"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1579 E., 2023/572 K.
DAVA TARİHİ : 04.09.2018
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 5. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/813 E., 2020/126 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı erkek ve ailesinin müvekkiline sürekli psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığını, erkek eşin sabit bir işi ve gelirinin olmadığını, müvekkiline hakaret ve tehdit ettiğini '' orospusun sen , hangi orospu çocuğuylasın adi kadın, kaşar kimin koynuna girdin '' şeklinde mesajlar attığını sürekli suça karışması sonucunda cezaevinde bulunduğunu, ceza evine girdikten sonra davalı erkeğin ailesinin müvekkiline fiziksel şiddet uygulayarak çocukları ile birlikte sokağa attığını iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaların, ortak çocukların velayetinin müvekkiline verilmesine, çocuklar için ayrı ayrı aylık 350,00 TL tedbir ve iştirak nafakası ile kadın yararına 30.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; kadının, iddialarının asılsız ve gerçek dışı olduğunu, açılan davayı kabul etmediğini, kadının annesinin kumar oynadığını, evlilik birliğine zarar verdiğini, kadının kokain bağımlılığının bulunduğunu, çocuklar ile ilgilenmediğini, eve erkek aldığını, kendisini aldattığını beyan ederek asılsız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini, talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin evlilik birliği süresince devamlı ceza evine girdiği, kadına '' başkalarıyla yatıyorsun kalkıyorsun '' dediği , kadının üvey babasına '' kızın patronuyla düşüp kalkıyor '' şeklinde mesaj attığı , evine giderek eşyalara zarar verdiği , uyuşturucu kullandığı ve ticaretini yaptığı bu sebeple ceza evinde olduğu , kadına '' orospu , istemiyorum seni , çocuklarımı alıp gidicem , sana göstermeyeceğim , boşanırsan seni öldürürüm , anneni öldürürüm , anneni... Yapayım , orospu , kahpe , çocuğunu ...yapayım'' dediği , evin duvarlarına orospu yazdığı , kadını uyuşturucuya alıştırdığı , annesinin davacı kadını müşterek haneden çıkarttığı, fiziksel şiddet uyguladığının somut ve inandırıcı tanık beyanlarından ve dosyaya sunulan resim ve mesajlardan anlaşıldığı, erkek eşin kadına fiziksel, psikolojik ve duygusal şiddet uygulamak suretiyle ağır kusurlu olduğu, ortak çocukların anne yanında yaşıyor olması, boşanma gerekçesi ve uzmanlık raporu nedeniyle ortak çocukların velayetlerinin annelerine verilmesinin çocukların üstün yararına uygun olduğu , velâyet kendisinde olmayan tarafın çocukların giderlerine katılma zorunda olduğu, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği ve kadının çalıştığı ve gelirinin olduğu yoksulluk nafakası şartlarının gerçekleşmediği gerekçesi ile; davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, velâyetlerin anneye verilmesine, çocuklar yararına aylık ayrı ayrı 150,00 TL tedbir ve 200,00 TL iştirak nafakası ile kadın yararına 15.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde kusurlu olmadığını, karşı tarafın da kusurlarının olduğunu, ortak çocukların velayetinin kadına verilmesinin doğru olmadığını, çocuklar yararına hükmedilen nafakayı ödeyeceğini, ancak davacı kadın yararına hükmedilen tazminatları ödeyemeyeceğini ve adli yardımdan yararlanmak istediğini beyan ederek; kusur belirlemesi, velayet düzenlemesi ve tazminatlar yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin tarafların talepleri hakkında karar verilmesi, onlara yüklenen borç ve tanınan hakların tereddüt oluşturmayacak şekilde gösterilmesi gerekirken, bu düzenlemeye aykırı olacak şekilde kararın hüküm bölümünde de gerekçeye ait sözlerin tekrar edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, boşanmanın eki niteliğindeki taleplerin red ya da kısmen kabulünün mümkün olmasının, boşanma davasının kısmen kabulü anlamına gelmeyeceği, boşanma açısından davanın kabulü halinde "kısmen kabul" kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bu durum eleştiriye matuf olduğu, davalı erkeğin adli yardım talebinin kabul edilerek istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek ve kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi ve aleyhe hükmedilen tazminatlar yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsılıp sarsılmadığı, sarsılmış ise kusur belirlemesinin doğru yapılıp yapılmadığı, kusur belirlemesine bağlı olarak kadının tazminat taleplerinin kabulünün usul ve kanuna uygun olup olmadığı, uygun ise tazminat miktarlarının fazla olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası ve 174 üncü maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.