"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1842 E., 2023/504 K.
DAVA TARİHİ : 11.03.2019
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 5. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/224 E., 2020/333 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve ferilerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 4 yıldır ayrı yaşadıklarını, davalının sürekli borç yaptığını, darp , hakaret, tehdit gibi eylemlerinin bulunduğunu, karı koca ilişkilerinin kalmadığını ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( 4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye bırakılmasına, ortak çocuk yararına aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak, kadın yararına 500,00 TL tedbir ve yoksulluk, 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkeğe dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup davalı tarafından yasal süresinde cevap dilekçesi verilmemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin Bulgaristan'a gittikten sonra borçlarının ortaya çıktığı , sürekli fiziksel şiddetinin olduğu, kadına sürekli olarak '' senin oran buran oynuyor, senin bir yerlerin kalktı sen başkalarıyla yatıp kalkıyorsun '' şeklinde hakaret ettiği, kadının davalı erkeğin yanına yurt dışına gittiği, döndüğünde gözünün mor olduğu, davalının borçları nedeniyle ortak haneye haciz memurlarının geldiği, fiili ayrılık süreci içerisinde eş ve çocuklara maddî yardımda bulunmadığı belirtilerek boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, çocuğun yaşı, ihtiyaçları ve sosyal inceleme raporu dikkate alınarak tarafların ortak çocuğunun velâyetinin belirlendiği, tarafların ekonomik sosyal durumu, çocuğun yaşı ve ihtiyaçları dikkate alınarak, çocuk lehine nafakaya hükmedildiği, tarafların ekonomik sosyal durumu ve kusur durumu dikkate alınarak kadın lehine maddî ve manevî tazminata karar verildiği ve kadının boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği gerekçesi ile davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk yararına aylık 300,00 TL tedbir ve 350,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına 15.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata ve kadının yoksulluk nafakasının reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi, tazminatların, tedbir ve iştirak nafakalarının miktarı, yoksulluk nafakası talebinin reddi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı erkek vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi, tazminatlar, velâyet, nafakalar, vekalet ücreti, kadının adli yardım talebinin kabulü, talep sonucunun belirlenmemiş olması ve usul işlemleri yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğe kusur olarak yüklenen "fiili ayrılık süreci içerisinde eş ve çocuklara maddî yardımda bulunmadığı" vakıasına kadının dayanmadığından bahisle kusur belirlemesinden çıkartılması gerektiği ancak yine de gerçekleşen ve belirlenen diğer kusurlu davranışlarına göre boşanmaya neden olan olaylarda erkeğin tamamen kusurlu olduğu tarafların ekonomik ve sosyal durumları yanında kusur durumuna göre kadın yararına takdir edilen tazminatların miktarlarının da az olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile kusur gerekçesi düzeltilerek ve İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kadın yararına 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiş, sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi, tazminatlar, velâyet, nafakalar, vekâlet ücreti, kadının adli yardım talebinin kabulü, talep sonucunun belirlenmemiş olması ve usul işlemleri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve nafakalar ile miktarları, velâyetin belirlenmesi, vekâlet ücreti, kadının adli yardım talebinin kabulü, talep sonucunun belirlenmemiş olması ve usul işlemleri noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası,169 uncu, 174 üncü, 182 nci, 327 nci, 328 inci, 329 uncu, 330 uncu, 335 inci vd. maddeleri. 6100 sayılı Kanun'un 323 üncü, 326 ncı, 370 inci ve 371 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50, 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle kadının adli yardım talebinin kabulünde hukuka aykırılık bulunmadığının, kadının taleplerini dava dilekçesi içeriğinde açıkladığının ve Mahkemenin tanık beyanlarını esas alarak hüküm kurduğunun anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.