"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/443 E., 2023/79 K.
KARAR : Başvurunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Elazığ 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/92 E., 2021/635 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; Elazığ da depremin yaşandığı gün davalının telefonunda bir kadın tarafından gönderilmiş uygunsuz fotoğrafların olduğunu gördüğünü, bu durumdan dolayı ailelerin haberinin olduğunu, davalının davacıyı darp etmeye çalıştığını belirterek davanın kabülü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, 1.000,00 TL yoksulluk nafakasına, 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesinde özetle; kadının hakaret ettiğini, rencide edici sözler söylediğini, deprem günü yaşanılan olayın tamamen yalan ve asılsız olduğunu, depremden sonra anne ve babasını istemediğini, daha sonra anne ve babasının evi terk ederek depremzedeler için hazırlanan poliklinik odalarında kalmaya başladığını, banyo yapmaları için evine davet ettiğinde davacı, davacının annesi, davacınıın kız kardeşi, ve dayısı gelerek anne ve babasına ağza alınmayacak hakaret ve küfürler ettiğini, anne ve babasını darp etmemeleri için evden uzaklaştırdığını, davacının 3 aylık hamile iken evi terk ederek anne ve babasının yanına gittiğini, akşam eve geldiğinde evin kilidinin değiştiğini gördüğünü, 7 ay konteynır da kalmak zorunda kaldığını belirterek tarafların boşanmalarına, doğacak olan çocuk için aylık 500,00 TL nafaka bağlanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların evliliklerinin ilk gününden itibaren şiddetli geçimsizlik olduğu, erkeğin ailesinin tarafların evliliğine sürekli müdahale ettikleri,erkeğinde ailesinin müdahalesine göz yumarak onların dediği şekilde hareket ettiği,erkeğin kadını başkalarına kötülediği, başka bayanlarla mesajlaşarak güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, evliliğin kendisine verdiği yükümlülükleri yerine getirmediği, ortak çocuğu doğduğunda çocuğun ve eşinin bakımıyla ve ihtiyaçlarıyla ilgilenmediği, tarafların fiilen ayrı yaşadıkları evlilik birliğinin tekrar sağlanamadığı sabit olmakla somut olayda kadına yüklenebilecek bir kusur bulunmadığı
gerekçesi ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocukları 05.08.2020 doğumlu ...'nın velâyetinin davacı anneye verilerek baba ile kişisel münasebet tesisine, davacı kadın yararına dava tarihinden itibaren aylık 300,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar kesinleştiğinde nafakanın arttırılarak aylık 350,00 TL yoksulluk nafakası olarak devamına, tarafların ortak çocuğu yararına 05.08.2020 tarihinden itibaren aylık 250,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar kesinleştiğinde söz konusu nafakanın arttırılarak aylık 300,00 TL iştirak nafakası olarak devamına, 25.000,00 TL maddî tazminat ile 20.000,00 TL manevî tazminatın kararın kesinleşmesi itibariyle işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde; kararın tümüne yönelik istinaf talebinde bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı kadın tanıklarının beyanlarının bir kısmının duyuma dayalı, bir kısmının da sebep ve saiki açıklanamayan inandırıcı olmaktan uzak beyanlar olduğu, dava dilekçesinde davacı kadın tarafından dayanılan "güven sarsıcı davranış ve davalının ve ailesinin davacıyı darp etmeye kalkması eylemleri" ile ilgili davalı erkeğe atfı kabil kusurlu bir davranışın dinlenen davacı kadın tanıklarının beyanları ile ispatlanamadığından hükme esas alınması mümkün olmadığı, Mahkemece "evlilik birliğinin yükümlülüklerini yerine getirmeme, ortak çocuk doğduğunda çocuğun ve eşinin bakımıyla ve ihtiyaçlarıyla ilgilenmeme, kadını başkalarına kötüleme, ailesinin evlilik birliğine müdahalesine göz yumarak onların dediği şekilde hareket etme" kusurları davalı erkeğe yüklenmiş ise de davacı kadın tarafından dava dilekçesinde vakıa olarak dayanılmadığından mahkeme tarafından davalı erkeğe kusur olarak yüklenmesi de doğru olmadığı, tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylarda davalı erkeğin az da olsa kusurlu bir davranışı ispat edilemediğinden, kadının boşanma davasının reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile kabulü doğru görülmediği gerekçesi ile davalı erkeğin istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün kaldırılmasına davanın reddine, Elazığ 1. Aile Mahkemesinin 21.10.2021 tarih, 2020/92 Esas ve 2021/635 Karar sayılı kararı ile takdir edilen tedbir nafakası ile tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile dava tarihinden itibaren davacı kadın yararına takdiren aylık 300,00 TL, ortak çocuk ... yararına doğum tarihi olan 05.08.2020 tarihinden itibaren takdiren aylık 250,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı kadın vekili; davanın reddinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'ileri istemine ilişkin davada taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, boşanma davasının reddi kararının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi,
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,30.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.