"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/406 E., 2022/2120 K.
DAVA TARİHİ : 22.05.2019
KARAR : Başvurunun kısmen kabul ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 13. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/417 E., 2021/752 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadının agresif ve saldırgan tutumları olduğunu, kötü söz ve hareketleri bulunduğunu, erkeğin önceki evliliğinden olan kızıyla görüşmelerini engellemeye çalıştığını, evlenmeden önce bilinmesine rağmen kızının eğitim masraflarını karşılamasında sorun çıkardığını, kızına doğrudan olumsuz tavır sergilediğini, müşterek evde kızı için ayrılan odayı kapattığını, fotoğraflarını kaldırdığını, kendisine çalışma odası haline getirdiğini, sürekli olarak aldatacağını beyan ederek tehdit ettiğini, 1 ay önce de evi terk ederek başka bir yerde yaşamaya başladığını, evlilik birliğinin gereklerine aykırı davrandığını belirterek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( 4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; kadının işsiz kaldığı 2012 yılında davacının destek olmadığını, yalnız bıraktığını, ailesi ve arkadaşlarının maddi olarak destek olduğunu, kadının sözlü ve psikolojik şiddete maruz kaldığını, hakaret ettiğini, evi erkeğin terkettiğini belirterek davanın reddine, 1.250.000,00 TL manevî, 250.000,00 TL maddî tazminata, kadın yararına aylık 7.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, tarafların müşterek konutu olan Üsküdar ili, Kandilli Mah. 936 Ada, 10 Parsel, R Blok, 1. Kat, 10 No'lu bağımsız bölümde kayıtlı taşınmazda yargılama sonuçlanana kadar tedbiren kadının ikamet etmesine ve kararın kesinleşmesinden sonra 10 yıl süre boyunca bilabedel kadının oturmasına yönelik tapu kaydına şerh düşülmesine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile evi terk eden tarafın davacı erkek olduğu, kadının maddi zorluk dönemlerinde eşinden destek görmediği her ikisinin de karşılıklı küçümseyici tavırlar gösterdikleri, kadının erkeğin ilk evliliğinden olan çocuğunun eğitim masrafları hususunda olumsuz tavırda bulunduğu, erkeğin gizli gizli çocuğuna masraf yapabildiği, her ikisinin de karşılıklı küçümseyici tavırlar gösterdikleri belirtilerek boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadının maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı erkek vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kadın yararına hükmedilen nafakalar ve kusur belirlemesi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı kadın vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, tedbir ve yoksulluk nafakası miktarı, reddedilen maddî ve manevî tazminat istemleri yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin kusur belirlemesini istinaf etmediği değerlendirilerek bu yönde inceleme yapılmayacağı, erkeğin kusurlarının bu nedenle üzerinde kaldığı, kadının itirazlarının incelenmesinde ise erkeğin Mahkemece belirlenen ve gerçekleşen kusurları yanında kadına hakaret ettiği ve evin maddî ihtiyaçlarıyla ilgilenmediği vakıalarının da sabit olduğu ve erkeğe kusur olarak yüklenmesi gerektiği, dolayısıyla belirlenen kusur durumuna göre boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğu, tarafların ekonomik sosyal durumuna göre kadının yoksulluğa düşmeyeceği gerekçesi ile kadın vekilinin istinaf başvurusunun kusur belirlemesi ve reddedilen tazminatlar yönünden; erkek vekilinin istinaf başvurusunun ise yoksulluk nafakası yönünden kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kusura ilişkin gerekçenin düzeltilmesine, erkeğin ağır kusurlu olduğunun tespitine, kadın yararına 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata, kadının yoksulluk nafakasının reddine karar verilmiş, tarafların sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi ve tazminatlar yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların miktarı, yoksulluk nafakasının miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin davasının kabulü, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve reddedilen yoksulluk nafakası noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 370 inci ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
Yapılan incelemede, davacı erkek vekili tarafından kusur belirlemesi yönünden, davalı kadın vekili tarafından erkeğin kabul edilen boşanma davası yönünden istinaf başvurusunda bulunulduğu halde, istinaf incelemesi yapan Bölge Adliye Mahkemesince, erkeğin kusur yönünden itirazı bulunmadığı belirtilerek bu husustaki istinaf itirazının incelenmediği yine kadının boşanma davasının kabulü yönünden istinaf itirazının incelenmediği anlaşılmaktadır. 6100 sayılı Kanun'un 355 inci maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ayrıca hükmün sonuç kısmında her bir talep hakkında ayrı ayrı hüküm kurulmalı ve taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. O halde, Bölge Adliye Mahkemesince yapılacak olan iş tüm istinaf itirazları yönünden inceleme yaparak bir karar vermekten ibarettir. Bu husus gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının eksik inceleme nedeniyle BOZULMASINA, bozma sebebine göre, tarafların sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
Peşin alınan harcın istek halinde yatıranlara iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.