Logo

2. Hukuk Dairesi2023/4984 E. 2023/5226 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacıların, ölen kardeşlerinin çocuğunun gerçekte yeğenleri olmadığı iddiasıyla açtıkları soybağının reddi davasında, davacıların aktif dava ehliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, TMK m.291'de sayılan ve soybağının reddini isteyebilecek kişilerden (ölen kocanın altsoyu, anası, babası veya baba olduğunu iddia eden kişi) olmadıkları gözetilerek, davacıların aktif dava ehliyetlerinin bulunmadığı ve bu nedenle davanın reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1783 E., 2023/145 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 5. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/164 E., 2021/1544 K.

Taraflar arasındaki soybağının reddi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde; kardeşleri ...'in kızı olarak görünen davalının aslında kardeşlerinin çocuğu olmadığını iddia ederek davalının muris baba ...'nün nüfus kaydından (babalık yönünden) terkini ile soy bağının düzeltilmesini, yasal mirasçı olmadığının tespitine karar verilmesini karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacıların aktif dava ehliyetlerinin olmadığını, davanın hak düşürücü sürede açılmadığını, iddiaların asılsız olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile çocukla ana arasındaki soybağının doğumla, baba arasındaki soybağının ise, ana ile evlilik, tanıma ve hakim hükmü ile kurulduğu, evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içinde doğan çocuğun babasının koca olduğu, bu halde, çocukla baba arasındaki soybağının, çocuğun evlilik içinde doğması ile kendiliğinden kurulduğu, bu durumda kocanın karısının doğurduğu çocuğun kendisinden olmadığını ileri sürerek ana ve çocuğa karşı, soybağının reddi davasını açabileceği, çocuğun da dava hakkına sahip olduğu, çocuğun açacağı davanın ana ve kocaya karşı açılacağı, ayrıca baba olduğunu iddia eden kişinin de doğumu ve kocanın ölümünü, sürekli olarak ayırt etme gücünü kaybettiğini veya hakkında gaiplik kararı alındığını öğrenmesinden başlayarak bir yıl içinde soybağının reddi davasını açabilir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 291 inci maddesi gereğince dava açma süresinin geçmesinden önce kocanın ölmesi veya gaipliğine karar verilmesi ya da sürekli olarak ayırt etme gücünü kaybetmesi hâllerinde kocanın altsoyunun, anasının, babasının veya baba olduğunu iddia eden kişinin, doğumu ve kocanın ölümünü, sürekli olarak ayırt etme gücünü kaybettiğini veya hakkında gaiplik kararı alındığını öğrenmelerinden başlayarak bir yıl içinde soybağının reddi davasını açabileceği, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 114 üncü maddesinde, davada tarafların, taraf ve dava ehliyetine ve kanuni temsilin söz konusu olduğu hâllerde de temsilcinin gerekli niteliğe sahip olmaları dava şartları arasında sayıldığı, aynı Kanun'un 115 inci maddesinde ise, mahkemenin, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştıracağı, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar vereceği, ancak, bu noksanlığın giderilmesi mümkün ise tamamlanması için kesin süre verileceği, bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddedeceğinin hükme bağlandığı, bu yasal düzenlemeler ve yapılan açıklamalar dikkate alındığında, davacıların, davalının babası ...'in alt soyu, anası, babası veya baba olduğunu iddia eden kişilerden birisi olmaması nedeni ile davacı tarafın dava açmakta aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesi ile aktif dava ehliyeti bulunmadığından davanın reddine, nüfus müdürlüğüne yönelik davanın da pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar vekili, yasal mirasçı olarak dava açtıklarını, DNA testi yapılarak karar verilmesi gerektiğini, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının annesi ...'in, ölen baba ... ile evliyken evlilik birliği içinde 15.06.1985 tarihinde dünyaya geldiği, babası ...'nün de 05.04.1997 tarihinde vefat ettiği, davacıların, davalının amcası olup 4721 sayılı Kanun'un 291 inci maddesinde sayılan davalının babası ...'in alt soyu, anası, babası veya baba olduğunu iddia eden kişilerden biri olmadığı, davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığından, mahkemece aktif dava ehliyeti yokluğundan davanın reddine ilişkin sonuç kararda usul ve esas yönünden bir isabetsizlik görülmediği gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili, istinaf dilekçesini tekrar etmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, soybağının reddi istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, davacıların aktif dava ehliyetlerinin bulunup bulunmadığı noktalarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 291 inci maddesi, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.