Logo

2. Hukuk Dairesi2023/452 E. 2024/785 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun belirlenmesi, zina iddiasının ispatı ve hak düşürücü süre içinde dava açılıp açılmadığı, velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu uyuşmazlık konusudur.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve dosya kapsamı değerlendirilerek, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/765 E., 2022/2379 K.

DAVA TARİHİ : 10.09.2018 - 19.09.2018 - 26.02.2019

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 16. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/724 E., 2021/280 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın ve karşı davanın reddine, birleşen davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı ... kadın vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 13.02.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen 13.02.2024 gününde duruşmalı temyiz eden ... ... ile vekili Avukat ... ve karşı taraf davalı-davacı ... vekili Avukat ... geldiler. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saatte Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.... kadın vekili dava, cevaba cevap (karşı davada cevap) dilekçelerinde özetle; tarafların 2001 yılında evlendiğini, bu evlilikten ortak çocuklarının olduğunu, erkeğin, fiziksel, ekonomik, cinsel, psikolojik şiddet uygulandığını, ilgisiz olduğunu, birlik görevini ihmal ettiğini, ortak konutu terk ettiğini, karşı dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını iddia ederek davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocukların her biri yararına aylık 3.000,00 TL tedbir nafakası, 3.000,00 TL iştirak nafakası, kadın yararına aylık 8.000,00 TL tedbir nafakası, 8.000,00 TL yoksulluk nafakası, 250.000,00 TL maddî tazminat, 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.

