Logo

2. Hukuk Dairesi2023/5192 E. 2024/1651 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Edinilmiş mal rejimi tasfiyesi kapsamında, evlilik birliği içinde edinilen aracın kişisel mal olduğu iddiasıyla davalı erkeğin katılma alacağı talebinin reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin aracın kişisel malı olduğunu ispatlayamaması ve aracın alım bedelinin bir kısmının evlilik birliği içinde elde edilen gelirlerden karşılandığının tespit edilmesi gözetilerek, davacı kadının katılma alacağı talebinin kısmen kabulüne, ancak davalı yararına vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden Yargıtay'ca karar düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/702 E., 2023/722 K.

DAVA TARİHİ : 08.10.2019

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 5. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/604 E., 2023/135 K.

Taraflar arasındaki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak kabul edilen yönlerden yeniden esas hakkında hüküm tesisine, davacı vekilinin diğer yönlere ilişkin istinaf itirazının ise esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; tarafların 2017 yılında evlendiğini ve 2019 yılında açılan boşanma davası ile boşanmalarına karar verildiğini, taraflar arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğunu, dava konusu ... plaka sayılı tırın evlilik birliği içerisinde alındığını ve edinilmiş mal olduğunu, davalı erkeğin Gemerek Pancar Kooperatifinin taşıma ve nakliye işi ile uğraştığını, buradan gelir elde ettiğini ve bankaya yatırdığını, ayrıca belirtilen Kooperatifte davalı erkeğin hak edişlerinin de olduğunu, yine dava konusu edilen taşınmazın da edinilmiş mal olduğunu ve dava konusu mallar üzerinde kadının katılma alacağı olduğunu, cevap dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını iddia ederek davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000,00 TL katılma alacağının davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili tarafından sunulan 14.01.2023 tarihli dilekçeyle; dava dilekçesindeki talebin 600,00 TL'sinin menkul mal, 100,00 TL'sinin taşınmaz mal, 100,00 TL'sinin banka mevduat alacağı, 100,00 TL'sinin hakediş alacağı, 100,00 TL'sinin kazanç talebi için olduğu ve dava konusu menkul mal vasfında olan 38 AAD 132 plakalı araçtan dolayı katılma alacağı talebi olan 600,00 TL'lik talebin, 244.000,00 TL arttırdıklarını ve dava konusu 58 AAD 132 plaka sayılı araç üzerindeki katılma alacağı talebini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 244.600,00 TL olarak yasal faizi ile birlikte talep ettiklerini belirtmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap, ikinci cevap dilekçelerinde özetle; davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, taraflar arasındaki boşanma davasının halen derdest olduğunu ve boşanma davasında verilen karar kesinleşmeden mal rejiminin tasfiye edilemeyeceğini, dava konusu 58 AAD 132 plaka sayılı araç ile ilgili olarak evlilik birliği kurulmadan önce 2017 yılında ... plaka sayılı aracın davalı erkeğin babası tarafından satın alındığını, ancak bu aracın kooperatiften kaynaklı birtakım sorunlar nedeniyle ... isimli kişiye satıldığını, bu satıştan yaklaşık bir sene sonra davalı erkeğin nakliye işi ile uğraşması sebebiyle sermayesini davalı erkeğin babasının karşıladığı dava konusu aracın alındığını, ... plaka sayılı aracın 94.000,00 TL'ye satıldığını, dava konusu aracın satın alınması için ise davalı erkeğin babası ve tanıdıklarından borç alındığını, 150.000,00 TL'lik kısmının davalı erkeğin amcası olan Nurettin tarafından satıcıya gönderildiğini, 244.000,00 TL'ye dava konusu aracın satın alındığını, davalı erkek ve davacı kadının hiçbir katkısının