"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/613 E., 2023/938 K.
KARAR : Kısmen kabul ile yeniden esas hakkında hüküm verilmesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kumru Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2021/43 E., 2021/151 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı erkeğin öfke kontrolünü sağlayamadığını, bu nedenle kadını defalarca darp ettiğini, hakaret ve tehditlerde bulunduğunu, evlendikten sonra davalının ailesinin yanında yaşamaya başladıklarını, davalının evlendikten yaklaşık onbeş gün sonra kendisini darp etmeye başladığını, kendisine hakaret ettiğini, aşağılayıcı sözler söylediğini, davalının çalışmadığını, evin ihtiyaçlarını davalının babasının karşıladığını, 01.02.2021 tarihinde, annesinin kendisini telefonla aradığını, davalının sürekli annenle konuşuyorsun, bir daha benden izinsiz annenle görüşmeyeceksin dediğini, annesine küfürler etmeye başladığını, davalının boğazını sıktığını, davalının ve annesinin kendisini darp ettiklerini, sesleri duyan komşuların eve gelerek kendisini davalı ile annesinin elinden aldıklarını, davalının bu sırada evde bulunan tüfeği alarak kendisini öldürmeye çalıştığını, kendisini odaya kilitleyip polisi aradığını, polisler ile birlikte Kumru İlçe Emniyet Amirliğine giderek davalıdan ve annesinden şikayetçi olduğunu, olaydan sonra kendi ailenin yanına sığındığını, davalının daha sonra evinin önüne gelerek kendilerini ölümle tehdit ettiğini ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( 4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk, 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi birlikte tarafına ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; bu iddiaları kabul etmediğini, kadının ortada hiçbir neden yokken müşterek yaşadıkları evlerini terk edip ailesinin yanına gittiğini, tüm iddiaların gerçek dışı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin kadına fiziksel olarak şiddet uyguladığı ve ekonomik anlamda evin ihtiyaçlarını karşılamadığı belirterek boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 250,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 5.000,00 TL maddî ve 5.000,00 TL manevî tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, nafakalar ile tazminatların miktarları yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı erkek vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi, hükmedilen nafakalar ile tazminatlar yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların ekonomik ve sosyal durumlarıyla kusur durumu dikkate alınarak kadın yararına hükmedilen tazminat miktarlarının az olduğu, nafaka yükümlüsünün yoksulluk nafakasını toptan ödemesinin dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olduğu gerekçesi ile tarafların istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle; kadın yararına 250,00 TL tedbir, 20.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasına, kadın yararına 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata, tazminatlara kesinleşme tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilmiş, tarafların sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi, hükmedilen nafakalar ile tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve nafakalar ile miktarları noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci ve 176 ncı maddeleri. 6100 sayılı Kanun'un 370 inci ve 371 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hakim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı erkek vekilinin aşağıdaki paragraf kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Somut uyuşmazlıkta Mahkemece her ne kadar boşanmayı gerektiren olaylarda erkeğin tamamen kusurlu olduğu kanaatine varılarak hüküm kurulmuş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden; erkeğin mahkemece kabul edilen kusurları karşısında kadının da 01.02.2021 tarihli olayda erkeği yaraladığı vakıasının sabit olduğu, bu nedenle yapılan yargılamada kadının da ceza aldığı ve cezanın kesinleştiği, kadına bu eylemin kusur olarak yüklenmesi gerektiği, buna göre tarafların belirlenen ve gerçekleşen kusurlu davranışlarına göre boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğunun kabulü gerekirken yazılı şekilde erkeğin tam kusurlu olduğunun kabulü doğru olmayıp bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin dördüncü fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinin açıklandığı şekilde değiştirilerek ve düzeltilerek onanması gerekmiştir.
VI. KARAR
Davalı erkeğin Bölge Adliye Mahkemesince yapılan değerlendirmeye yönelik temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile sonucu itibarıyla doğru olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinin yukarıda 2. bentte açıklandığı gibi DEĞİŞTİRİLEREK ve DÜZELTİLEREK, davalı erkeğin diğer temyiz itirazlarının ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple reddiyle, temyiz edilen hükmün ONANMASINA,
Peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,22.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.