"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/698 E., 2022/908 K.
KARAR : Kısmen Kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece, ... Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadın yararına hükmedilen tazminat ve nafaka miktarları yönünden esastan ret kararının ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının tazminat ve nafaka miktarları yönünden bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan yönlerden onanmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; kesinleşen yönlerden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, kadın yararına hükmedilen aylık 500,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle aylık 1.000,00 TL ye yükseltilmesine, bu miktarın yoksulluk nafakası olarak devamına, nafakanın her yıl TEFE-ÜFE oranında arttırılmasına, kadın yararına 30.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı erkek vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçelerinde özetle; tarafların internetten tanışıp evlendiklerini, ikinci evlilikleri olduğunu, davalının önceki evliliğinden iki kız çocuğunun olduğunu, kadının, evliliğin ikinci üçüncü haftalarında yapamayacağına dair söylemlerde bulunduğunu, 2019 yılı Ocak ayında ... İline gittiğini ve bir daha da gelmediğini, davalıya ulaşamadığını, dolandırıldığını düşündüğünü, bu yönde başvurularda bulunduğunu iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince davasının kabulüne tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, severek evlendiklerini, erkeğin huzursuzluk çıkardığını, evliliklerinin umduğu gibi mutlu şekilde süreceğini düşünen kadının evlilikten beklentilerini karşılamak bir yana tam bir hayal kırıklığına uğradığını ileri sürerek 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi gereğince erkeğin davasının reddine, davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve 1.000,00 TL yoksulluk nafakasına, nafakasının yıllık ÜFE-TÜFE oranında arttırılarak tahsiline, kadın yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 29.06.2021 tarihli ve 2019/686 Esas, 2021/416 Karar sayılı kararıyla; kadının mahkemesi olduğunu söyleyerek evden ayrıldığı sabit ise de fiili ayrılığın tek başına boşanmaya sebebiyet vermeyeceği, terk hukuksal sebebine dayalı boşanma davası da bulunmadığından kadının kusuru ispatlanmadığı; erkeğin kadını beğenmediği, istemediği, ona hakaret içerir kelimeler kullandığını, başka kadınlarla konuştuğunu, ilişki yaşadığını ve sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve 500,00 TL yoksulluk nafakasına, nafakanın her yıl TEFE-ÜFE oranında arttırılmasına, kadın yararına 15.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı- karşı davalı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kadının davasının kabulünün hatalı olduğunu, kendi davasının reddinin hatalı olduğunu, kadının evi terk ettiğinin sabit olduğunu ileri sürerek her iki dava yönünden kararın kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; belirlenen kusurlu davranışlara göre kadın yararına hükmedilen tazminat miktarlarının az olduğunu, tedbir ve yoksulluk nafaka miktarının az olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 15.02.2022 tarih ve 2021/2001 Esas, 2022/316 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince kabul edilen kusurlarının gerçekleştiği, boşanmaya neden olan olaylarda davacı-karşı davalı erkeğin tam kusurlu olduğu, davalı-karşı davacı kadının ise ispatlanmış bir kusurunun bulunmadığı, asıl davanın reddi, karşı davanın kabulünün ise doğru olduğu , tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, evlilik süresi, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına, nafakanın niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre, İlk Derece Mahkemesince kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarları ile tedbir ve yoksulluk nafakasının miktarının makul olduğu gerekçesi ile tarafların istinaf başvurularının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı erkek tarafından her iki dava yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 01.06.2022 tarihli ve 2022/3927 Esas, 2022/5279 Karar sayılı ilamı ile tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddî, manevî tazminat ile yoksulluk nafakası miktarlarının az olduğu gerekçesiyle bozulmasına, kadın vekilinin diğer yönlere, erkek vekilinin ise tüm temyiz itirazlarının reddi ile bozma kapsamı dışında kalan hususların onanmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesi Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri,evlilik süresi,tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları,paranın alım gücü ,kişilik haklarına yapılan saldırı ile boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatleri, günün ekonomik koşulları ile kadının ihtiyaçları dikkate alındığı gerekçesi ile kesinleşen yönlerden karar verilmesine yer olmadığına, kadın yararına dava tarihinden itibaren hükmedilen aylık 500,00 TL tedbir nafakasının 15.12.2022 tarihi itibariyle aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasına yükseltilmesine, kadın yararına aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasına, hükmedilen yoksulluk nafakasının her yıl TEFE-ÜFE oranında artırılmasına, kadın yararına 30.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin/ Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kadının kusurları sabit ve ispatlanmış iken ödüllendirir şekilde yararına tazminata ve nafakaya hükmedilmesinin doğru olmadığını, miktarlarının da yüksek olduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; belirlenen ve gerçekleşen kusurlara göre hükmedilen tazminat miktarlarının az olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında kadın yararına hükmedilen tazminat ve nafaka miktarının dosya kapsamına, bozma ilamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu tarafından bozmaya uygun inceleme ve araştırma yapılmış olduğu , kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.