"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/640 E., 2023/655 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/111 E., 2022/957 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince karşılıklı boşanma davalarının ayrı ayrı kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı- karşı davalı kadın vekili dava ve ıslah dilekçesinde özetle; kadının evlenmeden önce alerjisi olduğunu söylediğini ancak erkeğin evlilik sonrası müvekkil rahatsızlandığında eşinin hastalığıyla ilgilenmediğini, kadına sürekli sert davranıp, asabi tavırlar sergilediğini, davalının işi gereği on gün il dışında olduğunu, bu dönemde kadını kendi ailesiyle kalmaya zorladığını, kadının eşinin annesiyle kaldığı zamanda erkeğin annesinin kadına baskı uyguladığını, her yaptığı işe karıştığını ve müdahale ettiğini, erkeğin kadınla hiç ilgilenmediğini, erkeğin kadından habersiz bitcoine para yatırdığını, birlik görevlerini yerine getirmediğini, annesinin eşine müdahalesine engel olmadığını, hakaret ettiğini, kadına ekonomik şiddet uyguladığını, harçlık vermediğini, gizlice borçlandığını, tasarruf adı altında kadına baskı uyguladığını, sosyal medyadan 40'a yakın açık seçik kızları takip ettiğini, telefonuna şifre koyduğunu, güven sarsıcı davranışta bulunduğunu, ayrı yattığını ve cinsel ilişkiden kaçındığını, bayramlarda kadının ailesini ziyaret etmediğini, sosyal medyada durumunu '' ilişkisi yok'' şeklinde belirttiğini, eski sevgililerinin resimlerini bilgisayarında sakladığını, kadınla evlendiğine pişman olduğunu söylediğini iddia ederek, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına, kadın yararına 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yasal faizi ile 100.000 TL maddî 100.000 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; iddiaları kabul etmediklerini, kadının erkeğin ailesiyle görüşmesini kısıtlamaya çalıştığını, erkeğe saygısız davranıp ''çakal, şerefsiz, puşt'' gibi söylemlerde bulunduğunu, hakaret edip psikolojik şiddet uyguladığını, aşırı kıskanç olduğunu, eşi hastalandığında erkeğin ilgilendiğini ve her türlü desteği sağladığını, kadının her ay gereksiz harcamalar yaptığını, ortak konutta yaşanan her şeyi kendi ailesine anlattığını, ailesinin her şeyden haberi olduğunu ve evliliğe müdahale etmeye çalıştıklarını, kadının, erkekten kendi ailesine destek olmasını istediğini, zamanla bu talebin baskıya dönüştüğünü, kadınlık görevini yerine getirmediğini, temizlik, yemek yapmadığını, aşırı kıskançlık gösterdiğini, zor zamanlarda erkeğin yanında olmadığını, erkeği kendisi ile ailesi arasında seçim yapmaya zorladığını, erkeğin annesinin kalp ameliyatında yanında olmadığını, yatakları ayırdığını, 08.02.2021'de evi terk ettiğini, sonrasında 28.02.2021 tarihinde kadının pişman olduğuna dair erkeğe mesajlar attığını, erkeğin kusurlu olduğunu kabul etmemekle birlikte kadının dava dilekçesindeki iddia ettiği hususları affetmiş sayılacağını iddia ederek, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına, yasal faizi ile 100.000 TL maddî 100.000 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dinlenen tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamına göre; davalı- karşı davacı erkeğin; eşinden habersiz bitcoin'e para yatırdığı, eşinin sağlık sorunları ile ilgilenmediği, eşine harçlık vermediği, eşinden habersiz kök ailesine kredi çektiği, sosyal medya hesaplarından başkaca kadınların resimlerine beğeni yaptığı ve bilgisayardan eski sevgililerinin resimlerini silmediği, buna karşın davalı-karşı davacı kadının; eşine hakaret ettiği, eşinden, kök ailesine para göndermesini istediği, meydana gelen geçimsizlikte erkeğin ağır kusurlu, kadının hafif kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl ve karşı davanın ayrı ayrı kabulü ile 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun'un) 166ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkraları gereğince tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın için yasal faizi ile 35.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı- karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, tazminat ve nafaka miktarlarının düşük olduğunu belirterek, kusur belirlemesi, karşı boşanma davasının kabulü, yoksulluk nafakası miktarı ile tazminat miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı- karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkek ağır kusurlu kabul edilmişse de, ispatladıkları iddialarının hükme esas alınmamasının açıklamasının yapılmadığını, karşı tarafça dosyaya 28.06.2021 ve 18.10.2021 tarihinde sunulan belgelerin hükme esas alınıp alınmadığının belli olmadığını, muvafakatlerinin bulunmadığını, delillerin süresinde sunulmadığını, dosyaya sunulan fotoğrafların ne zaman çekinildiğinin belli olmadığını, bu delillerin ispat kabiliyetinin bulunmamakta olduğunu, kadının sonrasında attığı mesajların af niteliğinde olduğunu, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, kadın yararına kabul edilen nafakalar ve tazminatlar ile miktarları, reddedilen tazminatlar yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile taraf vekillerinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı- karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek,kusur belirlemesi, karşı boşanma davasının kabulü, yoksulluk nafakası miktarı ile tazminat miktarları yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı- karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, kadın yararına kabul edilen nafakalar ve tazminatlar ile miktarları, reddedilen tazminatlar yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı açılan boşanma davasında kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, taraflara yüklenen kusurların gerçekleşip gerçekleşmediği, asıl ve karşı davanın ispatlanıp ispatlanmadığı ve davaların ayrı ayrı kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kadın lehine tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı, erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(6100 sayılı Kanun'un) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3.Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı- karşı davalı kadın vekilinin tüm, davalı- karşı davacı erkek vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. 4721 sayılı Kanun'un 176 ncı maddesinin birinci fıkrasına göre, yoksulluk nafakasının toptan ve durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebilir. Yoksulluk nafakasının toptan ya da irat biçiminde ödenebilmesine karar verilebilmesi için, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile ödeme gücü ve isteklerinin göz önünde bulundurulması gerektiği açıktır. Toplanan delillerden, boşanmaya sebep olan olaylarda kadının daha ağır kusurlu olmadığı ve boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiş ise de, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, evlilikte geçen süre, ortak çocuklarının olmaması ve yaşları da dikkate alındığında kadın lehine, 4721 sayılı Kanun'un 176 ncı maddesinin birinci fıkrası dikkate alınarak, "hakimin takdir yetkisi" çerçevesinde yoksulluk nafakası yönünden bir defaya mahsus olmak üzere "toptan ödeme" yönünde karar verilip verilemeyeceği hususu değerlendirilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadın yararına hükmolunan yoksulluk nafakası yönünden ortadan KALDIRILMASINA,
2.İlk Derece Mahkemesi kararının kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası yönünden erkek yararına BOZULMASINA,
3.Davacı- karşı davalı kadın vekilinin tüm, davalı- karşı davacı erkek vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıdaki temyiz giderinin ...'ye yükletilmesine,
Peşin alınan harcın istek halinde yatıran ...'e iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,30.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.