bulunmadığını, davalı erkeğin, Gemerek Pancar Kooperatifinin taşıma işi ile uğraştığını, davalı erkeğe ait banka kayıtlarının incelenmesinde çalışmasının karşılığı olan paranın tespit edileceğini ve davalı erkek adına kayıtlı herhangi bir taşınmaz malın bulunmadığını iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde, davaya konusu aracın 66 AAD 534 plaka ile devredildiği ve 19.03.2018 tarihinde davalı erkek adına evlilik birliği içerisinde tescil edildiği ve araç satış sözleşmesine göre 185.000,00 TL'ye edinildiği, aracın edinilmesinde dinlenen tanık beyanlarından anlaşılacağı üzere 80.000,00 TL tanık Nurettin'den, 40.000,00 TL tanık Mustafa'dan, 30.000,00 TL tanık Cuma'dan olmak üzere toplam 150.000,00 TL para alındığı, bu alınan paraların ise davalının babası tarafından ödendiği, davacı kadının kendi tanığının beyanında da davalının evlenmeden önce sahip olduğu tırı ve evlenmeden önce biriktirdiği para ile davaya konu aracın edinildiği, delil olarak sunulan Nurettin'den (davalının amcası) araç satıcısı Nuri'nin aracın noter devrinin yapıldığı aynı gün olan 19.03.2018 tarihinde 15.000,00 TL ve 135.000,00 TL olmak üzere toplam 150.000,00 TL para gönderildiği, ayrıca yukarıda belirtildiği üzere davalı erkeğin kişisel malı olan 58 FA 818 plaka sayılı aracın satılmasından elde edilen gelir de göz önüne alındığında davaya konu aracın bedelinin davalı erkeğin kişisel malı niteliğindeki aracın satımından elde edilen para ve davalı erkeğin babasının vermiş olduğu aksi ispat edilemediğinden karşılıksız para ile ödendiği, davalı erkeğin kişisel malı olduğu, bu şekilde davacı kadının araçtan dolayı alacağının bulunmadığı, cevaba cevap dilekçesinde belirtilen 58 RB 531 ve 58 RC 547 plaka sayılı araçların 16.02.2017 tarihinde evlilik birliğinden önce davalı erkek adına tescil edildiği, bu şekilde edinilmiş mal olmadığı, yine evlilik birliği içerisinde hesap bilirkişisinin raporunda belirtildiği üzere davalı erkeğin çalışmasının karşılığı olan edinimler bulunduğu, ancak bu edinimlerin aile birliği içerisinde tüketilmeyip davalı erkekte bulunduğunun ispat yükünün davacı kadında olduğu, davacı kadının bu hususu ispatlayamadığı, bu edinimler sebebiyle de alacağının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, eksik inceleme ile karar verildiği, dava konusu aracın bedelinin davalı erkeğe bağışlanmadığı, ispat yükünün hatalı olarak kadına yükletildiği, tasfiye konusu malların edinilmiş mal olduğu ve kadının da katılma alacağı bulunduğu, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği belirtilerek; hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı vekilinin eksik araştırma yapıldığı yönündeki istinaf itirazlarının incelenmesinde; dosya kapsamından, davalı erkeğin hesabının bulunduğu bankalardan hesap ayrıntılarının celp edildiği, cevabı yazılar uyarınca davalı erkeğin banka hesaplarında tasfiye konu olabilecek birikiminin bulunmadığı, yine davalı erkeğin taşımacılık işinden hak edişlerinin belirlenmesi için ilgili taşıma kooperatifine yazılan cevap uyarınca davalı erkeğe evlilikleri döneminde yapılan ödemelerin toplamının ayrıntılı olarak bildirildiği, dönem için başkaca alacağının olmadığı, ayrıca davalı erkeğin evlilik dönemine ait gelir vergisine esas beyannameleri celp edildiği, İlk Derece Mahkemesince davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği kanunun olaya uygulanmasında hata edilmediği, toplanan deliller uyarınca; davalı erkeğin adına olan banka hesaplarında, tasfiyeye esas alınacak bir birikimin bulunmadığı, davalı erkeğin adına kayıtlı taşınmazda bulunmadığı, davacı kadının banka hesapları ve taşınmaz kaynaklı olarak tasfiye alacağı bulunmadığı, davacı kadının bu taleplere ilişkin