Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3919 E. 2024/10269 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında tarafların kusur oranlarının belirlenmesi, maddi-manevi tazminat ve iştirak nafakası taleplerinin hüküm altına alınıp alınmaması uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemece yapılan kusur belirlemesinin hatalı olduğu, davalı kadının maruz kaldığı davranışlar göz önüne alındığında erkeğin ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekirken eşit kusurlu olarak belirlenmesi ve bu sebeple tazminat taleplerinin reddedilmesi ile iştirak nafakasının düşük belirlenmesi hatalı görülerek karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1186 E., 2023/518 K.

DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bandırma 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/690 E., 2021/116 K.

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından duruşma istemli olarak kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi, nafakalar ve kişisel ilişki yönünden; davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından ise erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi, nafakaların miktarları ile kişisel ilişki yönünden temyiz edilmiş olup kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda 23.12.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde duruşmalı temyiz eden davacı-davalı ... ile vekili Avukat ... ile karşı taraf temyiz eden davalı-davacı ... vekili Avukat ... geldiler.Davacı-davalı vekili biz her ne kadar temyiz talebinde bulunmuş isek de temyiz talebimizden vazgeçiyoruz kararın onanmasına karar verilmesini talep ediyoruz dedi. Davacı -davalı Asıl ... Avukatımın temyiz talebinden vazgeçip kararın onanmasına dair beyanına ben de katılıyorum dedi. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen günde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

1-Davacı-karşı davalı erkek vekili 23.12.2024 tarihli duruşmada alınan imzalı beyanında temyizden feragat ettiğini açıkça, kayıtsız ve şartsız olarak bildirmiştir. Bu durumda, davacı-karşı davalı erkek vekilinin temyiz başvurusunun feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekmiştir.

2-Davalı-karşı davacı kadın vekilinin temyiz itirazlarına yönelik yapılan incelemede;

a-Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı-karşı davacı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

b-Taraflarca karşılıklı açılan boşanma davalarında, İlk Derece Mahkemesince tarafların eşit kusurlu olduğu belirtilerek her iki davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir. Taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapan Bölge Adliye Mahkemesince taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiş, karar, taraf vekillerince yukarıda belirtildiği üzere temyiz edilmiştir. Her ne kadar İlk Derece Mahkemesince tarafların eşit kusurlu olduğu belirtilmişse de kusur belirlemesinin hatalı yapıldığı, yapılan yargılama ve toplanan delillerden; erkeğin, kadının telefonuna casus program yüklediği, görevdeyken kadının nerede olduğunu takip ettiği, kıskanç tavırlar sergilediği, sıklıkla, fazla miktarda alkol aldığı, kadının bu durumdan rahatsız olduğu, kadının ailesi ile görüşmesine izin vermediği, psikolojik şiddet uyguladığı, kadının ise erkeğe hakaret ettiği ve gelirlerinin üzerinde bir harcama yaptığı, taraf vekillerince dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında dayanılan diğer vakıaların ise ispatlanmadığı, gerçekleşen kusurlu davranışlarına göre boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kadına nazaran ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekirken Mahkemece bu husus gözetilmeden, yanılgılı değerlendirme sonucu boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğunun kabulü doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir.

c-Yukarıda 2-b numaralı paragrafta açıklandığı üzere evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların, kadının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği ve boşanma sonucu bu eşin, en azından diğerinin maddi desteğini yitirdiği anlaşılmıştır. O halde Mahkemece, tarafların, sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları dikkate alınarak kadın yararına uygun miktarda maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerekirken, hatalı kusur belirlemesinin sonucu olarak yazılı şekilde kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

d-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuk 2018 doğumlu Mira yararına takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun hakkaniyet ilkesi ile ilgili 4 üncü maddesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davacı-karşı davalı erkek vekilinin temyiz başvurusunun feragat sebebiyle REDDİNE,

2.Davalı-karşı davacı kadın vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;

a)Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının kusur belirlemesi, kadının reddedilen tazminat talepleri, iştirak nafakası miktarı yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,

b)İlk Derece Mahkemesi kararının kusur belirlemesi, kadının reddedilen tazminat talepleri, iştirak nafakası miktarı yönünden kadın yararına BOZULMASINA,

c)Davalı-karşı davacı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara iadesine,

Duruşma için takdir olunan 28.000,00 TL vekâlet ücretinin İsmail'den alınarak ...'ye verilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.