2.... kadın vekili birleşen dava sunduğu cevap dilekçesinde özetle; birleşen davada dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını, zina hukuki sebebine dayalı olarak açılan davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını iddia ederek birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı-davacı erkek vekili cevap, karşı dava dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını, kadının, güven sarsıcı davranışta bulunduğunu iddia ederek karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, erkek yararına 100.000,00 TL maddî tazminat, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davalı-davacı erkek vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında görülmekte olan boşanma davasının halen derdest olduğunu, kadının, Mehmet isimli bir erkekle zina eyleminde bulunduğunu, bu eylemin 2011 yılından bu yana süregeldiğini, zina eyleminin taraflar arasındaki boşanma davasında toplanan deliller neticesinde öğrenildiğini iddia ederek birleşen davanın kabulü ile tarafların zina hukuki sebebine dayalı olarak boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, erkek yararına 100.000,00 TL maddî tazminat, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının, zina eyleminde bulunduğunun tüm dosya kapsamı ile sabit olduğu, erkeğin, zina hukuki sebebine dayalı birleşen davayı hak düşürücü süre içerisinde açtığı, her ne kadar kadın vekili tarafından erkek tarafından yabancı mahkemede açılan boşanma davasının zina hukuki sebebine dayalı olduğu ve erkeğin davadan feragat ettiği, dolayısıyla zina eylemini affettiği ve kadına kusur olarak yüklenemeyeceği iddia edilmişse de buna yönelik bir yabancı mahkeme kararının Türk Mahkemelerinde tanıma ve tenfizine dair karar bulunmadığı ve dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında bu vakıanın ve delilin ileri sürülmediği, asıl dava yönünden yapılan incelemede ise erkeğin kusurlu davranışlarının ispatlanamadığı, karşı dava yönünden yapılan incelemede ise erkeğin karşı dava dilekçesinde güven sarsıcı davranışa dayandığı ve kadının zina eyleminde bulunduğunu bilmeden evlilik birliğinin devam ettirdiği, karşı davada dayandığı vakıalar yönünden kadını affettiği, bu hususun tüm dosya kapsamı ile ispatlandığı ve boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl ve karşı davaların reddine, birleşen davanın kabulü ile tarafların zina hukuki sebebine dayalı olarak boşanmalarına, ortak çocukların anne yanında yaşadığı, üstün yararları dikkate alındığında velâyetin anneye verilmesine ve ortak çocuklarla baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocukların yaşları, ihtiyaçları, hakkaniyet ilkesi, tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınarak ortak çocukların her biri yararına dava tarihinden başlamak üzere aylık 700,00 TL tedbir nafakası, tedbir nafakalarının 800,00 TL arttırılarak aylık 1.500,00 TL tedbir nafakası, karar kesinleştikten sonra aylık 1.500,00 TL iştirak nafakası, kadının yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin yasal şartları oluşmadığından reddine, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğu, kusurlu davranışının erkeğin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak erkek yararına 75.000,00 TL maddî tazminat, 100.000,00 TL manevî tazminata, her üç dava yönünden erkek yararına üç ayrı maktu vekâlet ücretine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.... kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, kadının, eşini sevdiği ve boşanmak istemediği, zina eyleminin ispatlanamadığı, aynı zamanda hak düşürücü süre içerisinde de açılmadığı, kusur belirlemesinin hatalı olduğu ve hatalı kusur belirlemesine dayanarak birleşen davanın kabulüne karar verilmesinin isabetli olmadığı, erkek yararına tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğu, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği ve yoksulluk nafakası talebinin kabulüne karar verilmesi gerektiği, ortak çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafakası miktarlarının az olduğu, vekâlet ücreti düzenlemesinin hatalı yapıldığı, kadının tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiği, tanık Makbule'nin dinlenmediği belirtilerek; zina hukuki sebebine dayalı davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, vekâlet ücreti yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesi gerektiği ve ortak çocuklar yararına hükmedilen nafaka miktarlarının çok olduğu belirtilerek; velâyet ve ortak çocuklar yararına hükmedilen nafakalar yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin birleşen davasının kabulü ile tarafların zina hukuki sebebine dayalı olarak boşanmalarına karar verilmesinde ve kusura ilişkin yapılan değerlendirmede, ortak çocukların yaşları, yurtdışında yaşamaları ve fiili durum dikkate alındığında çocukların üstün yararına uygun olduğu anlaşılan velâyete dair yapılan düzenlemede, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, ortak çocukların ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde, hükmedilen nafakaların miktarında, kadın yararına tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, maddî tazminat, manevî tazminat koşulları oluşmadığından, kadının bu taleplerinin reddine karar verilmesinde, velâyeti anneye verilen ortak çocuklar için iştirak nafakasına hükmedilmesinde, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, ortak çocukların ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde, hükmedilen nafakaların miktarında, tarafların, boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, evliliğin süresi, beklenen menfaatlerin kapsamı ve hakkaniyet kuralları, kadının kusurlu davranışının erkeğin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu birlikte değerlendirildiğinde erkek yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesinde ve hükmedilen tazminatların miktarlarında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, İlk Derece Mahkemesi hükmünün 11 inci ve17 nci bentlerinde asıl davanın reddi ve birleşen davanın kabulü nedeni ile davalı- davacı erkek yararına vekâlet ücretine hükmedildiği de gözönüne alındığında, 14 üncü bendinde karşı davanın reddedilmesi sebebi ile davacı- davalı kadın yararına vekâlet ücreti hükmedilmesine rağmen vekâlet ücretinin asıl davacıdan alınarak karşı davacıya verilmesi şeklinde yazılmasının mahallinde düzeltilebilir maddî hata niteliğinde bulunduğunun anlaşılmasına göre taraf vekillerinin istinaf taleplerinin ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

... kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın hatalı olduğu, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile zina hukuki sebebine dayalı davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, vekâlet ücreti yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davalarında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin zina hukuki sebebine dayalı davasının kabulü için gerekli şartların mevcut olup olmadığı, zina hukuki sebebine dayalı davanın hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığı, erkek yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi için gerekli şartların gerçekleşip gerçekleşmediği, kadın yararına maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi için gerekli şartların gerçekleşip gerçekleşmediği, ortak çocuklar yararına hükmolunan tedbir ve iştirak nafakasının miktarlarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı, vekâlet ücreti düzenlemesi, tanık Makbule'nin dinlenip dinlenmediği, kadının savunma ve hukuki dinlenilme hakkının ihlal edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 161 inci maddesi, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 175 inci, 176 ncı, 182 nci, 327 nci, 328 inci ve 330 uncu maddesi; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 27 inci maddesi, 190 ıncı maddesi, 240 ıncı ve devamı maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci maddesi ve 51 inci maddesi; Anayasanın 141 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup ... kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Duruşma için takdir olunan 17.100,00 TL vekâlet ücretinin Ceylan'dan alınarak Şaban'a verilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.