istinaf başvurusunun yerinde olmadığı, bunun yanında davalı erkeğin, taşımacılık yaptığı, faaliyette bulunduğu Gemerek Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi'ndeki evlilik dönemi içindeki hak edişlerini aldığı, kooperatifte evlilik dönemi içinde başkaca alacağının bulunmadığı, davalı erkeğin almış olduğu hak edişlerinin ise malvarlığı içinde mevcut olmadığı evlilik birliği içinde bir şekilde sarf edildiği, faaliyette bulunduğu Kooperatif'ten kaynaklı olarak davacı kadının tasfiye alacağı bulunmadığı, yine davalı erkek adına kayıtlı olduğu anlaşılan 58 RB 531 plaka sayılı yarı römorkun davalı erkek tarafından 16.02.2017 tarihinde, 58 RC 547 sayılı kamyon kasasının ise yine 16.02.2017 tarihinde satın alındığı, bu araçların davalı erkek tarafından edinim tarihinin, tarafların evliliklerinden önce olması nedeniyle davalı erkeğin kişisel malı olduğu, bu mallardan kaynaklı olarak davacı kadının tasfiye alacağı bulunmadığı, dava konusu 58 AAD 132 plaka sayılı araç yönünden yapılan incelemede ise; aracın 19.03.2018 tarihinde davalı erkek adına satış suretiyle tescil edildiği, bu hali ile aracın, evlilik birliği içinde edenilmiş olması nedeniyle edinilmiş mal olduğu, davalı erkeğin aracın kendisine ait olmadığı, bedelinin büyük bir kısmının babası tarafından ödendiği, geri kalan kısmının ise evlilik öncesi edindiği tırın satış bedelinden ödediği ve aracın kişisel malı olduğunu savunduğu, dinlenen tüm davalı erkek tanıkları beyanları uyarınca; davalı erkeğin babası ile birlikte çiftçilik yaptığı, ayrıca kendisinin bahsi geçen taşıma kooperetifinde taşımacılık işi yaptığı, kazancını babasına verdiği, babasının ailenin tüm gelirini toplayarak idare ve tasarruf ettiği, davaya konu aracın davalı erkeğin evlilik öncesi edinmiş olduğu 58 FA 818 plakalı aracının 94.000,00 TL'ye 06.03.2018 tarihinde satılması ile elde edilen satış parası ve borç olarak temin edilen 150.000,00 TL'nin eklenmesiyle 244.000,00 TL'ye satın alındığı, borç olarak temin edilen 150.000,00 TL'nin daha sonra davalı erkeğin babası tarafından evlilik birliği içinde elden ödendiği, aracın alım bedelinin 94.000,00 TL'sinin davalı erkeğin kişisel malı olduğu, tarafların iddia ve savunmaları ve tüm tanık beyanları uyarınca davalı erkek ve babası menfaat birliği içinde, gelirleri babada toplanmak suretiyle bir nevi ortak olarak hareket ettikleri, davalı erkeğin aracın kişisel mal olduğunu iddia ettiğinden ispat yükü kendisine ait olduğu, davalı erkeğin aracın bakiye 150.000,00 TL borcunun babası tarafından babasının kişisel mal varlığından ödendiği, aracın aslında babasına ait olduğunu mevcut delillerle ispat edemediği, bu kapsamda davaya konu aracın alımında temin edilen 150.000,00 TL'nin davalı erkek ve babası tarafından ortaklaşa ödendiği, dosya kapsamına göre bu tutarın ne kadarı davalı erkeğin gelirinden, ne kadarının davalı erkeğin babasının gelirinden ödendiğinin belirlenemediği, hakkaniyet ilkesi gereği davalı erkeğin taşımacılıktan elde ettiği gelir ve ayrıca babası ile çiftçilik yaptığı gözetilerek bu işten elde ettiği gelir ile bakiye 150.000,00 TL borcun yarısını ödediği kanaatine varıldığı, 06.06.2022 tarihli rapor uyarınca; aracın güncel sürüm değeri 1.590.000,00 TL olduğu, aracın değerinin daha yüksek olduğuna dair davacı tarafça herhangi bir veri sunulmadığı, bu değer esas alındığında 14.11.2022 tarihli raporda yukarıdaki açıklamaya uygun olarak yapılan dördüncü alternatif olarak belirtilen hesaplama uyarınca davacı kadının araçtan kaynaklı olarak 244.364,75 TL katılma alacağı bulunduğu belirtilerek; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davacı kadının katılma alacağına yönelik talebinin kısmen kabulü ile; davalı erkek