Logo

2. Hukuk Dairesi2023/4449 E. 2024/1027 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusur belirlemesi, tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat hükmedilmesinin ve miktarlarının yerinde olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve dosya kapsamına göre, usul ve yasaya uygun bulunan yerel mahkeme kararında bozma nedeni olmadığı gözetilerek, istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/170 E., 2023/892 K.

DAVA TARİHİ : 23.11.2021

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Samsun 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/876 E., 2022/931 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile boşanma ve fer'ilerine karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; davalının, müvekkiline sürekli hakaret ettiğini, küçümseyici davranışlarda bulunduğunu, ihtiyaçlarını karşılamadığını, fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, evden kovduğunu, davalının iddialarını kabul etmediklerini, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap ve ikinci cevap dilekçesinde; eşinin iddialarını kabul etmediğini, sürekli hakaret ettiğini, bıçak çektiğini, kendisini ve çocukları psikolojik olarak yıprattığını, evi terk ettiğini, çocuklarını dahi arayıp sormadığını beyanla davacının taleplerinin reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalının, davacıya küfür ve hakaret ettiği, sürekli fiziksel şiddet uyguladığı, davacıya fincan fırlattığı ve davacının alnına bu yüzden dikiş atıldığı, davalının ortak kızlarını davacıya karşı kışkırttığı ve ortak çocuğun davacıya fiziksel şiddet uygulayıp hakaret ettiği, davacının ise davalıya karşı sürekli olarak "şerefsiz, kavat", çocuklarına karşı "öl geber" şeklinde söylediği, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında ve boşanmaya neden olan olaylarda davalının ağır, davacının az kusurlu olduğu, boşanma veya ayrılık davası açılınca geçici önlemlerin kendiliğinden alınması gerektiği, geliri bulunmayan ve boşanma ile yoksulluğa düşeceği anlaşılan, mevcut veya beklenen menfaati boşanma yüzünden zedelenen, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan davacı lehine, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, evlilikte geçirdikleri süre, paranın alım gücü, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı, kişilik haklarına yapılan saldırı ile hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak uygun miktarda tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminata karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin davalı babaya verilmesine, çocuk ile anne arasında kişisel ilişki kurulmasına, davacı lehine aylık 600,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî ve 40.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi, davacı lehine hükmedilen tebdir ve yoksulluk nafakası ile maddî, manevî tazminat ve miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesi ile davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi, davacı lehine hükmedilen tebdir ve yoksulluk nafakası ile maddî, manevî tazminat ve miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, davacı kadın lehine tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî, manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü ve 175 inci maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanun'nun 50 nci ve 51 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.