"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1511 E., 2022/2551 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden hüküm tesisine
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/310 E., 2020/409 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince ... kadının başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisine, ... kadınır sair, davalı-davacı erkek vekilinin tüm istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... kadın vekili dava ve birleşen davaya cevap dilekçesinde özetle; tarafların 2008 yılında evlendiklerini, müşterek çocukları bulunmadığını, davalının, evlenmeden önce çok nazik, sıcak ve sevgi dolu bir insan olduğunu, kısa bir süre sonra tamamen değişip gününü sabahlara kadar bilgisayarın başında geçiren kişiliğe dönüştüğünü, davalının davranışının süreklilik arz etmesi üzerine müvekkilinin kızı davalının girdiği siteleri incelediğinde, bir takım kadınlar ile flört eder gibi konuştuğunu gördüğünü, bunun üzerine taraflar arasında şiddetli bir kavga yaşandığını, davalı müvekkilin kızına "sen yoldan çıktın, o..luk yapıyorsun, bu evden defol git, seni burada istemiyorum" diye hakaret ettiğini, müvekkilinin davalıya müdahalesi sonucu "sen kızına sahip çıkamıyorsun, ben bu çatı altında senin kızınla yaşamam, ya o ya ben" diyerek, valizlerini toplayıp evden gittiğini, aradan uzun zaman geçtikten sonra müvekkilinin davalının kendisine telefonda hakaret ve tehdit etmesi nedeniyle ... 3.Aile mahkemesinin 2011/890 Esas sayılı dosyası ile boşanma davası açtığını, davalının haber yollayıp barışmak istemesi üzerine müvekkilinin 11.09.2012 tarihinde davasından feragat ettiğini, davalının ...'ya yerleşme teklifi üzerine orada ev kiralayıp ... ilinde davalının yanına gelmesini beklediğini ancak davalının "salak, ben seni kandırdım, seninle hayatta bir daha barışmam" sözleri üzerine müvekkilinin psikolojisinin bozulduğu ve tedavi görmeye başladığını, davalının müvekkiline destek olmadığını davalının kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyan ederek, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin son fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına karar verilmesini, müvekkili için aylık 1.000,00 TL tedbir -yoksulluk nafakasına, 100.000,00 TL maddî 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili birleşen dava ve ikinci cevap dilekçesinde özetle; tarafların yaklaşık on yıldır görüşmediklerini, ... kadının 2011 yılında ... 3.Aile mahkemesinde boşanma davası açtığını sonrasında davasından feragat ettiğini, kadın tarafından açılan davada müvekkilinin sadakatsiz olduğu vakıasına dayandığını, 23.01.2013 tarihinde müvekkili tarafından ... kadın aleyhine boşanma davası açtığını, davanın reddedilerek kararın 03.11.2015 tarihinde kesinleştiğini, tarafların bir araya gelmediklerini, ... kadının açtığı davanın, daha önce açtığı boşanma davasından feragat etmesi nedeniyle affedilmiş, hoşgörü ile karşılanmış olduğundan davasının reddine karar verilmesi gerektiğini beyan ederek, açtıkları birleşen boşanma davasının kabulüne fiili ayrılık nedeniyle boşanmaya karar verilmesini, müvekkili lehine 50.000,00.-TL maddî, 50.000,00.-TL manevî tazminata hükmedilmesini dava ve talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kesinleşen Mahkeme kararına göre davalı-davacı erkeğin ortak ikametgahları ... deki evlerini terk ederek Bozöyük ilçesine gittiği , tarafların bu şekilde ayrı yaşamaya başladıkları, ... kadın tarafından açılan, feragat ile sonuçlanan, kesinleşen dava sonrasında davalı-davacı koca tarafından açılan boşanma davasının ise, erkeğin evi terk etmesinde davacı kadının herhangi bir kusuru bulunmadığında davanın reddine karar verildiği, davalı erkeğin barışma girişimi üzerine ... kadının ... iline gittiği ev kiraladığı, davalı-davacı erkeğin , kadını kandırdığı, amacının barışmak olmadığını söyleyerek hakaret ettiği , evlilik birliğinin yeniden tesis edilemediği, bu haliyle erkek tarafından ret ile sonuçlanan boşanma davasından sonraki barışma girişiminin samimi nitelikte olmadığı, kaldı ki davalı-davacı erkek tarafından barışma girişiminde bulunulduğu iddiasının dahi kabul edilmediği, bu durumda davalı- davacı erkeğin kusurunun bulunduğu gerekçesiyle yasal 3 yıllık süre içerisinde evlilik birliği kurulamadığından asıl davanın ve birleşen davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddenin dördüncü fıkrası uyarınca fiili ayrılık nedeniyle boşanmalarına, tarafların gelirleri denk olmakla kadının tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, kadın lehine 7.000,00 TL maddî, 7.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.... kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur, tazminatların miktarı ile reddedilen nafakaya yönelik istinaf talebinde bulunmuştur.
