"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/369 E., 2023/463 K.
DAVA TARİHİ : 09.08.2018- 11.09.2018
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İvrindi Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2022/99 E., 2022/174 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davacı-karşı davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılarak yeniden karar verilmek üzere dosyanın gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı-karşı davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesi ve dilekçeler aşamasında özetle; davalı-karşı davacı ile 1994 yılından beri evli olduklarını, 2003 yılından beri ayrı yaşadıklarını, evlilik birliğinin davalı-karşı davacının kusurlu davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığını bildirerek boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı vekili karşı dava dilekçesinde özetle; davacı-karşı davalının iddialarının asılsız olduğunu, evlilik birliğinin davacı-karşı davalının kusurlu davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığını bildirerek, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, davalı-karşı davacı lehine 700,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminatın davacı-karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 16.10.2019 tarih ve 2018/447 Esas, ve 2019/208 Karar sayılı kararı ile davacı-karşı davalı ile davalı-karşı davacının 04.08.1994 tarihinde evlendikleri, bu evliliklerinden iki müşterek ve yetişkin çocuklarının bulunduğu, tanık beyanlarından da anlaşılacağı üzere; dosyadaki deliller kapsamında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizliğin bulunduğunun sabit olduğu, davacı-karşı davalı tanıklarının beyanlarına bakıldığında tarafların ayrı yaşadıkları beyanlarında bulundukları ancak neden ayrı yaşadıklarını bilmedikleri yine davalı-karşı davacı tanıklarının beyanlarına bakıldığında, tarafların 2000'li yıllardan beri ayrı yaşadıkları, davacı-karşı davalının eve bakmadığından ayrıldıkları, tarafların ortak çocuğunun beyanına bakıldığında erkeğin gemilerde çalıştığı, 7-8 ay gelmediği, gemicilikten başka hayvan alıp sattığı, bu nedenle borçlandığı, sonra tekrar gemiye gittiği, davacı-karşı davalının davalı-karşı davacıyı dövdüğü ve annesinin evine bıraktığını, davalı-karşı davacının kulağının duymadığı bu nedenle davacı-karşı davalının, davalı-karşı davacıyı hor gördüğü, davacı-karşı davalının başka bir kadın ile olan fotoğrafını arkadaşının kendisine gösterdiği, kardeşinden bu kadın ile ayrıldığını duyduğunu beyan ettikleri, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde tarafların uzun süredir ayrı yaşadıkları ve ileri sürdükleri iddialar ve tanık anlatımları göz önüne alındığında evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı ve bunda davacı-karşı davalının bir takım kusurlu davranışlarının etki ettiği, davalı-karşı davacıya ise atfedilebilecek bir kusur ispatlanamadığı vicdani kanaati hasıl olduğundan davacı-karşı davalının boşanma isteminin reddine, davalı-karşı davacının boşanma isteminin kabulüne tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 200,00 TL tedbir, 500,00 TL yoksulluk nafakası ile 10.000,00 'er TL maddî ve manevî tazminata karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalının istinaf başvurusunda bulunması üzerine; Bölge Adliye Mahkemesinin 18.03.2022 tarih ve 2020/29 Esas, 2022/613 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesinin karar gerekçesinde yaşanan ayrılıkta kadının kusurunun bulunmadığı, erkeğin ise "...bir takım kusurları" bulunduğu belirtilerek, erkeğin kusurlu davranışları sebebiyle evlilik birliğinin temelden sarsıldığı belirtilmiş ise de gerekçede erkeğin kusurlarının neler olduğunun açıkça yazılmadığı, Anayasa'nın 141 inci maddesine ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 297 inci maddesine uygun ve yargısal denetime elverişli bir karardan bahsedilemeyeceği gibi gerekçesiz karar nedeniyle davacı-karşı davalı erkeğin hukuki dinlenilme hakkının da (6100 sayılı HMK md.27) ihlal edildiği; davacı-karşı davalı erkeğin istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının istinaf edilmeyerek kesinleşen boşanma ve buna bağlı yargılama giderleri ile kadın lehine takdir edilen vekâlet ücreti dışında kalan, istinaf edilen kusur tespiti, maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakasına ilişkin kısımlarının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesince kadının istinafa gelmemesi sebebiyle erkek lehine oluşan usuli kazanılmış haklar da gözetilerek, başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden karar verilmek üzere dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kusur durumunun tespiti açısından tarafların iddia etmiş olduğu vakıalar ve dosya arasında bulunan deliller incelendiğinde; davacı-karşı davalı erkeğin; kulağının duymaması sebebiyle eşini hor gördüğü, başka bir kadınla ilişkisinin olduğu, eşine şiddet uygulayıp ailesinin evine bıraktığı tanık beyanlarıyla sabit olduğu, buna karşılık davalı-karşı davacı kadının boşanmaya sebebiyet veren olaylarda dosyaya yansıyan bir kusuru bulunmadığı, bu nedenlerle davacı-karşı davalı erkeğin boşanmaya ilişkin olaylarda tam kusurlu olduğu, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizliğin bulunduğu, bu haliyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı yönünde vicdani kanaat hasıl olduğu gerekçesi ile, boşanmaya ilişkin hükmün 2018/447 Esas, 2019/208 Karar 16.10.2019 tarihli kararı ile kesinleşmiş olduğundan bu konuda yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, kadın yararına 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata, kadın lehine hükmolunan aylık 200,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına, karar kesinleştikten sonra 300,00 TL arttırılarak 500,00 TL yoksulluk nafakası olarak devamına, boşanmaya ilişkin hüküm İlk Derece Mahkemesinin 2018/447 Esas, 2019/208 Karar 16.10.2019 Tarihli kararı ile kesinleşmiş olduğundan bu konuda yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı erkek kesinleşen boşanma kararına itirazının olmadığını, kusur tespitinin hatalı olduğunu, kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatların usul ve yasaya aykırı olduğunu bildirerek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri ile re'sen bakılacak kamu düzenini ilgilendiren hususlar dikkate alındığında İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-karşı davalı temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, kadın yararına hükmolunan tazminatlar ve yoksulluk nafakası yönlerinden temyiz talebinde bulunulmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı açılan boşanma davasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizliğin bulunup bulunmadığı, geçimsizliğin olması halinde kusurun kimden kaynaklandığı, kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar ve miktarları noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun’un 190 ıncı, 194 üncü ve 297 nci maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı, 174 üncü ve 175 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-karşı davalı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.