"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/201 E., 2023/1036 K.
DAVA TARİHİ : 25.01.2021
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Serik Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/50 E., 2021/601 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı erkeğin davacı kadına hakaret ve küfür ettiğini, fiziksel şiddet uyguladığını, alkolik olduğunu, ortak çocuk Halil'i darp ettiği bu olay üzerine davacı kadının müşterek çocukla birlikte konutu terk ettiğini, 2 yıldır ayrı yaşadıklarını, davacı kadının çalıştığı işyerine gelerek tehdit ettiğini yaşanan olaylar nedeniyle davacı kadının işten ayrılmak zorunda kaldığını, davacının yaşadığı eve gelerek tehdit ettiğini, ortak çocuk Halil'in 10.12.2020 tarihinde kaza sonucu vefat ettiğini davalı ve ailesinin çocuğun vefatından davacı kadının sorumlu tutmaya çalıştıklarını iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve 100.000 TL maddî, 100.000 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Dava dilekçesi ve tensip zaptı 12.02.2021 tarihinde davalı erkeğe tebliğ edilmiş davalı tarafından davaya cevap verilmemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı erkeğin sürekli alkol kullandığı ve alkolün etkisinde iken davacı kadına ve müşterek çocuklara şiddet uyguladığı, küfür ettiği ve sürekli olarak huzursuzluk çıkardığı tarafların iki yıldır davalının müşterek çocuk ...'i dövmesi sebebi ile ayrı yaşadıkları, davalı erkeğin alkol kullanmak sureti ile alkolün etkisinde davacı eşini ve çocuklarını darp etmek, hakaret etmek sureti ile tam kusurlu olduğu, davacı kadının kusursuz olduğu, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, tarafların sosyal ekonomik durum araştırmaları dikkate alınarak davacı kadının yoksulluğu düşmeyeceği, gerekçesi ile; tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın yararına 6.000 TL maddî, 4.000 TL manevî tazminata, davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin tarafların sosyal ekonomik durumları dikkate alınarak reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; tanık beyanlarının taraflı olduğunu, davalı erkeğe yüklenen kusurların gerçek olmadığını, kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminatın ve miktarlarının hakkaniyete aykırı olduğu gerekçeleri ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; tanık beyanlarının taraflı olduğunu, davalı erkeğe yüklenen kusurların gerçek olmadığını, davalı erkeğin evlilik birliğinin kendisine yüklemiş olduğu sorumlulukları yerine geridiği, kadın lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminatın hukuka aykırı bulunduğunu, davanın reddi gerektiğini beyanla; kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, boşanma davasının kabulünün gerekip gerekmediği, kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat ve miktarlarının dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanunun 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanunun 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.