Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3627 E. 2024/1377 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, kadının kusurlu davranışlarının bulunup bulunmadığı ve erkeğin boşanma davasının kabulü için gerekli şartların oluşup oluşmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Kadının erkeğe hakaret etmesinin sabit olduğu, ancak muska yaptırdığı iddiasının ispatsız kaldığı, tüm deliller ve tarafların kusur oranları değerlendirildiğinde boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğunun anlaşıldığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2487 E., 2023/490 K.

DAVA TARİHİ : 15.08.2019- 03.10.2019

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Alanya 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/561 E., 2021/167 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı karşı davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile kararın kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm tesisine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı karşı davalı erkek (asıl) dava dilekçesinde özetle; kadının sürekli "evi sat, hakkımı ver, boşanalım" dediğini, hakaret edip muska yaptırdığını, gereksiz kıskançlıklar yaptığını, zaman zaman kapı kilidini açmadığını belirterek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı karşı davacı kadın (asıl) cevap dilekçesinde özetle; erkeğin hakaret edip küçük düşürücü sözler söylediğini, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, şiddet uyguladığını ve evin ihtiyaçlarını karşılamadığını belirterek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına, aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, nafakanın ÜFE oranında artırılmasına, 100.000,00 TL maddî 100.000,00 TL manevî tazminat ile 16 bilezik bedeli olan şimdilik 1000,00 TL'nin erkekten tahsiline karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin kadına hakaret ettiği, başka kadınlarla yazışarak sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, şiddet uygulayıp evin ihtiyaçlarını karşılamadığı, tam kusurlu olduğu gerekçesiyle erkeğin davasının reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın yararına 30.000,00 TL maddî 20.000,00 TL manevî tazminata, boşanma ile yoksulluğa düşeceğinden kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, nafakaların ÜFE oranında artırılmasına, ziynet alacağının tefrikine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı karşı davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; her iki boşanma davası, kusur, tazminat ve nafakalar yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin istinaf talebinin kabulü ile mahkemece erkeğe yüklenen kusurlarda bir isabetsizlik olmadığı, ancak kadının da eşine hakaret ettiği, muska işleri ile uğraştığı, erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğı gerekçesiyle kusurun gerekçesinin değiştirilmek suretiyle erkeğin boşanma davasının kabulüne dair yeniden esas hakkında hüküm tesisine, erkeğin sair istinaf taleplerinin ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı karşı davacı kadın vekili özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının hatalı olduğunu belirterek erkeğin davasının kabulü ve kusur yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında kadının kusurlu bir davranışının ispat edilip edilmediği ve erkeğin boşanma davasının kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6100 sayılı Kanunun 190 ıncı, 194 üncü, 352 ve 362, inci, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle Bölge Adliye Mahkemesince kadına kusur olarak yüklenen muska yapma vakıasının duyuma dayalı olduğunun ve hükme esas alınamayacağının, ancak kadının erkeğe hakaret ettiğinin sabit olduğunun, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda yine de erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davalı- karşı davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.