"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/538 E., 2023/177 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında
hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2017/906 E., 2021/794 K.
Taraflar arasındaki tedbiren velayete, tedbir nafakası ve karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince tedbiren velayet talebinin konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, tedbir nafakası talebinin kısmen kabulüne, erkeğin boşanma davasının reddine, kadının boşanma davasının kabulüne ve ferilerine karar verilmiştir.
Kararın davacı – davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı – davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. ... kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı- davacı erkeğin, kadına fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, en son kadının ...’da bulunan ailesini ziyaret etmek için kocasından izin aldığını, ancak yaşanan tartışmada davalı- davacı erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığını, 2011 senesinden bu yana tarafların ayrı yaşadıklarını, davalı- davacı erkeğin ...’da bulunan ailesini arayıp sormadığını, ortak konuta dönmelerini istemediğini, kadına onu istemediğini söylediğini, ortak çocuklardan Yusuf’un ...’da halasıyla birlikte yaşadığını, diğer ortak çocukların anne yanında bulunduğunu ddia ederek 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 336 ncı ve 337 nci maddeleri gereğince adli yardım talebinin kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 197 nci maddesi gereğince davasının kabulüne, geçici velayetin anneye verilmesine, çocuklar yararına ayrı ayrı 400,00 TL, kadın yararına 500,00 TL nafakaya karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2. ... kadın vekili birleşen davaya cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, kadın ziyaret amacıyla ...’daki ailesinin yanına gelmeden önce de şiddet uyguladığını, kadının ortak konuta dönmesini istemediğini, ayrılık süresince fiili birlikteliği tesise yönelik hiçbir girişimde bulunmadığını, yanında bulunan ortak çocuğu kadınla görüştürmediğini ileri sürerek 6100 sayılı Kanun’un 336 ncı ve 337 nci maddeleri gereğince adli yardım talebinin kabulüne 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince birleşen davanın reddine, davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, velayetin anneye verilmesine, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı 500,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakası ile kadın yararına yasal faiziyle birlikte 20.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı- davacı erkek vekili tedbiren velayet ve tedbir nafakası davasına cevap sunmamıştır.
2.Davalı-davacı erkek vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; kadının 2011 yılında çocuklarıyla birlikte ziyaret amacıyla ...’a geldiklerini, kadının ailesinin erkekten ...’a yerleşmesini istediğini, erkeğin bunu kabul etmediğini, tarafların 2011 yılıdan bu yana biraraya gelmediklerini, kadının ortak konuta dönmediğini, çocukları baba ile görüştürmediğini, kadının ve ailesinin kocanın ailesine hakaret ettiklerini ileri sürerek 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince davasının kabulüne, tarafların boşanmasına, velayetin babaya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin, kadının ailesi ile olan iletişimini ve sosyal yaşamını kısıtladığı, ortak konutta birtakım aile fertlerinin ikamet etmelerine göz yumduğu, birliğin sarsılmasına sebep olan olaylarda tam kusurlu olduğu gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 197 nci maddesi gereğince kadının tedbir nafakası talebinin kısmen kabulüne, ... olmayan çocuk ... ve ... yararına ayrı ayrı aylık 300,00 TL tedbir nafakasına, kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir nafakasına, tedbiren velayet talebinin konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, davalı – davacı erkeğin boşanma davasının reddine, 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince kadının boşanma davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, ... olmayan ... ve ...’nın velayetinin anneye ortak çocuk Yusuf’un velayetinin babaya verilmesine, çocuklarla anne-baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, ... olmayan çocuk ... ve ... yararına ayrı ayrı aylık 300,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasına, kadın yararına 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı- davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
... kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; ortak çocuk Yusuf’un velayetinin babaya verilmesinin doğru olmadığını, nafaka ve tazminat miktarlarının düşük olduğunu ileri sürerek karar kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının boşanma yüzünden mevcut ve beklenen menfaatlerinin zarar göreceği, erkeğin kusurlu davranışlarının kadının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 ve 51 inci maddesi hükmü dikkate alındığında kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının; çocuğun yaşı, ihtiyaçları, okul seviyesi, velayet tevdi edilen tarafın ekonomik durumu ile nafaka yükümlüsünün mali gücü, hakkaniyet ilkesi, velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın, bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamalar birlikte değerlendirildiğinde çocuklar ... ve ... yararına hükmedilen iştirak nafakası miktarının az olduğu gerekçesi ile 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) inci alt bendi gereğince kadının istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle ortak çocuk Yusuf’un inceleme tarihi itibariyle ... olduğunun anlaşılmasına göre bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 500,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı- davalı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; belirlenen ve gerçekleşen kusurlu davranışlara göre kadın yararına hükmedilen manevî tazminat miktarı ile tedbir ve yoksulluk nafaka miktarının az olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadın yararına hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafaka miktarı ile manevî tazminat miktarının dosya kapsamı ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi,174 üncü maddenin ikinci fıkrası ve 175 inci maddesi; 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı- davalı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.