Logo

2. Hukuk Dairesi2023/5394 E. 2023/5333 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında açılan boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu, boşanmaya karar verilip verilmeyeceği ve tazminat taleplerinin yerinde olup olmadığı hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, dosyadaki deliller ve tanık ifadeleri değerlendirilerek, davalı erkeğin evlilik birliğini temelinden sarsacak davranışlarda bulunduğuna ve davacı kadının tazminat taleplerinin haklı olduğuna kanaat getirerek, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğunu gözeterek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/280 E., 2023/480 K.

KARAR : Başvurunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 10. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/735 E., 2021/362 K.

Taraflar arasındaki boşanma ve birleşen boşanmanın fer'îsi niteliğindeki maddî ve manevî tazminat davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekilitarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların anlaşamadıklarını, davalının 2016 yılında işten ihraç edildiğini, sonrasında psikolojik sorunlar yaşadığını, davalının eşini küçümsediğini, birlik görevlerini yerine getirmediğini, çocuk için yaptığı masrafı dahi davacıdan geri aldığını, ailesi ile görüşmesine engel olmaya çalıştığını, bağırarak konuştuğunu belirterek, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin anneye verilmesine, Zülal için aylık 3.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, Sedat için aylık 1.500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; boşanmanın fer'îsi niteliğinde 10.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminatın yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacıyı sevdiğini, ayrılmak istemediğini, iddiaların doğru olmadığını belirterek haksız açılan davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının evlilik birliği içinde ve son zamanlarda özellikle davalıya psikolojik ve ekonomik şiddet uyguladığı, davacıya atılı bir kusurun ispat edilemediği, çocuğun yaşı, ihtiyaçları ve sosyal inceleme raporu dikkate alınarak tarafların ortak çocuğunun velâyetinin belirlendiği, çocuğun ihtiyaçları, tarafların ekonomik durumu, velâyet kendisine verilmeyen tarafın ödeme gücü ile hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak iştirak nafakasının belirlendiği, tarafların ekonomik sosyal durumu, kusur durumu değerlendirilerek maddî ve manevî tazminat ödenmesine hükmedildiği gerekçesi ile asıl davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince

boşanmalarına, ortak çocukların velâyet haklarının davacı anneye verilmesine, çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocukların her biri için ayrı ayrı aylık 500,00'er TL tedbir ve iştirak nafakasının davalı erkekten alınarak davacı kadına ödenmesine, birleşen davanın kısmen kabul-kısmen reddi ile 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminatın kararın kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı erkekten alınarak davacı kadına ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur tespitinin eksik ve hatalı olarak yapıldığını, tanık beyanlarının çelişkili olduğunu, delillerin takdirinde hataya düşülerek asıl davanın kabul edilmesinin ve müvekkile atfı mümkün bir kusur kanıtlanamamış olmasına rağmen kadın yararına maddî ve manevî tazminatlara karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçeleri ile iki davaya yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile hükümde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, usul ve kanuna uygun olan hükme karşı davalı tarafın istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili; sırf tanık anlatımlarından yola çıkılarak davacı yanın iddia ettiği vakıaların kabul edilmesinin hukuken olanaksız olduğu, tanık anlatımlarının duyuma dayalı olduğu, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı sabit olmamasına rağmen haksız ve hukuka aykırı şekilde boşanmaya karar verilmesinin hatalı olduğu, tazminat kriterleri hiçe sayılarak müvekkilin boşanmada kusurunun olmadığı ve sabit gelirinin olmadığı hususları da göz ardı edilerek, hatalı ve eksik değerlendirmeler üzerine davacı yan lehine maddî, manevî tazminata hükmedilmiş olmasının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'ileri istemine ilişkin dava ile yine boşanmanın fer'îsi niteliğindeki maddî ve manevî tazminatlara ilişkin birleşen davada taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, boşanma davasının kabulü ile maddî ve manevî tazminat davasında kısmen kabul kararının yerinde olup olmadığı, kadın tanıklarının beyanlarına itibar edilip edilmeyeceği, kadın yararına tazminat şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ( 6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.