"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Aile Mahkemesi
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesinin 05.06.2018 tarihli 2017/185 Esas 2018/383 Karar sayılı kararı ile davacı erkeğin yargılama sırasında ölmesi nedeni ile her iki boşanma davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı tarafın ağır kusurlu olduğunun tespiti ile murisin yasal mirasçısı olmadığının tespitine karar verilmiştir.
Kararın davalı- karşı davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı- karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 05.04.2021 tarihli ve 2021/1220 Esas, 2021/2702 Karar sayılı kararıyla vekalet ücreti ve sağ kalan tarafın kusurlu olup olmadığı yönünde karar verilmesi gerekirken kadının ağır kusurlu olduğuna yönelik kusur derecelendirmesi yapılmasının doğru olmadığı gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin 27.10.2021 tarihli 2021/374 Esas 2021/624 Karar sayılı kararıyla her iki boşanma davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı tarafın kusurlu olduğunun tespiti ile murisin yasal mirasçısı olmadığının tespitine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 20.01.2022 tarihli 2021/10500 Esas, 2022/327 Karar sayılı kararıyla davalı-karşı davacı kadının kusurlu davranışlarına ilişkin gerekçenin olmadığı ve davalı-karşı davacı kadının boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olup olmadığı yönünde tespit kararı verilmesi ile yetinilmesi gerekirken mirasçı olup olamayacağı yönünde hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından açılan davada yargılama sırasında davacı erkeğin ölmesi nedeni ile hüküm kurulmasına yer olmadığına, davalı-karşı davacı kadının boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olduğunun tespitine, davalı-karşı davacı kadının konusuz kalan davasının reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının davalı- karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 04.10.2022 tarihli 2022/8052 Esas, 2022/7722 Karar sayılı kararıyla kadının davası yönünden de karar verilmesine yer olmadığına karar verilecek yerde kesin hüküm oluşturacak şekilde ret kararı verilmesinin doğru olmadığı ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Davalı- karşı davacı kadın vekili karar düzeltme mahiyetli dilekçesinde; davalı-karşı davacı kadının boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olduğunun tespitine karar verilmesinin hatalı olduğunu, davacı-karşı davalı erkeğin ölümünden sonra yeni bir dava varmış gibi yargılama yapıldığını belirterek Daire kararının kaldırılmasını ve dilekçede belirtilen sebeplerle kararın bozulmasını talep etmiştir.
Davalı- karşı davacı kadın vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu`nun Geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında; Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 Sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu`nun 26.09.2004 tarih ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 444 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı düzenlemesine yer verilmiş olup, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başladığı 20.07.2016 tarihinden sonra anılan mahkemelerce verilen kararların temyizi üzerine Yargıtayca tesis edilen kararlar hakkında Hukuk Muhakemeleri Kanununda karar düzeltme yoluna başvurulabileceğine dair bir düzenleme bulunmamaktadır.
Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler kapsamında, Yargıtay kararlarına karşı tarafların karar düzeltme hakkı bulunmadığından davalı-karşı davacı kadın vekilinin karar düzeltme isteği niteliğini taşıyan başvurusunun reddi gerekir.
KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı- karşı davacı kadın vekilinin karar düzeltme talepli dilekçesinin REDDİNE,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.