Logo

2. Hukuk Dairesi2023/4307 E. 2024/3514 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasının reddine karar verilmesi üzerine, davalı kadın tarafından talep edilen maddi-manevi tazminat ve tedbir nafakası miktarına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu gözetilerek temyiz talebinin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1633 E., 2022/2072 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/598 E., 2022/65 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkek tarafından açılan davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı kadın vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; 1978 yılında evlenen tarafların reşit iki çocuklarının olduğunu, mizaç uyuşmazlığı nedeniyle tarafların sürekli çatışma halinde olduklarını, evliliğin devamında menfaat kalmadığını belirterek (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının evi, eşi ve çocuklarıyla ilgilenmediğini, arkadaşlarıyla vakit geçirdiğini, bazı günler içkili eve geldiğini, sebepsiz kavgalar çıkardığını, müvekkilini dövdüğünü, eziyet ettiğini, şiddet uyguladığını, yabancı uyruklu bir kadınla birliktelik yaşadığını, eve maddî-manevî katkıda bulunmadığını, eşini evden attığını, 30 yıla yakındır fiilen ayrı yaşadıklarını belirterek davanın reddine, boşanma halinde müvekkili yararına aylık 1.500,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, 100.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, erkeğin sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, eşini darp ettiği, küfür ve hakaretlerde bulunduğu, eşi ve çocuklar ile maddî ve manevî ilgilenmediği, birlik sorumluluklarını yerine getirmediği, boşanmaya neden olan olaylarda kusurlu olduğu, kadın için ileri sürülen iddiaların ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine, kadın lehine aylık 900,00 TL tedbir nafakasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle;erkeğin tam kusurlu olmasına rağmen maddî-manevî tazminata hükmedilmediği, tedbir nafakası miktarının az olduğu, davanın reddi nedeniyle yararlarına vekâlet ücretine hükmedilmediğini belirterek talepleri gibi karar verilmesi yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası miktarının yerinde olduğu, davanın reddine karar verilmesine rağmen vekil ile temsil olunan davalı yararına vekâlet ücretine hükmedilmemesinin yerinde görülmediği, tam kusurlu bulunan davacının davasının reddi nedeniyle boşanmanın fer'îleri mahiyetinde davalı yararına maddî-manevî tazminata hükmedilmemesinde usul ve esas açısından bir isabetsizlik görülmediği,açıklanan nedenlerle, davalının vekâlet ücretine yönelik istinaf talebinin kabulüyle reddolunan dava açısından davalı yararına İlk Derece Mahkemesi karar tarihi itibariyle vekâlet ücretine hükmedilmesine, diğer istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı kadın vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; maddî-manevî tazminata hükmedilmediği, tedbir nafakası miktarının az olduğu yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; tazminat talepleri ve tedbir nafakasının miktarı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesi, 169 uncu maddesi

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,15.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.