adına kayıtlı 58 AAD 132 plakalı araçtan kaynaklı 244.364,75 TL katılma alacağının 13.04.2023 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte birlikte davalı erkekten alınarak davacı kadına ödenmesine, davacı kadının davaya konu diğer mallar ve fazlaya ilişkin talebinin reddine, davacı kadın kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 37.211,00 TL nispi vekâlet ücretinin davalı erkekten alınarak, davacı kadına verilmesine, davanın reddedilen tutarı üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 12 nci maddesi gözetilerek hesaplanan vekâlet ücretinin tahsil imkanı bulunmadığından hakkaniyet gereği davalı erkek yararına vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına, davacı vekilinin diğer yönlere ilişkin istinaf itirazlarının ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, dava konusu aracın alımında davacı kadının herhangi bir katkısının olmadığı, erkeğin borç alarak ödediği, kaldı ki dava konusu aracın davalı erkeğin kişisel mal olduğu ve davacı kadının katılma alacağı hakkı olmadığı, dava konusu aracın 150.000,00 TL'lik bedelinin davalı erkek ve babası tarafından ödendiği yönündeki kabulün hatalı olduğu, araç yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerektiği, vekâlet ücreti ve yargılama giderinin hatalı hesaplandığı belirtilerek; 58 AAD 132 plaka sayılı araç yönünden kabul edilen katılma alacağı, vekâlet ücreti ve yargılama gideri yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1.Uyuşmazlık ve hukuki nitelendirme

Dava; katılma alacağı istemine ilişkin olup uyuşmazlık, kişisel mal savunması ve ispatı, vekâlet ücreti ve yargılama gideri ile dava konusu 58 AAD 132 plaka sayılı araç yönünden davanın kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 26 ncı maddesi, 33 üncü maddesi, 190 ıncı maddesi, 323 üncü ve devamı maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 202 nci maddesi, 219 uncu maddesi, 220 nci maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesinin ikinci fıkrası, 226 ncı maddesi, 230 uncu maddesi, 231 inci maddesi, 235 inci maddesinin birinci fıkrası, 236 ncı maddesinin birinci fıkrası; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin (AAÜT) 13 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Somut olayda, Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verildiği ve kurulan hükmün 9 uncu bendinde, "...Davanın reddedilen tutarı üzerinden AAÜT.nin 12/2. maddesi gözetilerek hesaplanan vekalet ücretinin tahsil imkanı bulunmadığından hakkaniyet gereği davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına..." şeklinde karar verilmişse de AAÜT'nin 12 inci maddesi hükmünün tüketici mahkemelerine dair düzenlemeye ilişkin olduğu, işbu davanın konusu ile ilgili olmadığı, somut olayda; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından 244.364,75 TL'lik talebin kabulüne, 636,00 TL'nin ise reddine karar verildiği, AAÜT'nin 13 üncü maddesi hükmü uyarınca davalı erkek yararına 636,00 TL vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinin hatalı olduğu anlaşılmaktadır. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının REDDİNE,

2.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik davalı vekilinin temyiz itirazının "vekâlet ücreti" yönünden kabulü ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 9 uncu bendinin hükümden tamamen çıkartılmasına, yerine 9 uncu bendi olarak; "Yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettiren davalı yararına reddedilen kısım yönünden AAÜT'nin 13 üncü maddesi hükmü uyarınca hesap edilen 636,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine" cümlesinin eklenmek suretiyle temyize konu kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.