Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3738 E. 2024/2346 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı ve boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kusurun kimde olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/160 E., 2023/317 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm

kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Vakfıkebir Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2020/36 E., 2022/412 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek dava dilekçesinde özetle; çalıştığı iş yerinde mesleki rahatsızlığı sebebiyle işten ayrılmak zorunda kaldığını, o dönemde hakkında icra takipleri olduğunu, eşine güveninin kalmadığını, farklı zamanlarda barışmak üzere eşi ile yine bir araya gelseler bile bu birleşmelerin uzun sürmediğini belirterek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı asil cevap dilekçesinde özetle; erkeğin evlilik birliği içerisinde sadakatsiz olmasına rağmen eşini ve çocuğunu çok sevdiğini, eşinden boşanmak istemediğini, boşanmanın gerçekleşmesi halinde 200.000,00TL manevî tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-karşı davacı kadın karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin birlik görevlerini yerine getirmediğini, hakaret ve tehdit etiğini, şiddet uyguladığını, geçimsizlik çıkardığını, ilgisiz olduğunu belirterek tarafların boşanmalarına, kadın ve çocuk için nafakalara, 100.00,00 TL maddî, 100.00,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve karşı dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı erkeğin iddialarını ispatlayamadığı ve davalı kadının kusurunun bulunmadığı, erkeğin kadını tehdit ettiği, hakaret ettiği erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile erkeğin davasının reddine, kadının davasının kısmen kabulüne tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin davacı anneye verilmesine, çocuk ile baba arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk lehine İstanbul Anadolu 2. Aile Mahkemesi'nin 2015/399 Esas sayılı kararı ile hükmedilen aylık 300,00 TL tedbir nafakasının boşanma davasına ilişkin hükmün kesinleşmesine kadar devamına, hükmün kesinleşmesinden sonra aylık 500,00 TL iştirak nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, kadın lehine İstanbul Anadolu 2. Aile Mahkemesi'nin 2015/399 Esas sayılı kararı ile hükmedilen aylık 350,00 TL tedbir nafakasının boşanma davasına ilişkin hükmün kesinleşmesine kadar devamına, hükmün kesinleşmesinden sonra aylık 600,00 TL yoksulluk nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, kadın lehine 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı-karşı davalı erkek vekili; her iki dava yönünden istinaf buşvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının süresi içinde olmasa dahi karşı davasının bulunduğu, boşanma davasının mahiyeti gereği kadının davasının incelenmesinin yerinde olduğu, erkeğin kadına izafe ettiği kusurların, tanık beyanı ya da başkaca delille desteklenmediğinden varit görülmediği; erkeğin dava dilekçesinde tanık deliline dayanmamış olması nedeniyle tanık dinletme isteğinin reddedilmiş olmasının da yerinde olduğu, kadının ise Yalova Aile Mahkemesinde 28/05/2018 tarihinde açtığı boşanma davasından feragat etmiş olması nedeniyle davasının reddine karar verildiği, taraflar arasında erkeğin mahkumiyeti sonucunu doğuran Yalova 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2018/526 esas sayılı dava dosyasında ise eylem tarihinin 28.01.2018 tarihi olup, kadının boşanma davasından feragat ettiği 11.07.2018 tarihinden önce olduğu, kadının önceki nafaka ilamına konu eylemlerin de bu şekilde (2015 yılı) affedilmiş olduğu, dolayısıyla son kavga olayına yani tarafların ayrılması anına dair görgüye dayalı tanık anlatımı ya da başka delil bulunmadığı, dolayısıyla tarafların önceden yaşanmış olan olayları barışmak suretiyle affetmiş oldukları, bunların hükme esas alınamayacağı, ayrılığa da kimin sebep olduğunun belli olmadığı, her iki tarafa da kusur izafe edilmeyeceği, kadının davasının da reddi gerektiği gerekçesi ile erkeğin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yerine yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle her iki davanın da reddine, ortak çocuk lehine İstanbul Anadolu 2. Aile Mahkemesinin 2015/399 Esas sayılı kararı ile hükmedilen aylık 300,00 TL tedbir nafakasının boşanma davasına ilişkin hükmün kesinleşmesine kadar devamına, davalı-birleşen davacı kadın lehine İstanbul Anadolu 2. Aile Mahkemesinin 2015/399 Esas sayılı kararı ile hükmedilen aylık 350,00 TL tedbir nafakasının boşanma davasına ilişkin hükmün kesinleşmesine kadar devamına, erkeğin sair yönlere ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı- karşı davalı erkek vekili; kendi davasının reddinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-karşı davacı kadın vekili; kendi davasının reddinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'îleri istemine ilişkin davalarda taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, boşanma davalarının reddi kararının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz eden İskender'e yükletilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden...'a yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...