin devamına imkan vermeyecek bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, kusur belirlemesinin ve kadının manevî tazminat talebinin reddinin yerinde olup olmadığı, kadın lehine hükmedilen maddî tazminat ve nafakaların miktarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci, 371 inci maddesi, 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 176 ncı maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre ... kadın vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davacı kadın yararına hükmolunan maddî tazminat azdır. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 174 üncü maddesinin birinci fıkrası 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci maddesi hükümleri nazara alınarak, daha uygun miktarda maddî tazminat takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadın lehine hükmedilen maddî tazminat miktarı yönünden BOZULMASINA,
2.Davacı- davalı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA
Peşin harcın istek halinde yatırana iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.