Logo

2. Hukuk Dairesi2023/4481 E. 2024/1110 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasında, tarafların kusur durumu, maddi ve manevi tazminat ile nafakaların miktarının hukuka uygunluğu uyuşmazlık konusudur.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki tüm deliller ve taraf beyanları değerlendirilerek, davalı erkeğin fiziksel şiddet uygulaması ve düzenli bir işte çalışmaması nedeniyle evlilik birliğinin bozulmasında ağır kusurlu olduğu, maddi ve manevi tazminat ile nafakalara ilişkin hükümlerin de usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/641 E., 2023/358 K.

DAVA TARİHİ : 30.07.2018

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Diyarbakır 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/1044 E., 2021/914 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'ilerine karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin; kadına, fiziksel şiddet uyguladığını bu nedenle kadının dişlerinin kırıldığını, hakaret ettiğini, erkeğin işinin olmadığını, dürüst olmadığından girdiği işlerden çıkartıldığını iddia ederek davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 100.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; kadının erkeğe saldırdığını erkeğin kendisini koruma maksadıyla hareket ettiğini, kadının kardeşi Sinan'ın erkeği tehdit ettiğini bu nedenle ortak konutu terk ettiğini, evlilik birliği boyunca ekonomik yönetimin davacı kadında olduğunu belirterek davacı kadının davasının reddine, ortak çocuğun velayetinin erkeğe verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin düzenli bir işte çalışmadığı ve kadına fiziksel şiddet uyguladığını, kadının da erkeğe fiziksel şiddet uyguladığı bu haliyle erkeğin ağır kusurlu olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, sosyal inceleme raporu dikkate alınarak ortak çocuğun velayetinin davacı anneye verilmesine, çocuk ile baba arasındaki iletişimin sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisine, kadın yararına aylık 200,00 TL tedbir nafakası ile aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasına, çocuk yararına aylık 200,00 TL tedbir nafakası ile aylık 400,00 TL iştirak nafakasına, kadının mevcut ve beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelendiğinden ve kişilik hakları ihlal edildiğinden kadın yararına 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesinin doğru olmadığını, maddî ve manevî tazminat ile nafakalar yönünden kararın kaldırılması istemi ile istinaf dilekçesi sunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Diyarbakır 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2017/565 E., 2022/313 K. sayılı kararından da anlaşılacağı üzere davalı erkeğin, kadının yüzünde sabit iz oluşturacak şekilde fiziksel şiddet uyguladığı, ayrıca düzenli bir şekilde çalışmamak suretiyle birlik görevlerini yerine getirmediği, kadının da eşine karşı teşebbüs aşamasında kalan yaralama eyleminde bulunduğu ve ceza aldığı, gerçekleşen bu durum karşısında birliğin sarsılmasında davalı erkeğin ağır kusurlu olduğu anlaşılmakla kusur belirlemesinin doğru olduğunu, hükmün diğer kısımlarının da usul ve yasaya uygun olduğu kanaatine varılarak davalı erkeğin istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesinin doğru olmadığını, maddî ve manevî tazminat, nafakalar ile miktarlarının hakkaniyete uygun olmadığını belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; taraflar arasında geçimsizlik bulunup bulunmadığı, mevcutsa kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminat ile takdir edilen nafakaların hükmedilme koşullarının oluşup oluşmadığı ve miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 336 ıncı maddesi. 6098 sayılı Türk Boçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.