"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1040 E., 2023/218 K.
DAVA TARİHİ : 17.09.2018
KARAR : Kararın kaldırılarak feragat nedeni ile davanın reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Çerkezköy 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/28 E., 2021/74 K.
Taraflar arasındaki boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'ilerine, ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmiştir.
Kararın her iki taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı kadının davadan feragati nedeniyle kararın kaldırılmasına, boşanma ve ziynet alacağı davalarının feragat nedeniyle ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; evlilik birliğinini temelinden sarsıldığı gerekçesi ile açtığı davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'ilerine, ziynet alacağı davası yönünden ise fazlaya ilişikin hakkı saklı kalmak üzere ziynet eşyalarının değeri toplamı şimdilik 1.000,00TL'nin erkekten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; açılan boşanma davasının reddine, boşanmaya karar verilmesi halinde ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin anneye verilmesine, ortak çocukları yararına ayrı ayrı aylık 250,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına. kadın yararına 250,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 20.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata, ziynet eşyasına ilişkin talebin kadın vekilinin sözlü yargılama aşamasında ıslah talebinde bulunulamayacağı gerekçesi ile taleple bağlı kalınarak 1.000,00 TL' nin erketen tahsiline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; hükmedilen tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakalar ile maddî ve manevî tazminatların miktarı, ziynet eşyası alacağı davasının ıslahı için taraflarına süre verilmemesi yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde; erkeğin boşanma, velâyet, nafaka ve tazminat taleplerinin değerlendirilmediği, kusur belirlemesi, velâyet, kadın yararına hükmedilen nafaka ve tazminatlar, ziynet alacağı davasının kabulü, erkeğin de boşanma talebi olmasına rağmen lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
3. Kadın vekili 24.01.2023 tarihli dilekçe ile boşanma davasında kadın ile erkeğin aralarında anlaşmış olduğunu, bu nedenle kadının davadan feragat ettiğini belirterek feragat istemi yönünde karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadın vekilinin 24.01.2023 tarihli dilekçe ile davadan feragat ettiğini bildirdiği, bu nedenle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, boşanma ve ziynet alacağı davalarının feragat nedeniyle ayrı ayrı reddine, tarafların istinaf talebi konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, kadının adli yardım talebi kabul edildiğinden İlk Derece Mahkemesince suç üstü ödeneğinden karşılanan 1.699,00 TL yargılama giderinin kadından alınarak Hazineye gelir kaydına, erkek boşanma davası yönünden İlk Derece Mahkemesinde kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (AAÜT) gereğince 9.200,00 TL maktu avukatlık ücretinin kadından alınarak erkeğe verilmesine, davalı ziynet alacağı davası yönünden İlk Derece Mahkemesinde kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'nin 13 üncü maddesinin ikinci fıkrası gereğince 1.000,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın reddedilmesi nedeniyle kadının haksız çıktığı dava sebebi ile hem erkek lehine hükmedilen vekâlet ücreti hem de adli yardım sebebiyle ödenmeyen yargılama giderinden sorumlu tutulduğunu, kadının maddî durumunun bulunmadığını, tarafların her ikisinin de adli yardımdan yararlandığını, İlk Derece Mahkemesince erkek aleyhine hüküm kurulmuş olmasına rağmen adli yardımdan yararlanması sebebiyle erkeğin böyle bir giderden sorumlu tutulmadığını, ayrıca feragat dilekçesinde boşanma davasından feragat edildiğini, ziynet eşyası alacağı davasından feragatin söz konusu olmadığını, bu nedenlerle kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadının davadan feragat talebinin ziynet eşyası alacağı davasını kapsayıp kapsamadığı, davadan feragat nedeniyle hükmedilen vekâlet ücretlerinin ve yargılama giderlerinin hatalı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 307 nci maddesi, 310 uncu maddesi, 312 nci maddesi, 323 üncü ve 326 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Davacı kadın vekilinin boşanma davasında hükmedilen yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönünden temyiz dilekçesinin incelenmesinde;
Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılanmaya hakim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı kadın vekilinin boşanma davasındaki yargılama giderleri ve vekâlet ücretine yönelik temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Davacı kadın vekilinin ziynet alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde ise; Davacı kadın vekilinin 24.01.2023 tarihli davadan feragat dilekçesinin boşanma davasına ilişkin olarak verildiği, dilekçede ziynet alacağı davasından da feragat edildiğine dair bir açıklamanın bulunmadığı anlaşılmakla, Bölge Adliye Mahkemesince kadının her iki davadan feragat ettiği kanaati ile ziynet alacağı davasının da feragat nedeniyle reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Yukarıda (2) numaralı paragrafta belirtildiği üzere temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ziynet alacağı davası yönünden davacı kadın yararına BOZULMASINA, bozma sebebine göre ziynet alacağı davasında vekâlet ücreti ve yargılama gideri tekrar değerlendirileceğinden, davacı kadın vekilinin ziynet alacağı davasındaki yargılama giderleri ve vekâlet ücretine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
2.Yukarıda (1) numaralı paragrafta belirtildiği üzere davacı kadın vekilin boşanma davasındaki yargılama giderleri ve vekâlet ücretine yönelik temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.02.2024 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
K A R Ş I O Y
Dosya kapsamından ziynet alacağı davasına konu eşyaların değeri, bilirkişi raporuna göre karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının altında olduğundan, kararın kesin nitelikte olduğu ve Yargıtay'ca incelenemeyeceği, bu nedenle temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi kanaatinde olduğumdan, çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.