"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/190 E., 2023/270 K.
KARAR : Kısmen kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davalarında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının erkeğin davasının kabulü, iştirak nafakası ve tazminatların miktarı yönünden bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; erkeğin davasının reddine, kadın yararına tazminatlara ve ortak çocuk yararına iştirak nafakasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, müşterek çocukların velâyetlerinin müvekkiline verilmesine aylık 1.000,00 TL yoksulluk, 1.000,00 TL iştirak nafakasına, 100.000,00 TL maddî 100.000,00-TL manevî tazminata, dava dilekçesinde belirtilen taşınmaza aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kusursuz kadının kusurlu olduğunu bu sebeple asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile, erkek lehine 150.000,00 TL maddî, 150.000,00-TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, erkeğin kadına şiddet uyguladığı ve devam eden şiddetinin olduğu, sinkaflı hakaretler ettiği, 2018 yılında ... ortak çocuk ...'ten sonra erkeğin kadından ayrı yattığı, erkeğin kadının kusurlarını affettiği, erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile kadının davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, müşterek çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk yararına aylık 400,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine aylık 600,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın lehine 15.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminata, davacı kadının ziynet eşyalarına ilişkin davasının açılmamış sayılmasına, erkeğin karşı davasının ve tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı kadın vekili hükmedilen tazminat miktarları ve tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakalarının miktarı yönünden, davalı-karşı davalı erkek vekili kadının kabul edilen davası, kusur tespiti, kadın lehine hükmedilen nafaka ve tazminatlar ile reddedilen karşı davaları ve reddedilen tazminat talepleri yönünden
istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 29.06.2022 tarihli 2022/1339 Esas, 2022/1305 Karar sayılı kararıyla erkeğin kusura ve reddedilen davasına yönelik istinaf başvuru kabul edilmiş, erkeğin boşanma davasının da kabulü yönünde hüküm kurulmuş, erkeğin diğer istinaf başvuru taleplerinin esastan reddine karar verilmiş, kadının hükmedilen nafaka ve tazminat miktarlarına yönelik istinaf başvuru talebinin kabulü ile kadın lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, müşterek çocuk lehine aylık 600,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine 25.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından kusur belirlemesi, karşı davanın kabulü, hükmedilen nafaka ve tazminatların miktarı yönünden, davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, velayet, kişisel ilişki, hükmedilen nafaka ve tazminatlar ile vekâlet ücreti yönünden temyiz yoluna başvurulmuştur.
2.Dairenin 08.12. 2022 tarih ve 2022/7679 Esas, 2022/10183 karar sayılı ilamı ile İlk Derece Mahkemesince, davalı-davacı erkeğin davanın açılmasından kısa bir süre önce ... kadına gönderdiği mesajlarda “hatalarım çok evet ne desen haklısın, çok pişmanım yaptıklarıma, aile olarak devam edelim, bozmayalım yuvamızı, söz bundan sonra olmayacak böyle şeyler, seviyorum seni, düşündüm çok hatalarım var, haklısın özür dilerim ...” yazdığı, bu mesajlar nedeniyle kadını affettiği belirtilerek erkek tarafından açılan karşı davanın reddine karar verildiği, Bölge adliye mahkemesince, davalı-davacı erkeğin bu mesajlarının barışma girişimi niteliğinde olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de; dosya kapsamında bulunan mesaj kayıtlarında erkeğin pişman olduğu ve sevdiğini söylemesi, ve kadına ... göndermesi, kadının kusurlu davranışlarının affedildiği, en azından hoşgörü ile karşılandığını gösterdiği, affedilen ve hoşgörü ile karşılanan davranışlar boşanma davalarında eşlere kusur olarak yüklenemeyeceği, o halde, Mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen davalı-davacı erkeğin kusurlu davranışlarına göre, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğunun kabulü ile erkeğin açtığı karşı davanın reddine karar verilmesi gerekirken karşı davanın kabulüne karar verilmesi ... olmadığı, ayrıca tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuk 2018 doğumlu ...’in ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakasının az olduğu, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında ... kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının az olduğundan bahisle hükmün bozulmasına, diğer yönlerden hükmün onanmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bozmaya uyan Bölge Adliye Mahkemesince yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararla; dosya kapsamında bulunan mesaj kayıtlarında erkeğin pişman olduğu ve sevdiğini söyleyerek kadına ... göndermesi, kadının kusurlu davranışlarının affedildiği, en azından hoşgörü ile karşılandığını gösterdiği, affedilen ve hoşgörü ile karşılanan davranışlar boşanma davalarında eşlere kusur olarak yüklenemeyeceği, davalı-davacı erkeğin "süregelen şiddet, hakaret ve yatağı ayırma" kusurlu vakıalarına göre tam kusurlu olduğu gerekçesi ile erkeğin açtığı karşı davanın reddine, ortak çocuk yararına aylık 1.000 TL iştirak nafakasının, kadın yararına 35.000,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi tazminatın erketen alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı kadın vekili; kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarı ile vekâlet ücreti, yargılama giderlerine ilişkin eksiksiz bir hüküm kurulmamasının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; tazminatların miktarı, yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-karşı davacı erkek vekili; davacı kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat ve nafaka talepleri, velâyet, kadının ziynet eşyasına ilişkin davasının açılmamış sayılmasına karar verilmiş olmasına rağmen lehe vekâlet ücretine takdir edilmesinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat ve nafakalar, velâyet, vekâlet ücreti yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadın lehine hükmedilen iştirak nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarlarının dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 327 nci, 328 ... maddesinin birinci fıkrası, 329 uncu, 330 uncu ve 331 ... maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 ... maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ... ve 371 ... maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Taraf vekillerince yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.