"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2852 E., 2023/700 K.
DAVA TARİHİ : 27.01.2020-23.10.2020
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden hüküm tesisi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/60 E., 2021/557 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile boşanma ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince ... erkek vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden hüküm tesisine, ... erkek vekilinin sair, davalı-davacı kadın vekilinin tüm istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... erkek vekili dava ile cevaba ve karşı davaya cevap dilekçesinde; kadının, ailesine ve arkadaşlarına, eşinin kumar borcu olduğunu, altınları kumar borcu için bozdurduğunu söylediğini, kadının habersiz doğum kontrol hapı kullandığını, araç alımı nedeniyle kredi çekmelerine rağmen "Senin borcun ... boyu bitmez biz ... boyu borç öderiz, biz hiçbir şeyin sahibi olamayız" şeklinde sözler söylediğini, bu davranışları ile güven sarsıcı davranışta bulunduğunu, kadının iddialarının gerçek olmadığını ve kabul etmediklerini, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata, karşı davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili cevap ile karşı dava ve cevaba cevap dilekçesinde; erkeğin iddialarının gerçek olmadığını ve kabul etmediklerini, erkeğin evlilik birliği yükümlülüklerini yerine getirmediğini, müvekkili ile ilgilenmediğini, ihtiyaçları karşılayamadığı için müvekkilinin çalışmak zorunda kaldığını, evlilik öncesi borçlarını gizlediğini ve yalan söyleyerek güven sarsıcı davranışta bulunduğunu, şans oyunları oynamaması konusunda uyarmasına rağmen ciddiye almadığını ve oynamaya devam ettiğini, erkeğin bilgisi ile doğum kontrol hapı kullanıldığını, erkeğin yüzüğünü çıkararak ortak evi terk ettiğini, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin davasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin davasının ispatlanamadığı, buna karşı erkeğin borcu olduğunu kadından gizlediği, kadının bu borcu evlendikten sonra öğrendiği ve bu sebeple çalışmak zorunda kaldığı, en son yüzüğü çıkarıp evi terk ettiği anlaşıldığından erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında tam kusurlu, kadının ise kusursuz olduğu gerekçesi ile asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 350,00 TL yoksulluk nafakası ile 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.... erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-davacı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesinin karar gerekçesinin, dosya kapsamında toplanan delillerle uyumlu olmadığı, erkeğe izafe edilen kusurlar yönünden dinlenilen kadın tanıklarının beyanlarının bir kısmının duyuma dayalı, bir kısmının ise sebep ve saiki açıklanmayan, inandırıcı olmaktan uzak izahlar olduğu, gerçekleşen bu durum karşısında evlilik birliğinin sarsılmasına sebebiyet veren olaylarda erkeğin kusurunun ispatlanamadığı, kadının davasının kabulü için kanuni koşullar oluşmadığından kadının boşanma davasının da reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesi ile ... erkek vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kadının karşı davası yönünden kaldırılmasına ve bu yönden esas hakkında yeniden hüküm tesisine, davalı-davacı kadının boşanma davası ile yoksulluk nafakası ve maddî, manevî tazminat talebinin reddine, ... erkek vekilinin sair, davalı-davacı kadın vekilinin tüm istinaf itirazlarının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.... erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; asıl davanın reddi ve kusur belirlemesi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-davacı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; karşı davanın reddi ve kusur belirlemesi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davalarının ispatlanıp ispatlanmadığı ve kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, ... erkeğin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinnin birinci fıkrasında, “evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerin her birinin boşanma davası açabileceği” hükme bağlanmıştır.
3.Öncelikle belirtmek gerekir ki; 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi uyarınca boşanmaya karar verilebilmesi için davalının az da olsa kusurunun belirlenmesi kaçınılmazdır.
4.Somut Uyuşmazlıkta, İlk Derece Mahkemesince erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile erkeğin davasının reddine, kadının karşı davasının kabulüne karar verildiği, hükmün taraflarca istinaf edilmesi üzerine, erkeğin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile kadının karşı davası yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden hüküm kurularak kadının karşı davasının reddine karar verildiği, kararın taraflarca temyiz edildiği görülmüştür. Her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesince erkeğin kusuru bulunmadığından bahisle davasının da reddine karar verilmiş ise de, yapılan yargılama ve toplanan delillerden, erkeğin, kadının ailesinin yanında evlilik yüzüğünü çıkararak bırakıp gittiği ve bu suretle kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davalı-davacı kadın dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında birlikte yaşamaya zorlamanın kanunen mümkün görülmemesine göre kadının davasının kabulü ile boşanmaya karar verilecek yerde hatalı değerlendirme ile kadının davasının reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı-davacı kadının karşı boşanma davası yönünden davalı-davacı kadın lehine BOZULMASINA, bozma nedenine göre kadının fer'î taleplerine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
2.... erkeğin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ... erkeğin asıl boşanma davası yönünden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Ali'ye yükletilmesine,
Peşin alınan harcın istek halinde yatıran Ümmü'ye geri verilmesine,
Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.