"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/310 E., 2023/488 K.
DAVA TARİHİ : 20.07.2020 - 24.08.2020
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 12. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/773 E., 2021/1471 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulü ile boşanma ve fer'ilerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... kadın dava dilekçesinde; erkeğin, evlilik birliği yükümlülüklerini yerine getirmediğini, psikolojik şidddet uyguladığını, küçük düşürdüğünü, aldattığını, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile boşanmalarına, lehine 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili cevap ile karşı dava dilekçesinde; kadının iddialarının gerçek olmadığını ve kabul etmediklerini, evlilikten on gün sonra sürekli kızının yanına gitmeye başladığını, müvekkilini aşağıladığını, hakaret ettiğini, müsrif olduğunu, müvekkiline kredi çektirmeye çalıştığını, kredi çekilemeyince ortak evi terk ettiğini ve dava açtığını, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata, kadının davasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının eşini aşağıladığı, alışamadığını gerekçe göstererek evi sürekli terk ettiği, eşine hakaret ettiği, erkeğin ise eşine hakaret ettiği, gerçekleşen bu duruma göre tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kadının ağır kusurlu, erkeğin az kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl ve karşı davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 500,00 TL tedbir nafakasına, kadının maddîve manevî tazminat ile yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, erkek lehine 3.000,00 TL maddî ve 2.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.... kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi, erkek lehine hükmedilen maddi, manevî tazminat ve miktarları, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası miktarı ile kadının reddedilen yoksulluk nafakası ve maddî, manevî tazminat talepleri yönünden yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. Davalı-davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi ile erkek lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usuli işlemlerin kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu itibarla tarafların boşanmaya sebep olan olaylarda kusur durumlarına ilişkin yapılan değerlendirmede, boşanma veya ayrılık davası açılınca davanın devamı süresince gerekli olan özellikle eşlerin barınmasına, geçimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemlerin kendiliğinden alınması zorunlu olduğundan kadın lehine tedbir nafakasına karar verilmesinde ve nafakanın miktarında, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen, en azından eşinin maddîdesteğini yitiren, boşanmaya sebep olan olaylar nedeniyle kişilik hakları saldırıya uğrayan erkek lehine maddîve manevî tazminat takdir edilmesinde, tarafların kusur dereceleri, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, evliliğin süresi, beklenen menfaatlerin kapsamı, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ve hakkaniyet kuralları birlikte değerlendirildiğinde takdir edilen tazminatların miktarında, kadının ağır kusurlu olması nedeniyle koşulları oluşmayan yoksulluk nafakası ile maddîve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinde, herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile taraf vekillerinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.... kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi, erkek lehine hükmedilen maddi, manevî tazminat ve miktarları, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası miktarı ile kadının reddedilen yoksulluk nafakası ve maddî, manevî tazminat talepleri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı-davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi ile erkek lehine hükmedilen maddîve manevî tazminat miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, erkek lehine maddî ve manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı, kadının lehine hükmedilen tedbir nafakası miktarı ile reddedilen yoksulluk nafakası ve maddi, manevî tazminat talepleri noktasında toplanmaktadır.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.