Logo

2. Hukuk Dairesi2023/5446 E. 2024/4345 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında açılan boşanma davasında, evlilik birliğinin temelden sarsılıp sarsılmadığı, sarsıldıysa hangi tarafın kusurlu olduğu ve boşanmaya karar verilip verilmeyeceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Dosya kapsamında erkeğin eşine fiziksel şiddet uyguladığı ve küçük düşürücü davranışlarda bulunduğunun kanıtlanması, evlilik birliğinin temelden sarsıldığına ve erkeğin kusurlu olduğuna delalet ettiğinden, Bölge Adliye Mahkemesinin kadının boşanma davasını reddeden kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/424 E., 2023/1253 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : İskilip Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2020/33 E., 2022/286 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı- davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı- davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin psikolojık ve fiziksel şiddet uyguladığını, ilgisiz olduğunu eve gelmediği yada geç geldiğini, kadının annesını arayarak kadını boşayacağını söylediğini, ailesinin evliliğe müdahalede bulunduğunu, annesinin kadını aşağıladığını, erkeğin kadını kovduğunu belirterek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı- davacı erkek vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; kadının erkeğe hakaret ettiğini, Çorum'a gittiğinde aramadığını, ailesiyle geçimsizlik çıkardığını belirterek kadının kusurlu davarnışları sebebiyle tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmaları ile maddî ve manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların üç buçuk ay kadar evli kaldıkları, uzunca bir süredir ayrı yaşadıkları, yine dinlenen tanık beyanları ve sunulan mesaj kayıtlarından erkeğin, eşine fiziksel şiddet uyguladığı, erkek ve ailesinin kadına hakaret ettiği, küçük düşürücü söz ve davranışlarda bulunduğu, bu anlamda da erkeğin birlik görevlerini ihmal ettiği, dosya içerisinde kadının maruz kaldığı şiddetten dolayı erkeği affettiğine ve tarafların barıştıklarına ilişkin bir delil ve olgu ile tanık beyanlarının aksini kabule elverişle somut bir delil bulunmadığı, yine toplanan delillerden dosya içerisinde kadına atfı kabil bir kusurun varlığı da erkek tarafından ispat edilemediği, bu şartlar altında tarafların arasında ortak hayatı temelinden sarsacak şekilde ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabit olduğu, erkeğin ise tam ve ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile kadının boşanma davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, 20.000,00 TL maddî, 25.000,00 TL manevî tazminatın kadına ödenmesine, kadın lehine aylık 500,00 TL tedbir, aylık 800,00 TL olarak kararın kesinleşmesine kadar devamına, kararın kesinleşmesinden sonra geçerli olmak üzere davacı kadın lehine aylık 800,00 TL yoksulluk nafakasına, erkeğin davasının reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı - davalı kadın vekili katılma yoluyla; lehine takdir edilen nafakaların ve tazminatların miktarları yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur.

2.Davalı - davacı erkek vekili; hükmün tamamı yönünden istinaf buşvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dinlenen davacı tanıklarının sözlerinin bir kısmı 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinde

yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibaret olduğu, bu itibarla davanın reddi gerekirken delillerin takdirinde hataya düşülerek yetersiz gerekçe ile boşanmaya karar verilmesi ve kadın yararına maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmedilmesi usul ve kanuna aykırı olduğu, taraflara yüklenen kusurlar ve kusur dağılımı yönünden hükmün kusura ilişkin gerekçesinin "tarafların kusursuz olduğu" şeklinde düzeltilmesi gerektiği, kadının tüm istinaf istemleri ile erkeğin diğer istinaf istemlerinin esastan reddine, kadının davasının reddine, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir nafakasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-davalı kadın vekili; kendi davasının reddi, kusur belirlemesi, maddî- manevî tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmedilmemesi usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'ileri istemine ilişkin davalarda taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı,kadının boşanma davasının reddi kararının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi,

3. Değerlendirme

Davacı taraflarca karşılıklı açılan boşanma davalarının yapılan yargılamasında İlk Derece Mahkemesince erkeğin tam kusurlu olduğundan bahisle erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüne ve tarafların boşanmalarına karar verilmiş, karar taraflarca istinaf edilmekle Bölge Adliye Mahkemesince erkeğin istinaf itirazının kısmen kabulü ile kadının davasının da reddine karar verilmiştir. Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden; her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesince; dinlenen kadın tanıklarının sözlerinin bir kısmı 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibaret olduğu, erkeğin ispatlanan bir kusurunun bulunmadığı gerekçesi ile kadının boşanma davasının reddine karar verilmiş ise de; dosya içeriğine göre erkeğin eşine fiziksel şiddet uyguladığı, küçük düşürücü söz ve davranışlarda bulunduğu vakılarının kanıtlandığı anlaşıldığından, kadının boşanma davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı kusur belirlemesi sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,06.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.