"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2652 E., 2022/2248 K.
DAVA TARİHİ : 02.07.2018
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Aksaray 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/557 E., 2022/123 K.
Taraflar arasındaki katılma alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların yabancı mahkeme kararı ile boşandıklarını, bu kararın kesinleştiğini, evlilik birliği içinde davalı adına edinilen Aksaray İli Kılıçarslan Mahallesi 2055 ada 312 parselde bulunan 4 nolu bağımsız bölümün müvekkilinin yaptığı çalışmalar ile alındığını, davalının katkısının olmadığını ileri sürerek taşınmazın gerçek değerinin tespitinden sonra, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve davasını ıslah etmek üzere şimdilik 100.000,00 TL alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2. Davacı erkek vekili 22.12.2021 tarihli ıslah dilekçesiyle talep miktarını toplam 155.000,00 TL'ye yükseltmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın müvekkilinin anne ve babası tarafından alındığını, müvekkilinin de cüzi bir miktarda katkısının bulunduğunu, taşınmaz alındığı tarihte fiili olarak ayrı yaşadıklarını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların 10.10.2002 tarihinde evlendikleri, 12.06.2014 tarihinde yabancı mahkemede açılan boşanma davası ile boşanmalarına karar verildiği, anılan kararın 07.03.2018 tarihinde kesinleştiği, bu kararın Türkiye'de tanıma ve tenfizine karar verildiği, tanıma kararının da 07.11.2019 tarihinde kesinleştiği, dava konusu 4 nolu bağımsız bölümün evlilik birliği içinde 25.09.2013 tarihinde satış sureti ile davalı adına tescil edildiği, bilirkişi raporları ile davacının katılma alacağının 155.000,00 TL olarak tespit edildiği, davacının talebinin usulüne uygun olarak ıslah edildiği gerekçesiyle davacının katılma alacağı talebinin kabulü ile 155.000,00 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu, tanık anlatımlarının değerlendirilmediğini, bilirkişi raporlarının hukuka aykırı olduğunu ve taşınmazın değerinin çok düşük belirlendiğini, karar gerekçesinin yetersiz olduğunu, davanın reddedilmesi gerektiğini ileri sürerek davanın kabulü yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların 10.10.2002 tarihinde evlendikleri, yurt dışında 12.06.2014 tarihinde açılan dava ile boşanmalarına karar verilerek işbu kararın 07.05.2018 tarihinde kesinleştiği ve yabancı mahkeme kararının Türkiye'de de tanınmak suretiyle 05.11.2019 tarihinde tanıma kararının kesinleştiği, taraflar arasındaki mal rejiminin yurt dışındaki boşanma dava tarihi olan 12.06.2014 tarihinde sona erdiği, dava konusu taşınmazın 25.09.2013 tarihinde edinildiği, edinilmiş mallara katılma rejimine tabii olduğu, davalı bu taşınmazın edinildiği tarihte tarafların ayrı yaşadığını iddia etmiş ise de, bu iddiasını ispatlayamadığı gibi fiili ayrılığın edinilmiş mal nedeniyle katılma alacağına engel olmayacağı, davalı bu taşınmazın bedelinin anne ve babası tarafından ödendiğini iddia etmiş ise de, bu iddianın da somut delillerle ispatlanamadığı, taşınmazın muhtemel karar tarihine yakın tarihteki değerinin yarısı üzerinden katılma alacağına hükmedilmesinde isabetsizlik olmadığı gerekçesiyle davalının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrarla davanın kabulü yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kişisel mal savunması ve ispatı, değer tespitinin usulüne uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Dava, katılma alacağı istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 202 nci maddesi, 219 uncu maddesi, 220 nci maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesinin ikinci fıkrası, 226 ncı maddesi, 227 nci maddesi, 235 inci maddesinin birinci fıkrası, 236 ıncı maddesinin birinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
15.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.