Logo

2. Hukuk Dairesi2023/4778 E. 2024/4188 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında açılan karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kimin kusurlu olduğu, velayet, nafaka ve tazminat miktarlarının belirlenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, delillere, uygulanması gereken hukuk kurallarına, yargılama ve ispat kurallarına uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/221 E., 2023/381 K.

KARAR : Kısmen kabul ile yeniden esas hakkında hüküm verilmesi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kızılcahamam Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2020/158 E., 2021/431 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın da kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde; boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin kusurlu olduğunu belirterek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye bırakılmasına, ortak çocuk yararına aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 750,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yasal faiziyle birlikte 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; boşanmaya sebep olan olaylarda kadının kusurlu olduğunu belirterek asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya bırakılmasına, erkek yararına 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin eşine karşı fiziksel şiddet uyguladığı, eşine karşı salak ve mal diye hitap ederek eşine karşı küçük düşürücü söz ve hakaretlerde bulunduğu, eşi ile birlikte zaman geçirmekten kaçındığı, eşine toplum içerisinde hor gören davranışlar içerisinde bulunduğu, eşini ölümle tehdit ettiği, eşinin kendi ailesi ile kişisel ilişki kurmasını engellediği, eşine karşı ilgisiz davrandığı; kadının ise eşinin ve ailenin gelirinin, ekonomik gücünün üzerinde lüks tüketim temayülü içerisinde olduğu, eşine karşı ilgisiz davrandığı ve eşinin arkadaşları ile kişisel ilişki kurmasını engellediği belirterek boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin kadına nispeten ağır kusurlu olduğu, gerekçesi ile her iki davanın da kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk yararına aylık 250,00 TL tedbir ve aylık 300,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 250,00 TL tedbir ve aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasına, kadın yararına 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-davalı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatların miktarı yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-davacı erkek vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kişisel ilişkinin süresi, nafaka ve tazminatlar, erkeğin tazminat taleplerinin reddi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tanık beyanlarına göre erkeğin şiddet kusurunun zaman zaman olduğu, kusurun bu şekilde düzeltilmesi gerektiği, bu hale göre de erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu, kişisel ilişkinin dini bayramlarda da yatılı olacak şekilde kurulmasının çocuğun üstün yararına olduğu, kişisel ilişkinin tedbiren de verilmesi gerektiği, kadın yararına hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile ortak çocuk yararına hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası miktarlarının az olduğu, yine kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminatın az olduğu ve faiz talebi olmasına rağmen hükmedilmemesinin yerinde olmadığı gerekçesi ile erkeğin kişisel ilişki süresine; kadının kusura, nafakalara, tazminatlara ve faiz talebine yönelik istinaf başvurularının kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisine, tedbiren de uygulanmasına, Daire karar tarihinden itibaren çocuk için aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına Daire karar tarihinden itibaren takdiren aylık 750,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına boşanma kararının kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 40.000,00 TL maddî ve 35.000,00 TL manevî tazminata, tarafların sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-davalı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatların miktarı yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatlar ve faizi, erkeğin tazminat taleplerinin reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin davasının kabulü, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve nafakalar ile miktarları ve erkeğin reddedilen tazminat talepleri noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 182 nci ve 330 uncu maddeleri. 6100 sayılı Kanun'un 370 inci ve 371 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,04.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.