2.Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur, kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat, yargılama gideri ve vekâlet ücretine yönelik istinaf talebinde bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-davacı erkeğin ağır kusurlu olduğu, boşanma yüzünden kadının mevcut veya beklenen menfaatlerinin zarar göreceği gibi söz konusu eylemlerin kadının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında ... kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarı az olduğu gerekçesiyle ... kadının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile, kadın yararına 30.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine, ... kadının emekli olduğu 1.709,00 TL emekli maaşı aldığı, kadının gelirinin kendisini yoksulluktan kurtaracak miktarda olmadığı kanaatine varıldığından ... kadın lehine aylık 500,00 TL tedbir, 750,00 TL yoksulluk nafakasına, ... kadının sair, davalı-davacı erkeğin tüm istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.... kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; evlilik birlikteliği içerisinde müvekkilinin yaşadığı acı ızdırabın karşılığının hükmedilen tazminatlarla karşılanamayacağını, davalı-davacı kocanın ekonomik sosyal durum araştırmasında üzerine kayıtlı ve gelir getiren 10 adet taşınmaz ve akbank- Ziraat bankasında dolar ve euro hesaplarının olduğun tespit edildiğini hatta davalı-davacı erkeğin kötü niyetli davranarak mallarını eksilttiğinden bahisle hükmedilen yoksulluk nafakasının az olduğunu beyan ederek nafaka ve tazminatların miktarı yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
2.Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacı kadının açtığı ve feragatle sonuçlanan boşanma davası sonrası tarafların bir araya gelmediklerini, iletişim kurmadıklarını, müvekkiline atfedilecek kusurun bulunmadığını, ... tarafından kurgulandığını tek amacının nafaka tazminat almak olduğunu, Bölge Adli Mahkemesi kararındaki azınlık görüşüne katıldıklarını beyan ederek müvekkili aleyhine hükmedilen maddî - manevî tazminatın ve nafakaların reddine karar verilmesini, boşanma yönünden kararın kesinleştirilmesini, müvekkili aleyhine kabul edilen kusur,tazminat, tedbir ve yoksulluk nafakası, vekâlet ücreti ve yargılama gideri yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak ve birliğin devamına imkan vermeyecek bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, ... kadın lehine hükmedilen tazminatların kabulünün ve belirlenen miktarın doğru olup olmadığı, kadının boşanmakla yoksulluğa düşüp düşmediği ve kadın lehine hükmedilen nafakaların miktarının hakkaniyete uygun olup olmadığı yargılama gideri ve vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü ve 326 ıncı maddeleri 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin son fıkrası, 174 üncü ve 175 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3.Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre her iki taraf vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışında temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
3.Yoksulluk nafakası talebinin kabul edilebilmesi için nafaka alacaklısının boşanma yüzünden yoksulluğa düştüğünün belirlenmesi gerekir. İlk Derece Mahkemesince kadın hakkında yapılan ekonomik ve sosyal durum araştırma tutanağında davacı kadının emekli olduğu bildirilmiştir. O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, davalı erkeğin de emekli olduğu ve kadının aldığı emekli maaşının biraz üzerinde gelirinin bulunduğu göz önüne alınarak davacı kadının ekonomik ve sosyal durumunun usulünce yeniden ayrıntılı olarak araştırılıp, kadının boşanma yüzünden yoksulluğa düşüp düşmeyeceğinin belirlenmesi ve gerçekleşecek sonucuna göre davacı kadının yoksulluk nafakası talebi hakkında karar verilmesi gerekirken, davacı kadının emekli olduğu ve aldığı 1.709,00 TL emekli maaşının kendisini yoksulluktan kurtaracak miktarda olmadığı şeklinde gerekçe ile eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden taraflar yararına BOZULMASINA, bozma sebebine göre kadının yoksulluk nafakasının miktarına yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
2.Taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz eden davacıya yükletilmesine,
Peşin alınan harcın istek halinde yatıran davalıya geri verilmesine,
Dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
01.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.