"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1525 E., 2023/466 K.
KARAR : Başvurunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 8. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/543 E., 2020/360 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı- karşı davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı- karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Davacı-karşı davalı kadın dava dilekçesinde özetle; davalı-karşı davacı ile fikren ve ruhen anlaşamadıklarını bildirerek, maddî ve manevî herhangi bir talebi olmaksızın anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davacı- karşı davalı kadın vekili 04.07.2018 tarihli çekişmeli boşanma davası dilekçesinde; erkeğin sürekli fiziksel, ekonomik ve cinsel şiddet uyguladığını, bağımsız konut açmadığını, en son 18.06.2018 tarihinde zorla cinsel ilişkiye girip, şiddet uyguladığını belirterek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, velâyetin anneye verilmesine, çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, faizi ile 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata, düğünde takılan ziynet ve paranın aynen iadesine, iadesi mümkün değilse şimdilik 1.000,00 TL bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı -karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; iddiaların gerçek dışı olduğunu, kadının sadakat yükümlülüğüne uymadığını, sahte delil üretmek amacıyla şikayetçi olduğunu, kadının çalışmaya başladıktan sonra birlik görevlerini ihmal ettiğini, erkeği hor görüp aşağıladığını belirterek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların birliğin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, velâyet hakkının babaya verilmesine, çocuklar için aylık 250,00 TL iştirak nafakası takdirine, 30.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı karşı davacı erkeğin eşine fiziksel şiddet uygulayarak, davacı- karşı davalı kadının da eşine karşı güven sarsıcı hareketlerde bulunarak eşit orandaki kusurlu oldukları gerekçesiyle asıl davanın ve karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına,
tarafların maddî ve manevî tazminat, tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, çocukların yaşları, talepleri, eğitim durumları ve üstün yararları hep birlikte nazara alınarak velâyetlerinin babaya verilmesine, çocuklar için aylık 250,00'şer TL tedbir ve 350,00'şer iştirak nafakasına, ziynet alacağı davasının tefrikine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı- karşı davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı -karşı davalı kadın istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin davasının kabulü, kusur tespiti, velâyet, reddedilen tazminat ve nafaka talepleri yönünden İlk Derece Mahkemesi Kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Mahkemece belirlenen kusurlu davranışlara göre eşine fiziksel şiddet uygulayan erkek ağır kusurlu olduğu halde, tarafların eşit kusurlu kabul edilmelerinin doğru olmadığı, buna bağlı olarak da kadının maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddinin yerinde olmadığı gerekçesiyle kadının kusur ve reddedilen tazminatlara ilişkin istinaf talebinin kabulü ile kusurun gerekçesinin erkeğin ağır kusurlu olduğu şeklinde düzeltilmesine, kadın lehine 25.000,00 TL maddî tazminat ile 20.000,00 TL manevî tazminat taktirine, kadının diğer istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı -karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı- karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; fizik şiddet iddiasının ispatlanmadığını, aldatmanın ağır kusur olduğunu, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kusur ve kadın lehine hükmedilen tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, boşanmaya yol açan olaylarda erkeğin ağır kusurlu olup olmadığı ve kadın yararına tazminat takdirinin isabetli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, uncu, 174 üncü maddesi, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı erkek vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 25.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.